SON DAKİKA
Hava Durumu

#İhracat

Ekometre - İhracat haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İhracat haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

e-dış ticarette dengeler tersine döndü Haber

e-dış ticarette dengeler tersine döndü

Birbiri ardına getirilen kısıtlamalara ve artırılan vergilere rağmen, yerli kartlarla yurt dışından yapılan alışveriş tutarının yurt dışı kartlarla Türkiye’den yapılan alışverişi aşmasıyla, online mecralardaki dış ticarette açık oluştu. Türkiye, son yıllarda online dış ticarette önemli bir büyüme yaşadı. Ancak 2024’ün Ocak-ekim dönemine ilişkin veriler, bu büyümenin dengeli olmadığını gösteriyor. Bankalararası Kart Merkezi (BKM) verilerine göre Türkiye’nin e-ihracatı anlamına gelen yabancı kartlar ile yurt içinden yapılan online ticaretin değeri 137 milyar TL olarak gerçekleşirken, e-ithalat anlamına gelen yerli kartlar ile yurt dışından yapılan online ticaretin değeri ise 174 milyar TL’ye ulaştı. Bu tablo, son dönemde artan vergi ve kısıtlamalarla Türkiye’nin yüksek e-ihracat hedeflerine rağmen online ticarette de net ithalatçı konumuna geçildiğini gösteriyor. Kısıtlamalar genişliyor Pandemi sonrası hacmi hızla artan online ticaret, özellikle Temu, Shein ve Aliexpress gibi Çinli oyuncuların etkisi ile hızla büyüdü. Özellikle Temu’nun ücretsiz kargo ve uygun fiyatlı hızlı sevkiyat gibi özellikleri ile piyasaya agresif girmesi, birçok ülkede yerli oyuncuların pazar paylarını negatif etkiledi. Önlem alan birçok ülke gibi Türkiye de 20 Ağustos’tan itibaren yurt dışından yapılan online alışveriş limitini 150 Euro’dan 30 Euro’ya düşürdü, vergi oranı ise AB’den yapılan alışverişte yüzde 18’den 30’a, AB dışından yapılan alışverişte ise da yüzde 30’dan 60’a çıkarıldı. Geçen hafta yeni bir değişiklik ile söz konusu 30 Euro’luk limite kargo ücreti de dahil edildi. Önlemler yeterli olmadı Ancak Türkiye’deki yüksek fiyatlama davranışı, enflasyonist baskı ve gelir erozyonu düzenlemenin etkisinin sınırlı kalmasına yol açtı ve e-ithalattaki artışı dizginlemeye yetmedi. BKM’nin Ekim ayı verilerine göre, yerli kartlar ile yurt dışından yapılan işlem sayısı geçen yılın 10 aylık döneminde 208 milyon iken bu yıl aynı dönemde yüzde 17 artarak 242 milyona yükseldi. Aynı dönemde yabancı kartlar ile yurt içinden yapılan alışveriş sayısı ise 32,6 milyondan 31 milyon 613 bine geriledi. Asıl fark ise alışverişin değerinde yaşandı. Yine BKM verilerine göre, 10 ayda e-ithalat tutarı 173 milyar 907 milyon TL olurken, yabancı kartlar ile yurt dışında yapılan alışveriş 137 milyar 710 milyon TL oldu. Ekonomim'den Yener Karadeniz'in haberine göre, 10 aylık online dış ticaret açığı 36,2 milyar TL'ye ya da 1,1 milyar dolara ulaştı. Geçen yılın 10 aylık döneminde e-ithalat 90 milyar TL iken e-ihracat ise 95 milyar TL idi. Ocak ekim döneminde e-ithalat yüzde 92 artarken e-ihracattaki artış yüzde 44’te kaldı. 2023 e-ihracat hedefi 8 milyardı Ticaret Bakanı Ömer Bolat, 2024’ün ilk 8 ayında e-ihracatın geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 94 artarak 4,16 milyar dolara, toplam mal ihracatı içindeki payının da yüzde 2,7’ye yükseldiğini belirterek “2024’ün sonuna kadar 8 milyar dolar e-ihracata ulaşmayı hedefliyoruz” açıklamasını yapmıştı.

Türkiye tarımda dışa bağımlı hale geldi Haber

Türkiye tarımda dışa bağımlı hale geldi

Bir zamanlar tarımda kendi kendine yeten Türkiye artık neredeyse dışa bağımlı hale geldi. TÜİK’e göre geçen yıl 14 milyar dolarlık tarım ürünü ithal edildi. Tarımda dışa bağımlılık o kadar yükseldi ki Türkiye Kazakistan’dan soğan, İspanya ve İran’dan salça, Madagaskar ile Brezilya’dan da börülce ithal eder hale geldi. Sözcü'den Veli Toprak'ın haberine göre CHP Edirne eski Milletvekili ve Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Okan Gaytancıoğlu, Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı 2023 dış ticaret verilerinden yola çıkarak paylaştığı rakamlar ile Türkiye’de tarımın geldiği son noktayı gözler önüne serdi. ‘Kabul edilemez’ “Mehmet Şimşek ülke ülke gezip borç para arayacağına Türk çiftçisine destek verilse ithalat azalır, dövizimiz de ülkede kalırdı” diyen Gaytancıoğlu, Türkiye’nin tarım ürünü ithal ettiği ülkeler arasında Zimbabve, Şili, Madagaskar, Peru, Kostarika, Gana, Kotdivuar, Myanmar’ın da yer aldığını söyledi. İthal edilen ürünlerden bazılarının bir zamanlar Türkiye’de yetiştirildiğini anımsatan Gaytancıoğlu, “İthalatın temel nedeni, nitelikli bir tarım politikası uygulanmaması ve üreticiye destek verilmemesinden kaynaklanıyor. İthalat ve döviz artışı nedeniyle gıda enflasyonunu düşüremeyen bir ülke haline geldik” dedi. Tarımda ithalata ödenen para ile dış borç faiz ödemesini de karşılaştıran Gaytancıoğlu, “Türkiye’nin 2023’te dış borç faiz ödemesi için 28.3 milyar dolar ödediği dikkate alındığında, ülkemizin her yerinde rahatlıkla yetişen tarım ürünlerini ithal etmesi ve karşılığında bir yılda 14 milyar dolara yakın döviz ödemesi kabul edilemez’’ diye konuştu.

