Merkez Bankası, TL mevduata destek ve kur korumalı hesaplardan standart TL mevduata geçişi özendiren bir dizi yeni düzenlemeyi daha hayata geçirdi. Bu kapsamda kredi akışını rahatlatmak üzere ihracat ve KOBİ kredilerinde fatura muafiyet sınırı 50 bin TL'den 250 bin TL'ye çıkarıldı.
Haftanın müjdesi oldu
A Para ekranlarında yayımlanan KOBİ Platformu programının yeni konuğu İstanbul Tüccarlar Kulübü Başkanı İlker Önel oldu. Merkez Bankası'nın bu adımının reel sektörü ciddi anlamda rahatlattığını belirten Önel, "Haftanın başında bizim açımızdan da bir müjde oldu. Uzun bir dönemden sonra kredi arzındaki esnekliği bekliyorduk ve gerçekten krediye ulaşmakta çok zor zamanlar geçirdik. O nedenle kredide fatura muafiyetinin 50 bin TL'den 250 bin TL'ye çıkarılması bizi çok rahatlattı" dedi.
Piyasada nakit akışı hızlanır
Son dönemde KOBİ'lere yönelik çok güçlü adımların atıldığına dikkat çeken Önel, şunları anlattı: "KOBİ'lerin sistemden kullanabileceği kredi garantisi de 150 milyon TL oldu. Rasyonel politikalara dönüş açısından çok ciddi adımların atıldığını görüyoruz. Özellikle işletme sermayesinde sıkıntılarımız giderilirse, bankaların kullandırdığı kredi miktarı artarsa nakit akışında bir hızlanma olacaktır. Son birkaç aydır karşılıksız çeklerde artış vardı. Bunun ana nedeni ise krediye ulaşmakta yaşanan zorluktu. Şu anda alınan önlemler ve yeni açıklanan kararlarla bu sorunların da çözüleceğine inanıyoruz. Önümüzdeki ekim, kasım aylarında hem okulların açılması talep tarafını hem de kredilerin esnetilmesi bizi çok rahatlatacak."
OVP reçete niteliğinde
Dünyanın son dönemde en büyük sorununun enflasyon olduğunu vurgulayan Önel, "Ana ihracat pazarlarımızdan biri olan Almanya da hâlâ enflasyon sorununu çözemedi. Enflasyon oranı yüzde 6 civarında. Ki bizim toplam ihracatımızın yüzde 8-9'u Almanya'ya gerçekleşiyor. Bugün ABD'de de yüzde 3.7 enflasyon var" ifadelerini kullandı. Orta Vadeli Program'da (OVP) KOBİ'lerin ihracatını artırmaya yönelik güçlü adımların atıldığına dikkat çeken Önel, "Bu program hem bizim önümüzü görebilmemiz hem bütçe çalışması yapabilmemiz hem nihai ürün fiyatlarını belirlememiz hem de enflasyon oranlarını görebilmemiz açısından çok önemli bir program. OVP bizim için bir reçete ve yol haritamızda bir kılavuz oldu" şeklinde konuştu.
Fiyatlar rahatlatıcı seviyeye gelecek
OVP'YE tüm tarafların uyması gerektiğinin altını çizen Önel, "Kâr marjlarımız çok yüksek olmasa da bazı zamanlarda fedakârlık edip fiyatların da genel seviyesini yükseltmemek adına hareket etmemiz gerekiyor. Uluslararası piyasalar ve hammaddelerden kaynaklı bazı sorunlar olmadığı sürece fiyatların rahatlayacağı bir boyuta geçeceğini düşünüyorum" dedi. Reel sektörün her türlü koşulda her türlü mücadeleyi yaptığını anlatan Önel, "OVP'nin kararlılıkla uygulanması piyasaları çok rahatlatacaktır" şeklinde konuştu.
2024 ve 2025 pozitif geçecek
KOBİ'lerin en büyük sorununun enflasyon olduğunu anlatan Önel, "Enflasyonun yükseliş hızındaki artış, hammadde fiyatlarındaki ve lojistik fiyatlarındaki artış, girdi maliyetlerindeki ve çalışan giderlerindeki yükseliş nihai ürün fiyatlarını çok olumsuz etkiliyor. Bizim en büyük sorunumuz da enflasyon dolayısıyla" dedi. Önümüzdeki dönemde OVP'de alınan kararların uygulanması halinde piyasalarda pozitif havanın da görülmeye başlanacağına dikkat çeken Önel, şöyle devam etti: "OVP'ye uyum gösterilmesi çok önemli bir geçiş süreci olacaktır. Bir miktar satışlarımız da düşecektir. Ancak genel manada bunun yapılması lazım ki önümüzdeki dönemde rahatlayalım. Bunun bir geçiş süreci olduğuna inanıyoruz. Krediyle alakalı yeni kararlar açıklanıyor. Eğer reel sektöre bir esneklik sağlanırsa özellikle 2024 yılının çok daha pozitif geçeceğini düşünüyorum. 2024'te sadece bir seçim süreci yaşayacağız. Bu dönemi sağlıklı bir şekilde atlatırsak 2024'ün 3. çeyreğinden itibaren özellikle de 2025'te çok ciddi bir rahatlamanın olacağına inanıyorum. Geleceğe ilişkin beklentilerim pozitif."