15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleşen hain darbe girişimi bir kez daha lanetlenirken; darbe girişiminin Milli İrade ile püskürtülmesi kutlandı, vatan savunmasında şehit olan kolluk kuvvetleri ve vatandaşlar ise bir kez daha rahmetle anıldı.
Söke’deki tören Cumhuriyet Meydanında gerçekleşti. Söke Kaymakamı Ümit Hüseyin Güney, Söke Garnizon Komutan Vekili Binbaşı Fuat Odabaş, Söke Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Mustafa İberya Arıkan, Söke Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Atbaş başta olmak üzere protokolün diğer üyelerinin de bulunduğu törene vatandaşlar da katıldı.
Tören öncesinde 15 Temmuz ile ilgili yerel gazete manşetleri ve fotoğraflardan oluşan sergi gezildi. Saygı duruşu ve istiklal marşı ile başlayan törende açılış konuşmasını Söke Kaymakamı Ümit Hüseyin Güney yaptı.
İç güvenlik ve vatan savunmasında canlarını feda eden tüm şehitleri rahmet ve minnetle anıp, hayatta olan gazilere sağlık ve uzun ömürler dileyerek sözlerine başlayan İlçe Kaymakamı Ümit Hüseyin Güney konuşmasında hain darbe girişiminden ve sonuçlarından dersler çıkarmak gerektiğine vurgu yaptı.
“Türk Milletinin emsalsiz cesareti, tarihe not düşülmüştür”
Altı yıl önce bir yaz günü herkes tatil havasındayken maalesef uyumayan, yatmayan bir güruh, FETÖ yapılanması diye tabir edilen grup o yaz günü bu millete bir kabusu yaşatma girişiminde bulundu. Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde, milletimizin feraset ve iradesiyle öncelikle Cumhuriyetimize, anayasamıza, müesses nizama bağlı olan kahraman Türk subay ve askerinin mert duruşuyla, kendilerine asker demeyi yakıştıramayacağım o hainler püskürtülmüş, yine anayasasına saygılı Türk Polisi ve Türk Jandarması, Türk Halkı ve tüm kamu görevlilerimiz el ele gönül gönülle bu hain kalkışmaya karşı koymuş ve tüm dünyaya örnek olacak, iftihar edeceğimiz bir duruş sergilemişlerdir. Türk Milletinin emsalsiz cesareti, tarihe not düşülmüştür” dedi.
“Darbenin en büyük ilaç ve panzehri hukuk devleti, demokrasi ve şeffaflıktır”
Kaymakam Güney; “Dünya siyasal yaşamı içinde darbe girişimlerine bakıldığında, hukuk devletinden ve demokrasiden yeterince nasiplenmemiş ülkelerde maalesef darbe girişimleri ile karşılaşılıyor. Yargısı bağımsız ve tarafsız hukuk devletini içselleştirmiş, demokrasisini en üst seviyelere ulaştırmış ülkelerde ise darbe girişimlerine sonucu ne olursa olsun rastlamıyoruz. O zaman buradan bu sonucu çıkarmalıyız. Bizler bu ülkede menfur girişimleri bir daha hiç olamamak üzere ortadan kaldırmak istiyorsak, tarafsız ve bağımsız yargıyı tahkim edeceğiz, hukuk devletini içselleştireceğiz, demokrasimizi en üst noktalara taşıyacağız. Darbenin en büyük ilaç ve panzehri hukuk devleti, demokrasi ve şeffaflıktır. Onun için liyakati, adaleti ve ehliyeti, hukuk devletini her bir vatandaş olarak bir sorunluluk ve vatandaşlık bilinci içinde savunmalı, yaşatmak için gayreti her platformda ortaya koymalıyız. Görevimizi ve konumumuz ne olursa, olsun" dedi.
“Laiklik İlkesini sözde değil, özde tatbik etmeliyiz”
Kaymakam Ümit Hüseyin Güney konuşmasında; “Kutsal inanç ve din kavramının kötü insanların elinde ne denli tehlike oluşturduğu 15 Temmuz’da tecrübe ettik. O yüzden ülkemizin kuruluş ve anayasasının temel unsurlarından olan laiklik ilkesine sözde değil, özde bağlı olarak hayatımızda bizzat tatbik etmeliyiz. Dini hiçbir dünyevi bir maksadın payandası ve aleti yapmamalı, siyasete alet etmemeliyiz. Din yüce bir kavramdır ve onun karşılığı bu dünyada yoktur. İnananlar bilir ki onu karşılığı Allah ehlindedir, ahiret hayatındadır” dedi. Kaymakam Güney, din kavramında Diyanet İşleri Başkanlığı ve bağlı kurumlarının rehber alınması gerektiğine vurgu yaptı.
Konuşmanın ardından şehitler için Kuran-ı kerim okunurken, dua İlçe Müftüsü Ali Saim Doğru tarafında yaptırıldı. Duanın ardından şiirler okundu, video gösterimleri sunuldu.