İki aylık dönemde otomobil üretimi arttı Haber

İki aylık dönemde otomobil üretimi arttı

Otomotiv Sanayii Derneği (OSD), 2024 yılının ilk iki ayına ait üretim ve ihracat adetleri ile pazar verilerini açıkladı. Buna göre, yılın ilk iki aylık döneminde traktör dışında toplam otomotiv üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8 artışla 241 bin 861 adede yükseldi. Otomobil üretimi ise yüzde 12'lik artışla 151 bin 14 adet oldu. Traktör üretimiyle birlikte toplam üretim ise 250 bin 886 adedi buldu. Yılın ilk iki ayında ticari araç üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2, ağır ticari araç grubunda ise üretim yüzde 27 yükselirken, hafif ticari araç grubunda üretim yüzde 1 geriledi. Bu dönemde, otomotiv sanayisinin kapasite kullanım oranı yüzde 74 olarak gerçekleşti. Araç grubu bazında kapasite kullanım oranları ise hafif araçlarda (otomobil+hafif ticari araç) yüzde 74, kamyon grubunda yüzde 94, otobüs-midibüs grubunda yüzde 61 ve traktörde yüzde 72 seviyesinde kaydedildi. İhracat yüzde 9 artışla 6 milyar dolar oldu Yılın ilk iki ayında otomotiv ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre adet bazında yüzde 4 artarak 164 bin 560 adet olarak gerçekleşti. Bu dönemde otomobil ihracatı da bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3, ticari araç ihracatı da yüzde 6 arttı. Traktör ihracatı ise 2023'ün aynı dönemine göre yüzde 8 gerileyerek 3 bin 147 adet olarak gerçekleşti. Türkiye İhracatçılar Meclisi verilerine göre, toplam otomotiv sanayi ihracatı, 2024'ün ilk iki aylık döneminde yüzde 14 pay ile sektörel ihracat sıralamasında zirvedeki yerini korudu.

