Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer, 2023 yılına sayılı günler kala geçtiğimiz yılın ekonomik analizini yaparak yeni yılla ilgili tahminlerde bulundu. 2022 yılında enflasyonda hızlı bir artışın yaşandığını söyleyen Yelkenbiçer, buna karşılık talebin de canlı kalmaya devam ettiğini belirtti. Ortaya çıkan faizin enflasyonu körüklediğini söyleyen Yelkenbiçer, "Ekonomik teori açısından bakıldığında fiyatı artan mala yönelik talebin düşmesi gerekir. Oysa ülkemizde tam tersi oluyor; fiyatlar hızla arttığı halde fiyatı yükselen mallara yönelik talep de artıyor. Böyle bir ortamda parayı bankaya yatırmak satın alma gücü kaybı oluşturacağı için büyük tasarruf sahipleri gayrimenkul alımına, borsaya, araçlarını değiştirmeye yönelirken, küçük tasarruf sahipleri ileride daha da artacağını düşündüğü malları satın alıp stoklamaya ve kısmen borsaya yöneliyor. Ortaya çıkan bu faiz enflasyon tutarsızlığı nedeniyle bir çeşit paradan kaçış süreci yaşanıyor ve bu süreç enflasyonu daha da körüklüyor" açıklamasında bulundu.
Normal dışı yükselişin sebebi
Borsada ortaya çıkan normal dışı yükselişin sebeplerine de değinen Yelkenbiçer, dövize talebin düşmesinin borsadaki yükselişin ana sebebi olduğunun altını çizdi. Yelkenbiçer, "Vatandaşlarımızın bir kısmı anaparayı korumak için döviz alımına yöneliyordu fakat bankaların döviz mevduatı tutması bir anlamda cezalandırılmaya başlayınca bankaların müşterilerini farklı alanlara yönlendirmesi sonucu dövize talep eskisine göre düştü. Son aylarda borsada ortaya çıkan normal dışı yükselişler tümüyle bu sebepten kaynaklanıyor. Daha önce hiç borsada yatırım yapmamış olan bireyler de faizden gelir elde edemeyeceğini, anaparasını koruyamayacağını görünce tasarrufunu hisse senetlerine yatırmaya yöneliyor ve o nedenle hisse senetlerinin değerleri, dolayısıyla BIST 100 endeksi artıyor. Borsa yükseliyor demek ki ekonomi iyi gidiyor demek böyle düşününce gerçekçi değil. Günü gelip de faiz enflasyon düzeyine çıkarılmak zorunda kalınınca borsadaki hisse değerleri ve gayrimenkul fiyatları bu kez hızlı çöküşler yaşayacak. Bu sene verdiğimiz görüşlerde hep altını çizdik yine çizmekte fayda var; faiz politikamız gerçekçi değil" dedi.
"Türkiye’nin kaçınılmaz olarak enflasyon karşıtı bir politika uygulamasını bekliyoruz"
Türkiye’de Temmuz 2023’ten itibaren, özellikle seçimin sonuçlanmasından sonra enflasyon karşıtı bir politika uygulanmasını beklediklerini söyleyen Alp Avni Yelkenbiçer, "Ekonomik anlamda tüm dünyada bir kriz olduğunu inkar edemeyiz fakat gelişmiş ülkelerde enflasyonla mücadelenin iktisat politikasının temeli haline geldiğini görüyoruz. Temmuz 2023’ten itibaren seçimin sonuçlanmasından sonra Türkiye’nin kaçınılmaz olarak enflasyon karşıtı bir politika uygulamasını bekliyoruz. 2023’e bakınca yılın ilk yarısının seçim ekonomisi; ikinci yarısının da ekonomik sorunlara uzun vadeli çözümlerin üretileceği kemer sıkma dönemi olacağını düşünüyorum. Seçim ekonomisi dediğim kısımda muhtemelen EYT yasası çıkacak ayrıca yaklaşık 10 milyon emeklinin maaşı yükseltilecek. Seçime kadar 2 kez asgari ücret zammı olması muhtemel bu da seçimlere yaklaşık 10 bin TL psikolojik sınırı etrafında gireceğiz demektir" ifadelerine yer verdi.