Kadınların ayakkabı ve terlik sektöründe istihdam edilebilmelerini sağlayacak proje, GSO 17 Nolu Deriden Ayakkabı, Çizme, Bavul, Çanta ve Yan Sanayi Ürünleri İmalatı Meslek Komite Toplantısı’nda görüşülerek karara bağlandı. Sektör temsilcileri, ayakkabı ve terlik sektörünün yetişmiş personel bulmakta güçlük çektiğinin altını çizerek, kadınlar için de yapabilecekleri bir alan olan ‘Saya Dikiş Eğitimi Projesi’ ile başlayacak sürecin “kazan kazan” anlayışı çerçevesinde kadınlar için gelir kaynağı olurken, sektörün de iş gücü ihtiyacına cevap vereceğini belirttiler. GSO Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi de toplantıda yaptığı konuşmada, Gaziantep’in ayakkabı ve terlik üretiminde bugünkü potansiyelinin çok daha üstüne çıkabilecek güce sahip olduğunu belirterek, kadınların üretimde yer almaları ile birlikte sektörün gücünün artacağını söyledi.
TOBB Kadın Girişimciler Kurulu tarafından GSO ev sahipliğinde dün gerçekleştirilen ‘Sanayide Kadın Eli Projesi’ne atıfta bulunan Ünverdi, “Biz her alanda kadınlarımızın temsil edilmesi, iş gücüne katılmaları, hem kendileri hem de ülke ekonomimiz için üretimin içerisinde yer almalarını istiyoruz. Dün tüm paydaşlarımızla birlikte imzaladığımız protokolün ardından bu doğrultuda başlatacağımız ‘Saya Dikiş Eğitimi Projesi’ bir başlangıç olacak ve örnek teşkil edecek. İlimizin en önemli sektörlerinden olan ayakkabı ve terlik sektörlerinde yetişmiş eleman ihtiyacı her geçen gün artıyor. Bu proje kadınlarımızın Odamız öncülüğünde alacağı eğitim sayesinde ayakkabı ve terlik sektörünün eleman ihtiyacının giderilmesi ve kadınlarımızın iş hayatına katılımlarının daha da artırılmasını sağlanacak. En önemlisi kadınlarımız meslek öğrenecek ve kendi emeğiyle kazanımlar elde edecek” diye konuştu. Amaçlarının bu süreci tüm sektörlere yaymak olduğunun altını çizen Ünverdi, sözlerini şöyle tamamladı:
“Biz projeyi başka sektörlerde de uygulayarak, İstanbul, Denizli, Bursa gibi illerimizde olduğu gibi kadınlarımızın sanayide, üretimde daha fazla yer almalarını hedefliyoruz. Artık kadın potansiyelimizi değerlendirmek ve bu gücü harekete geçirmek zorundayız.”