İDMİB Başkanı: İşveren, ihracattaki rekabet gücünü kaybetmemeli Haber

İDMİB Başkanı: İşveren, ihracattaki rekabet gücünü kaybetmemeli

2024 yılı için belirlenen asgari ücretin ardından, iş dünyasından açıklama geldi. Enflasyonist dönemde çalışanların alım gücünün artmasını çok kıymetli bulduklarını ifade eden iş dünyasının temsilcileri, “Üretim ve ihracatı artırmaya çalıştığımız bir dönemde çalışan refahını artırmak için gösterilen çaba umut verici. Asgari ücrette yaşanan artışın işverene maliyeti noktasında ise desteğin artması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye’nin özellikle ihracattaki rekabet gücünü kaybetmemesinin büyük önem taşıdığını da vurgulamalıyız.” ifadelerini kullandı. İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Güven Karaca: Çalışanlarımızın mağdur olmaması ve refah içinde yaşamaları hepimizin ortak arzusu. Üretimi ve ihracatı artırma hedefimize çalışanlarımızla birlikte takım halinde yürüyoruz. Ancak, geldiğimiz noktada yapılan ücret artışları çalışanlar açısından anlamını kaybederken, işveren tarafında ise tam tersi bir durum yaratıyor. Bakıldığında yapılan zamlara rağmen asgari ücretin kişi başına milli gelir karşısındaki gerilemesi sürüyor. Yani, asgari ücretlinin alım gücü artışa rağmen her geçen gün azalıyor. Ancak, işveren tarafında etkileri daha farklı oluyor. Yapılan asgari ücret artışının etkilerini özellikle emek yoğun sektörler olan tekstil, hazır giyim, deri ve deri mamulleri sektörlerinde göreceğiz. Son birkaç yılda asgari ücrete yapılan artışı sanayiciler ve ihracatçılar olarak maliyetlere yansıtabilmiştik. Çünkü, artan iç talebin yanında ihracatımız da güçlü seyrediyordu. 2023’le birlikte başlayan süreçte ise sanayi üretiminde ve ihracatta düşüşler yaşanmaya başladı. Dünyada rekabet gücümüzün azaldığı, ihracat pazarlarımızın daraldığı, ithalatın arttığı bir dönemde, çalışan giderlerini nasıl yöneteceğimiz konusunda zorlanacağımızı düşünüyorum. Asgari ücrette tek seferlik artış yapılmasının ise işveren açısından yıllık maliyetleri belirleme noktasında faydalı olacağı kanaatindeyim. Öte yandan, asgari ücrette yapısal bir değişikliğe gidilmesi de yararlı olabilir. Ayrıca, bölgesel bir asgari ücret belirleneceği gibi, İstanbul ile diğer şehirlerde asgari ücretin farklılaşması hususu da masaya yatırılabilir. İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Rüstem Çetinkaya: Son dönemlerde enflasyonda ciddi bir artış süreci yaşandı. Değişen ekonomi yönetimi ile birlikte enflasyonla ciddi bir mücadele başladı. Ancak gelinen noktada alım gücü düşen çalışanlarımızın maaşlarında bir düzenleme yapılması elzemdi. Asgari ücrette yapılan artışla birlikte çalışanlarımızın bir nebze olsun rahatlayacağını düşünüyoruz. Diğer taraftan bakıldığında ise asgari ücretin işveren kesiminde oluşturduğu bir maliyet var. Dünyada ağırlaşan şartlar, daralan ihracat pazarları, sertleşen rekabet ortamı, yükselen maliyetler göz önüne alındığında ihracatçıların önünde daha zor bir yıl olduğunu söyleyebiliriz. Bu noktada işveren tarafında oluşan maliyet baskısının azalması ve rekabet gücümüzü kaybetmemek adına devletimizden çok daha ciddi boyutlarda destek bekliyoruz. İhracatçılar olarak devletimizden aldığımız güçle üretimi, ihracatı ve istihdamı artırmak için elimizden gelenin fazlasını yapmaya devam edeceğiz. İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu: Asgari ücrete yapılan artış ülkemizin ve dünyanın içinden geçtiği bu zor süreçte çok kıymetli. Bu noktada ülkenin üreten gücü olarak her daim çalışanlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Çalışanlarımızın refah seviyesinin yükselmesi, alım gücünün artması en büyük temennimiz. Ancak, işveren tarafında da devletimizden destek bekliyoruz. Özellikle işveren katkı payları noktasında yılın ilk 6 ayında dahi olsa rakamların yükseltilmesi faydalı olacaktır. Bu destek, biz sanayici ve ihracatçılar için çok kıymetli. Bunun dışında özellikle deprem bölgesindeki sanayi kuruluşları için ekstra bir desteğin sunulmasının büyük fayda sağlayacağına inanıyoruz. Ülkesi için çalışan, ülkesi için üreten ve istihdam sağlayan ihracatçılar olarak üretimin, ihracatın ve istihdamın daha da artmasına yönelik çalışmalarımıza devam edeceğiz. İstanbul Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Taycı: Çalışanlarımızın yüksek enflasyona karşı alım gücünün düştüğü bu ortamda yapılan artışın hayırlı olmasını diliyorum. Çalışanlarımızın kazançlarının artması, refah seviyelerinin daha da yükselmesi en büyük dileklerimiz arasında. Asgari ücretteki artışın anlamlı olabilmesi de enflasyonun dizginlenmesinden geçiyor. Ekonomi yönetimimizin bu yönde yaptığı çalışmaları da takdirle takip ediyoruz. İşverenler olarak çalışanlarımızın her zaman yanında yer almaya devam edeceğiz. Öte yandan, ihracatçılar olarak da bazı beklentilerimizin olduğunu söylemeliyiz. Dünyada rekabetçi yapımızla ön plana çıkıyoruz. Artan maliyetler, dünyada yaşanan gelişmeler ve değişen ihracat pazarları göz önüne alındığında rekabet gücümüzü kaybetmemek adına devletimizden destek bekliyoruz. İstihdam maliyetleri, işverenlerin rekabet gücünü doğrudan etkileyen bir faktör. Bu aşamada asgari ücret desteğinin devamı çok kıymetli. İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz: Yeni asgari ücretin başta çalışanlarımız olmak üzere ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyorum. Enflasyonist bir dönemden geçerken, çalışanları mağdur etmemek için gösterilen çabayı takdirle karşılıyoruz. Ülkesi için çalışan sanayiciler ve ihracatçılar olarak ekonominin gerçekleri göz önünde bulundurularak işverenlerin üzerindeki yükün de göz ardı edilmemesinin çok önemli olduğunu söylememiz gerekiyor. Bununla birlikte küresel ölçekte yaşanan talep daralmasıyla sektörümüzde üretimin azalması söz konusu. Asgari ücrette yaşanan artış, üretim maliyetlerimizi artırıyor ancak bunu ihraç fiyatlarına yansıtamıyoruz. Artan maliyetlerle birlikte dünyanın en büyük beşinci tekstil ihracatçısı konumunda bulunan Türkiye’nin rekabetteki gücünü kaybetmemesinin çok önemli olduğunu da vurgulamak isterim. Bu çerçevede özellikle imalat sanayiindeki sektörlerde asgari ücret üzerindeki vergi yükü gibi bazı ilave maliyet unsurların işverene yansıtılmaması gerektiğini düşünüyoruz. Böylelikle hem işçimiz kazanır hem de işveren en azından maliyetlerini rasyonel seviyelere indirebilir. İstanbul Halı İhracatçıları Birliği (İHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hayri Diler Asgari ücrete yapılan artış, çalışanların refahı açısından oldukça önemli. Alım gücünün düştüğü bir dönemde yapılan artışla çalışanlarımızın bir nebze olsun rahatlayacağına inanıyoruz. Ülke olarak üretimimizi ve ihracatımızı artırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Burada sanayiciler ve çalışanlar kol kola yürüyoruz. Çalışanlarımızın alım gücünün artması ne kadar önemliyse, işverenlerin de desteklenmesi bir o kadar değerli. Döviz kurlarının enflasyon oranında artmadığı düşünüldüğünde ihracatçının rekabet gücünü kaybetmemesi için verilen desteklerin artmasının çok önemli olduğunu vurgulamalıyız. Bir denge üzerinde ilerlenilmesi ülkenin gelişimi için çok kritik. Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Başkanı Yavuz Eroğlu Asgari ücretin her kesime hayırlı olmasını diliyoruz. Enflasyonla mücadele elbette çok önemli. Burada önemli olan 2 konu var. Biri, Türkiye’de firmaların katma değerli iş yapmalarını sağlarsak bu işlerde çalışanlara ödenecek ücretler de asgari ücretin çok daha üzerinde vasıflı işler olacaktır. İkinci olarak da çalışanların vasfını yükseltmek gerekiyor. Bunu yaptığımız zaman herkesin asgari ücretli olduğu bir konuyu konuşmamış olacağımıza inanıyoruz.

Zeytinyağı ihracatında kısıtlama uzatıldı Haber

Zeytinyağı ihracatında kısıtlama uzatıldı

Bakanlıktan yapılan açıklamada yükselmeye devam ettiği görülen dökme ve varilli zeytinyağı ihracatının yurt içi tüketici fiyatlarına olan olumsuz etkisinin devam etmesi nedeniyle yeniden bir değerlendirme yapıldığı ve 1 Ağustos 2023 tarihinden itibaren uygulanmak üzere 1 Kasım 2023 tarihine kadar dökme veya varilli zeytinyağı ihracatına yönelik ilave tedbirlerin yürürlüğe konulduğu belirtildi. Bakanlığın açıklamasına göre bu sezon Türkiye'de üretimin “yok yılı” kaynaklı olarak azalmasının yanı sıra Türkiye'nin birçok bölgesinde zeytinin çiçek açma dönemindeki olumsuz iklim şartlarından dolayı yaşanan; üretim kayıpları, dünyada artan zeytin yağı fiyatlarında herhangi bir gerilemenin olmayacağı ve artan dış talebin devam edeceği dikkate alındığında, iç piyasada tüketici refahı ve fiyatları bakımından arz yönlü sıkıntılara mahal verilmemesini teminen, ürün rekoltesindeki gelişmelerin bir süre daha takip edilerek, dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına yönelik olarak uygulanan tedbirin bir süre daha devam ettirilmesi ihtiyacı hasıl oldu. Her türlü dökme ve varilli zeytinyağı ihracatında kilogram başına 20 Cent/ABD Doları kesinti yapılması hususunu düzenleyen Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu Hakkında Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair 7391 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı, 19 Temmuz 2023 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmişti. Bakanlık, Avrupa’da kurak geçen yılın ardından bu sezon zeytin rekoltesinin artacağı tahmin edilmekle birlikte, zeytinyağı üretiminin geçmiş sezon ortalamalarının çok altında kalmaya devam edeceği beklendiğinden, halihazırda yüksek seyreden dünya zeytinyağı fiyatlarındaki artışın devam ettiğinin gözlemlendiğini belirtti. Bakanlığın açıklamasında ambalajlı ve kutulu zeytinyağı ihracatına yönelik uygulanan herhangi bir tedbirin bulunmadığı da hatırlatıldı.

Bursa dan ilk 1000 listesinde 48 firma Haber

Bursa dan ilk 1000 listesinde 48 firma

Türkiye, geçen yıl 254 milyar dolarlık mal, 90 milyar dolarlık hizmet ihracatı gerçekleştirerek, toplam dış satımını 344 milyar dolara yükseltti.      En yüksek ihracat yapan ilk 1.000 firmanın toplam ihracatı 161,9 milyar dolar olarak gerçekleşti.      İlk sırada 15,8 milyar dolar ile THY yer alırken, onu 6,3 milyar dolarla Ford Otomotiv, 4,1 milyar dolarla Türkiye Petrol Rafinerileri izledi. En çok ihracat yapan ilk 10 İlk 10 da 3,5 milyar dolarla Socar Turkey, 3,4 milyar dolarla Toyota Otomotiv, 2,9 milyar dolarla Kibar Dış Ticaret, 2,3 milyar dolarla Vestel, 2,2 milyar dolarla Arçelik, 1,8 milyar dolarla Pegasus, 1,76 milyar dolarla TGS Dış Ticaret yer aldı. Listeye İstanbul'dan 448, İzmir'den 76, Bursa’dan 58 firma girdi Verilere göre, 2022 yılında en çok ihracat yapan ilk 1000 firma arasında 51 ilden işletme yer aldı. Listede başı 448 şirketle İstanbul çekerken, onu 76 firmayla İzmir takip etti. İlk 1000 firmadan 524'ü bu iki kentten çıktı. Gaziantep'ten 63, Kocaeli'den 61, Ankara ve Bursa'dan 48'er, Denizli'den 25, Adana ve Manisa'dan 21'er, Kayseri'den 16, Mersin ve Antalya'dan 15'er, Tekirdağ'dan 14, Samsun'dan 10 şirket listede yer aldı. İhracat listesine Hatay ve Trabzon 9'ar, Eskişehir ve Kahramanmaraş 8'er, Aydın 7, Balıkesir ve Kütahya 6'şar, Karabük, Konya, Mardin ve Sakarya 5'er, Düzce 4, Elazığ, Muğla, Ordu ve Yalova 3'er, Çankırı, Giresun, Karaman, Kırklareli, Malatya, Osmaniye, Rize, Uşak ve Zonguldak 2'şer firmayla girdi. Aksaray, Bilecik, Burdur, Çorum, Gümüşhane, Isparta, Kastamonu, Kırşehir, Nevşehir, Siirt, Şırnak ve Yozgat'tan ise birer firma ilk 1000 şirket listesinde kendisine yer buldu. İşte 48 Bursalı ihracatçı firmanın tam listesi. İLK 1000 İHRACATÇI SIRALAMASINDAKİ BURSALI FİRMALAR 2022  Sıra 2022 İhracatı Firma Ünvanı ($) 12 1.540.746.227,59 OYAK-RENAULT OTOMOBİL FABRİKALARI ANONİM ŞİRKETİ 25 859.334.407,61 BOSCH SAN. VE TİC. A.Ş 58 415.763.746,63 BORÇELİK ÇELİK SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ 62 364.783.459,50 YEŞİM SATIŞ MAĞAZALARI VE TEKSTİL FAB. A.Ş. 88 276.705.366,70 BOSCH REXROTH OTOMASYON SAN.VE TİC.AŞ. 92 268.889.725,20 DÖKTAŞ DÖKÜMCÜLÜK TİCARET VE SANAYİ A.Ş. 148 185.346.033,62 GEMLİK GÜBRE SANAYİİ A.Ş. 157 175.521.912,45 ASIL CELIK SAN.VE TIC.A.S. 184 153.236.416,15 ADININ AÇIKLANMASINI İSTEMİYOR 275 103.688.900,01 DURMAZLAR MAKİNA SAN.VE TİC.A.Ş. 279 102.576.264,19 P.M.S.METAL PROFİL ALÜMİNYUM SAN. VE TİC. A.Ş. 353 87.432.560,00 ADININ AÇIKLANMASINI İSTEMİYOR 387 79.712.228,11 KÜÇÜKÇALIK TEKSTİL SAN. VE TİC. A.Ş. 417 74.838.969,36 KAPLANLAR PAZARLAMA SANAYİ VE TİCARET A.Ş. 442 71.522.861,03 HASTAVUK GIDA TARIM HAYVANCIL. SAN. VE TIC. A.Ş. 445 70.991.436,67 ADININ AÇIKLANMASINI İSTEMİYOR 476 67.176.595,06 ÖZ TEKSTİL SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ. 506 62.088.228,60 SÜTAŞ SÜT ÜRÜNLERI A.Ş. 528 58.615.869,30 SİRENA MARİNE DENİZCİLİK SAN. VE TİC. A.Ş. 532 58.322.300,14 ARAŞTIRMAYA KATILMIYOR 550 56.640.424,41 BEYÇELİK GESTAMP OTOMOTİV SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ 552 56.332.782,95 İLAY DIŞ TİC.A.Ş. 560 55.900.549,00 EDT DIŞ TİCARET A.Ş. 564 55.497.977,86 CONTITECH LASTIK SANAYİ VE TICARET ANONİM ŞİRKETİ 585 53.400.255,58 ÇEMTAŞ ÇELİK MAKİNA SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ 589 53.052.928,07 ADININ AÇIKLANMASINI İSTEMİYOR 603 51.966.114,56 COPA ISI SİSTEMLERİ SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ 612 50.967.997,51 CANSAN ALÜMİNYUM PROFİL SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ 639 49.036.874,24 ŞEM OTOMOTİV DIŞ TİC.LTD.ŞTİ. 660 47.922.191,87 GES TEKSTİL DIŞ TİC.VE SAN. A.Ş. 665 47.462.393,74 ARAŞTIRMAYA KATILMIYOR 696 45.081.685,36 ARAŞTIRMAYA KATILMIYOR 706 44.477.935,84 ADININ AÇIKLANMASINI İSTEMİYOR 709 44.364.619,87 MARELLI MAKO TURKEY ELEKTRİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. 714 44.004.355,29 KIRPART OTOMOTİV PARÇALARI SAN. VE TİC. A.Ş. 724 43.524.498,53 MİYA KONFEKSİYON DOKUMA TEKSTİL SANAYİ VE TİCARET A.Ş. 735 42.736.872,48 UPK İÇ VE DIŞ TİCARET A.Ş. 756 41.672.512,40 ARAŞTIRMAYA KATILMIYOR 760 41.535.799,64 ARAŞTIRMAYA KATILMIYOR 791 39.797.907,71 BELTAN VIBRACOUSTIC TITRESIM ELEMANL.SAN.VE TIC.A.S. 834 37.986.731,40 NEATREND TEKSTİL KONFEKSİYON SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ 847 37.323.601,46 AKWEL BURSA TURKEY OTOMOTİV A.Ş. 854 37.158.873,65 ARAŞTIRMAYA KATILMIYOR 857 37.004.853,64 ESKAPET AMBALAJ SANAYİ VE TİCARET A.Ş. 858 36.996.063,77 ADININ AÇIKLANMASINI İSTEMİYOR 873 36.433.114,87 ARAŞTIRMAYA KATILMIYOR 885 35.993.325,72 ARAŞTIRMAYA KATILMIYOR 981 32.407.090,39 FİSTAŞ FANTAZİ İPLİK SANAYİ VE TİCARET  A.Ş.

Türkiye, ihracat fiyatlamasında zorlanıyor Haber

Türkiye, ihracat fiyatlamasında zorlanıyor

Enflasyona paralel kur isteyen ihracatçı, uygun koşullarla finansman ve ithalata bağımlılığı azaltacak hamlelerin hayata geçirilmesi için destek bekliyor. Geçen yıl ihracat yüzde 12,9 artışla 254,2 milyar dolara çıkarken, bu yılın ilk 4 ayında ise yüzde 3’lük kayıp yaşandı. Türkiye’nin ihracatı son 12 aylık verilere göre ise yüzde 4,9 artışla 251,7 milyar dolara ulaşırken, kilogram ihraç birim değeri geçen yıl 1,18’ten 1,36 dolara çıktı. 2022 yılının son çeyreğinde birim değerde emtia fiyatlarının etkisi de görüldü. Son bir yılda ihracat değer olarak artarken, tonaj bazında ise azaldı. Bu dönemde yüzde 5’lik daralma görüldü. Verilere bakıldığında ihracatta pozitif bir durum gözlenmesine rağmen lojistik, emtia ve enerji fiyatları gibi ana başlıklarda yükselen fiyatlar rakamları yukarıya çekti. Son 1 yılda döviz kurundaki değer artışının uzun bir süredir enflasyonun altında kalması, karlılığı da önemli ölçüde azalttı. Birçok sektör pandemiden kaynaklı tedarik zincirlerinin çeşitlenmesinden sonra Türkiye’ye gelen yoğun talebin olduğu dönemi arar oldu. İhracatçılar, özellikle pazar kaybetmemek için bazı sektörlerde zararına bile satış yaptıklarını birkaç kez dile getirmişti. Bu konuya ilişkin Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe de nisan ayı ihracat rakamlarını değerlendirdiği açıklamasında, “Maliyet artışları kurdaki artışın çok üzerine çıktı. Bu nedenle rekabetçiliğimizi kaybetmeye başladık. Müşterilerimiz hem bizim fiyat tutturamamamız hem de düşen lojistik fiyatlarının etkisiyle alımlarını rakip ülkelere kaydırmaya başladılar. Her zaman söylediğimiz gibi kurun en az enflasyon kadar artması gerekiyor ki, Türk ihracatçısı rekabetçiliğini koruyabilsin. Yoksa pazar kaybetmeye devam ederiz. Kaybettiğimiz müşterileri tekrar kazanmak ise yıllarımızı alabilir” demişti. Gidişat böyle devam ederse… Ekonomim’im haberine göre, TİM Başkanı Mustafa Gültepe, tüm sektörlerin ortak beklentisinin rekabetçi kur olduğuna dikkat çekti. “Amacımız ürünlerimizi ucuza satmak değil, aksine katma değeri artırmak” diyen Gültepe, sözlerini şöyle sürdürdü: “Rekabetçi kur elimizi bu alanda kuvvetlendiren bir faktör. Çünkü ihracat yurt içinde ciddi bir ekosistem yaratıyor. İhracatçılarımızın yerli tedarikçileri olan alt sektörler ve ara üreticilerine önemli bir katkı sağlıyor. Bu sayede iç piyasa da canlanıyor. Yurt içinde artan maliyetler ihracatçılarımızın rekabetçi fiyat verme şansını ve kârlılığını azaltıyor. Bugün için ciddi bir sorun olmasa da gidişat böyle devam ederse ihracatımız süreçten olumsuz etkilenebilir.” 2021-2022 Döneminin şartları aranıyor 2021’de tedarik zincirlerinde yaşanan krizin Türkiye için önemli bir fırsata dönüştüğüne değinen Gültepe, şu bilgileri verdi: “Tedarik zinciri krizini lehimize çevirip coğrafi avantajımızı da kullanarak dönemin yükselen markası olduk. O dönem yılbaşı dolar kuru ile yılsonu arasında yüzde 80’lik geniş bir makas vardı ve ihracatçı sayımızda da önemli bir artış oldu. Üretim maliyetleri de nispeten daha düşüktü. 2022 yılında on iki aylık ortalamalara göre üretici fiyat endeksinin yüzde 128 arttığını göz önüne aldığımızda, özellikle yılın ikinci yarısından itibaren rekabet gücümüzde bir miktar kayıp yaşadığımızı söyleyebiliriz. Diğer yandan, yılbaşından bu yana dolar kuru sadece yüzde 4 artarken, maliyetlerimiz ise Türk Lirası bazında çok daha fazla arttı. Bu şartlar, maliyet avantajımızı yitirmemize sebep oluyor.” Yatırım iştahı teşvik ve kredilerin genişlemesine bağlı Özellikle ağır sanayi için enerjinin önemli bir maliyet unsuru olduğunu ifade eden Gültepe, “Enerji maliyetlerinde fiyat rekabetinden kopulmaması adına elektrik ve doğalgaz fiyatlarında indirimlerin sürmesi son derece önemli. Finansmana erişim olanaklarının geliştirilmesi de bir başka önemli konu. İhracata yönelik teşvik ve kredileri ne kadar genişlerse yatırım iştahı da o ölçüde artar. Kredi olanaklarının artması firmalarımızın nakit akış istikrarına da katkı sunar” dedi. Türkiye ihracatında önemli yer tutan kritik sektörlerin temsilcileri ihracattaki rekabet şartlarını değerlendirirken, yeniden toparlan ve sürdürülebilir ihracat için de önerilerini sıraladı. Hammadde temininde yerlilik artırılmalı İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister: “Maliyet artışlarının ancak bir kısmı fiyatlara yansıtılabiliyor. Fiyat rekabeti dolayısıyla şirketlerin genel olarak karlılıklarının azaldığını söylemek mümkün. Şirketlerin enflasyon muhasebesinin olmamasından dolayı kur kaynaklı kazançlarından vergi ödemeleri devam ediyor. Muhasebedeki bu sorunun çözümlenmesi gerekiyor. Son beş yıllık döneme baktığımızda, sektör kârlılığı açısından 2019 iyi bir yıldı diyebilirim. Buna mukabil birim kg tutarı ve toplam ihracat rakamı açısından 2022 en iyi yıldı. Kimya sektörümüzün dünya piyasalarında rekabet gücünün artması döviz fiyatlarındaki istikrar, parite duyarlılığı ve hammadde temininde yerlilik oranının artırılması ile kalıcı olabilir. Hammadde ihtiyacını azaltmak ve ithalatın önüne geçmek için özellikle petrokimya yatırımları önemli. Ülkemizde en az beş tane daha petrokimya tesisi yatırımına ihtiyacımız var. Özellikle küçük işletmelerin ihracat, sanayi ve üretimle ilgili finansman sıkıntılarının büyük ölçekli işletmelere göre fazla olduğunu görüyoruz. Onlara da kaynak aktarılmasını önemli bulmakla birlikte bunun dengeleri bozmayacak bir şekilde sürdürülmesi gerektiğini düşünüyoruz.” Yüksek teknolojiye odaklanılmalı Elektrik ve Elektronik İhracatçıları Birliği (TET) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Güven Uçkan: “Türkiye’nin 2022 yılı sanayi malları ihracat birim kilogram fiyatı 1,78 dolar iken elektrik elektronik sektörümüzün birim kilogram fiyatı 6,17 USD oldu. 2023 yılının ilk 3 ayında ise 6,68 dolar oldu. Sektörümüz içerisinde yüksek teknoloji ürünü olan ve en yüksek ihracatı gerçekleştirdiğimiz LCD TV ürün grubumuzun kilogram birim fiyatı ise 2022 yılında 20,26 USD seviyesinde gerçekleşti. Maliyetlerin artması, diğer taraftan kurların enflasyon nispetinde artmaması ihracatçılarımızı olumsuz yönde etkiliyor. Sürdürülebilir bir ihracat artışı ve büyüme için firmalarımızın finansmana erişiminin kolaylaştırılması, dengeli bir kur politikasının varlığının yanı sıra maliyetlerin azaltılması, verimliliğin artırılması ve yenilikçi ürünlerin geliştirilmesi gibi faktörlere odaklanmalıyız. Ülkemiz ihracatı içinde yüksek teknoloji ürünlerinin payı sadece yüzde 3. Öncelikli hedefimiz, ülkemiz ihracatında yüksek teknolojili ürünlerin payını artırmaktır. Sektörümüzde yüksek teknoloji ürünlerin payını artırmak, ihracatta karlılığımızı artırmanın, sürdürülebilir olmanın ve rekabet şansımızı yükseltmenin en önemli etkeni olarak görmekteyiz. Konteyner fiyatlarının düşmesi de rekabetçiliği kaybettirdi İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Başkanı Çetin Tecdelioğlu: “Emtia fiyatlarının atışı ihracat rakamlarının değer olarak artışına sebebiyet veriyor. Ama asıl önemli olan miktar olarak artışın gerçekleşmesi. Maalesef miktar olarak bir artış yok. Dolayısıyla değer olarak artış sürdürülebilir değil. Çünkü enflasyonist bir ortamda yükselen emtia fiyatlarının gerilemesi ister istemez ihracatı da olumsuz yönde etkiliyor. Pahalı ham maddeler ile ihracat devam ettiği zaman da bu sefer karsızlığa sebebiyet veriyor. Konteyner fiyatlarının yüksek olduğu dönemde rekabetçiydik. Çin ile Türkiye arasındaki makas açılmıştı. Bu ciddi anlamda bize bir avantaj sağlamıştı. Pandemi sürecinde konteyner fiyatlarının yüksek olması Türkiye için bir fırsat doğurmuştu. Konteyner fiyatlarının düşmesi maalesef bizim rekabet gücümüzü kaybettirdi. Rekabet gücümüzü tekrar kazanmak için desteklerle ilgili ihracatçılar birlikleri olarak Ticaret Bakanlığımızla bir çalışma yapabiliriz. İhracatın sürdürülebilir olabilmesi için kur politikalarının muhakkak enflasyonla aynı paralelde gitmesi gerekiyor. Faiz programlarının yatırım iştahını artıracak, yatırımı sürdürülebilir hale getirecek ve dolayısıyla ihracatı destekleyecek halde olması lazım. Uluslararası serbest ticaret anlaşmalarının yaygınlaşarak özellikle Latin Amerika pazarında, Kuzey Afrika pazarında ve uzak ülkeler statüsündeki birçok ülkede STA'ların artırılması ile ihracatın desteklenmesi gerekiyor.” 2022, maliyetlerin arttığı yıl oldu İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Başkanı Kazım Taycı: “Türkiye'de kurların düşük ve enflasyonun yüksek olmasından dolayı dışarıda fiyat tutturmakta son derece zorlanıyoruz. Dolayısıyla bir an önce kurların enflasyon ile aynı seviyeye gelmesini istiyoruz. Sektör olarak en fazla kendimizi gösterdiğimiz yıl, 2017 yılı. Bizim için çok rekabetçi bir yıldı. Emtia fiyatının yavaş yavaş gerilemesinden dolayı satış fiyatlarımızda döviz bazında yüzde 25 ile 30'luk bir makas vardı. 2020 itibarıyla maliyetler navlun fiyatlarının artışıyla beraber yükselmeye başladı. 2022 yılının başlarından, içinde bulunduğumuz dönem dahil olmak üzere, özellikle genel giderlerimizde ve TL girdilerimizde çok ciddi artışlar gördük. Navlun fiyatları daha geç gevşedi. Şu anda navlun fiyatları bizim için çok büyük bir sorun oluşturacak durumda değil. Finansal erişimin kolay olması gerekiyor. Tüm sektörlerin, sanayicilerin finansal erişimi sorunsuz olmalı. İkinci olarak, kurla enflasyonun aynı seviyede hareket etmesi lazım. Üçüncü koşul ise yeni yatırımlar ve kapasite artışlarını sağlayabilmek için yatırım kredilerinin ve yatırım teşviklerinin cazip hale getirilmesi gerekiyor.” İhracatçı, fiyat istikrarı ve uygun koşullarda finansman istiyor Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) Başkanı Kutlu Karavelioğlu: Kilogram başı değer artışının, maliyetler sebebiyle gerçekleştiği bir süreçte karlılığın artmasını bekleyemeyiz. Karlılığın; fiyatların, ürünlerin teknoloji ve kalitesindeki yükselişle arttığı bir durumda gerçekleşmesi olağandır. Makine sektörü için fiyatta en rekabetçi olduğumuz dönem, 2021 ve 2022’nin ilk yarısı oldu. Pandemi sonrası oluşan koşullar içinde yüksek navlunlar Asya’nın fiyat rekabetini sınırlarken, enerji ve girdi maliyetlerindeki artışlar da Avrupalı rakiplerimizin fiyatlarını yükseltince Türkiye ihracat birim fiyatlarını artırmasına rağmen en rekabetçi fiyatlara sahip olmuştu. 2022 yılının ikinci yarısından itibaren fiyat avantajımızın azalmasında, öncelikle artan maliyetlere karşı Türk Lirası’nın uzun süre yatay seyretmesinin etkisi büyük. Ülkemiz müşterilerimiz için giderek pahalı hala gelirken, navlunlardaki düşüş ve Çin’in geri dönüşü, tedarik sıkıntılarının azalması gibi etkenler Asya’nın fiyat avantajını artırmaya başladı. Avrupalı rakiplerimiz de düşen enerji ve girdi fiyatları ile daha rekabetçi hale geliyorlar. Dünyadaki koşullar her nasıl olursa olsun, Cumhuriyetimizin 100. yaşını kutlayacağımız 2023 sonunda da rakiplerimizden daha iyi sonuçlar alacağımızdan ve küresel ölçekte pazar payımızı daha da artıracağımıza inanıyoruz. İhracatın sürdürülebilir olması ve fiyatta rekabetçiliğin sağlanması için rekabetçi bir kur politikası ve öngörülebilir döviz kurları yanında; fiyat istikrarı ve uygun ihracat finansman koşullarının sağlanması da bizce önemli adımlar olacaktır.” Uzak pazarlara ulaşmak için destekler artırılmalı İstanbul Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Özkan: “Hammadde fiyatları, lojistik, üretim maliyetleri bir yandan ürün fiyatını ve ihracat rakamlarını diğer yandan da karlılığı etkiliyor. Sektörümüz son yıllarda hem ürün hem de tasarım kalitelerini çok çok artırdı ve dünyada dikkatleri üzerimize çekiyoruz. Bu sayede hem ihracat rakamlarımız hem de ürünlerimizin ulaştığı ülke sayısı giderek artıyor. Ancak son yıllarda hammadde ve lojistik maliyetlerinin artması da karlılığı düşürüyor. Üreticiler için süreç giderek zorlaşacaktır. En rekabetçi olduğumuz yıllardan biri 2022 yılıydı. Başta İstanbul'un iki yakası olmak üzere, ülkemizdeki tüm mobilya üreticileri için Bursa ve Kayseri’deki gibi organize sanayi bölgeleri kurulması ve desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Üreticiler bu sayede bir yandan geniş üretim alanlarına sahip olurken diğer yandan da bir arada olmaları sebebiyle gerek zamandan gerekse üretim maliyetlerinden tasarruf edebilirler. İstanbul’da çok donanımlı bir fuar merkezinin olması gerektiğine inanıyoruz. Öte yandan uzun vadede Uzak Ülkeler Stratejisi gibi çalışmalarla ihracatçı üreticilerin daha çok desteklenmesi ve uluslararası piyasalarda yer almalarına zemin hazırlanması gerekiyor.”

  UİB’İN Nisan ihracatı 2.8 milyar dolar Haber

  UİB’İN Nisan ihracatı 2.8 milyar dolar

UİB’in 2023 Nisan ayı ihracat rakamları açıklandı. Nisan ayındaki ihracatı 2.8 milyar dolar olan UİB’in, yılın ilk dört ayındaki ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12’lik artışla 11 milyar 853 milyon 262 bin dolar oldu. UİB Koordinatör Başkanı Baran Çelik, "Yılın ilk dört aylık döneminde yüzde 12’lik bir artışı yakalamış durumdayız. Birliklerimiz ve üyelerimizin de gayretli çalışmalarıyla yakaladığımız artış trendini devam ettirmek suretiyle, Cumhuriyetimizin 100'üncü yıl dönümünü kutlayacağımız 2023'ü ihracatta mümkün olan en iyi performansla tamamlayacağımıza inanıyorum” dedi. OİB'in ihracatı Nisan ayında 2.3 milyar dolar Nisan ayında 2 milyar 338 milyon 812 bin dolar ihracat gerçekleştiren Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği’nin (OİB), Ocak-Nisan dönemi ihracatı geçen yılın aynı dönemine yüzde 13.5’lik artışla 9 milyar 789 milyon 306 bin dolar oldu. UTİB'in ihracatı Nisanda 102 milyon dolar oldu Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB), Nisan ayında 102 milyon 442 bin dolar ihracata imza attı. UTİB'in Ocak-Nisan dönemdeki ihracatı ise 446 milyon 800 bin dolar olarak gerçekleşti. UHKİB'ten Nisanda 83.6 milyon dolar ihracat Nisan ayında, 83 milyon 591 bin dolar ihracata ulaşan Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği'nin (UHKİB), yılın ilk dört ayındaki ihracatı ise 356 milyon 590 bin dolar seviyelerinde gerçekleşti. UMSMİB'in ihracatı Nisan ayında 17 milyon dolar Nisan ayında, 17 milyon dolar ihracat yapan Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği (UMSMİB), Ocak-Nisan döneminde 69 milyon 784 bin dolar ihracat gerçekleştirmiş oldu. UYMSİB'ten Nisanda 8.4 milyon dolarlık ihracat Nisan ayında, 8 milyon 411 bin dolar ihracat gerçekleştiren Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB), yılın ilk dört ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 25.6’lık artışla 45 milyon 243 bin dolar seviyelerinde dış satışa imza attı. Öte yandan, UİB üzerinden ihracat kaydı yapılan ve 'diğer' başlığı altında listelenen sektörlerin Nisan ayı ihracatı 277 milyon 450 bin dolar olarak açıklandı.

Mart ayında dış ticaret açığı 8,34 milyar dolar oldu Haber

Mart ayında dış ticaret açığı 8,34 milyar dolar oldu

İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Mart ayında yüzde 73,2 iken, 2023 Mart ayında yüzde 73,9'a yükseldi. Türkiye ekonomisi Mart ayında 8,34 milyar dolarlık dış ticaret açığı verdi. Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı iş birliğiyle genel ticaret sistemi kapsamında üretilen geçici dış ticaret verilerine göre; ihracat 2023 yılı Mart ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 4,4 artarak 23,6 milyar dolar, ithalat yüzde 3,4 artarak 31,9 milyar dolar olarak gerçekleşti. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Mart ayında yüzde 73,2 iken, 2023 Mart ayında yüzde 73,9'a yükseldi. Mart'ta çekirdek açık Enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç ihracat, 2023 Mart ayında yüzde 3,7 artarak 21,2 milyar dolardan, 21,9 milyar dolara yükseldi. Mart ayında enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç ithalat yüzde 14,2 artarak 21,4 milyar dolardan, 24,5 milyar dolara yükseldi. Enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç dış ticaret açığı Mart ayında 2,5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Dış ticaret hacmi yüzde 8,9 artarak 46,4 milyar dolar olarak gerçekleşti. Söz konusu ayda enerji ve altın hariç ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 89,8 oldu. Dış ticaret açığında rekor çeyreklik açık Ocak-Mart döneminde dış ticaret açığı yüzde 30,7 artarak 26,5 milyar dolardan, 34,7 milyar dolara yükseldi. Bu rakam veri setinin en yüksek çeyreklik açığına işaret etti. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2022 Ocak-Mart döneminde yüzde 69,4 iken, 2023 yılının aynı döneminde yüzde 64'e geriledi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.