SON DAKİKA
Hava Durumu

#Kredi Kartı

Ekometre - Kredi Kartı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kredi Kartı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Ticari kredi kartı kısıtlamaları şirketleri zorluyor Haber

Ticari kredi kartı kısıtlamaları şirketleri zorluyor

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, bankaların ticari kredi kartı harcamalarına işlem kısıtlaması getirdiğini belirtirken, bunun ticaretin doğal akışını olumsuz etkilediğini aktardı. Baran, ticari kartların, kredi artış hızı sınırlaması dışında tutulması gerektiğini bildirdi. Bankaların ticari kartla yapılan harcamalara günlük ve işlem bazlı sınırlama getirmesini değerlendiren Baran, kartların limiti yüksek olsa bile getirilen kısıtlamaların işletmelerin elini kolunu bağladığını, bu durumun ticarette canlılığı, güveni ve sürekliliği zedelediğini belirtti. Çok sayıda ATO üyesinden ticari kredi kartı limitlerinin tam olarak kullandırılmadığı yönünde şikayetler geldiğine dikkat çeken Gürsel Baran, bu kısıtlamaların finansman sorunu ve ciddi darboğaz oluşturduğunu belirtti. Finansmana erişimde güçlük yaşandığı dönemde işletmelerin, finansman açısından ticari kredi kartı kullanmak istediğini vurgulayan Baran, “İşletmelere ait kredi kartlarının limitleri yüksek olmasına rağmen, son dönemde bankalar tarafından harcama tutarlarına getirilen kısıtlamalar, reel sektörde ciddi sorunlara neden oluyor. Kredi kartı limiti yüksek olan pek çok işletme, tedarik zincirinde mal veya hizmet alımı sırasında bankaların uyguladığı günlük ya da işlem bazlı harcama sınırları nedeniyle işlemlerini gerçekleştiremiyor ve ticaretinin akışında aksaklık yaşıyor” dedi. Ticari kartların işletmelerin nakit akışının yönetimini sağladığını dile getiren Baran, buradaki sınırlamanın piyasaları olumsuz etkilediğini anlattı. Bu durumun ticari hayata zincirleme etki yarattığını vurgulayan Baran, “Kredi kartı limitleri, işletmelerin mali gücünü ve ödeme potansiyelini yansıtan bir gösterge durumundadır. Hükümetimiz, üretim ve ticaretin sağlıklı biçimde devam etmesi için düzenlemeler ve destekler hayata geçiriyor. Bankaların reel sektörün hareket alanını kısıtlamasıyla, bu katkıların piyasalarda karşılığını bulması zorlaşacaktır” dedi. Ticari kartlar sınırlama dışında tutulmalı Öte yandan mevcut durumu değerlendiren ATO Başkanı Gürsel Baran, Merkez Bankası’nın bankalara getirdiği kredi artış kısıtlamasını, ekonomi programı çerçevesinde anlayışla karşılamakla birlikte, özellikle KOBİ’lere yönelik kısmının esnetilmesi gerektiğini düşündüklerini bildirdi. Merkez Bankası’nın Ocak ayında yaptığı düzenleme ile KOBİ kredilerindeki artış sınırını yüzde 2.5’e çıkardığını hatırlatan Baran, “Ancak finansmana erişimin bu kadar sıkıntılı olduğu bir dönemde, ticari kartların sınırlamanın dışında tutulması şirketlerimizi bir nebze de olsa rahatlatacaktır” diye konuştu. “FİRMALARIN ÇOĞU KREDİ KARTIYLA İŞLERİNİ DÖNDÜRÜYOR” TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sanayi Meclis Başkanı Şeref Fayat, şirket sahiplerinin şahsi kredi kartı limitlerinde sorun olmazken şirket kredi kartlarında sorun yaşandığını söylerken, bu durumun piyasada ticareti olumsuz yönde etkilediğine işaret etti. Şirket kredi kartlarının TL ticari kredi limitine dahil olmaması gerektiğine vurgu yapan Fayat,“ Şirket kredi kartları çoğunlukla küçük ve küçük-orta ölçekli firmaların kullandığı bir finansman modeli. Bu ölçekteki firmaların da şu dönemde başka türlü finansmana ulaşımı çok zor. Bu firmalar da oradaki limitle işlerini kayıt altında döndürüyor. Dolayısıyla firmaların yaklaşık yüzde 90’ının bu ölçekteki KOBİ’ler olduğu düşünülürse, küçük işletmelerin rahat ticaret yapması için şirket kredi kartlarının kısıt dışında tutulması gerekiyor” ifadelerini kullandı. Limitlerin sınırlandırılması ticareti yavaşlatıyor İstanbul Tüccarlar Kulübü Başkanı İlker Önel, firmaların uzun bir süredir işletme sermayesi anlamında sıkıntılar yaşadığına dikkat çekerek, bu ortamda ticari kredi limitlerinin sınırlandırılmasının operasyon süreçlerini oldukça yavaşlattığını vurguladı. Operasyonun yavaşlamasının üretim ve satışları da yavaşlattığını dile getiren Önel, “Dolayısıyla en azından ticari kredi kartı tarafına biraz daha esneklik getirilmesi, talebin bu denli düşük olduğu dönemde çok önemli. Arz tarafını rahatlatmazsak piyasada, ileriki süreçte enflasyonda arz gölü de yiyebiliriz. Bu nedenle ticari kredi maliyetlerinin yüksekliğini geçtik, en azından gayri nakdi kredilerin sınırlandırılmasını önlememiz lazım. Bu noktada da ticari kredi kartlarının kullanımı, ticari kredi büyüme sınırlamasından hariç tutulması gerekiyor” diye konuştu. Gereksiz tüketimin kısıtlanması hedefini destekliyoruz ama İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener de küresel ekonomi adeta baştan yazıldığını belirterek “İş dünyası temsilcileri olarak bir yandan dünyada yaşanan ekonomik gelişmeleri takip ederken diğer yandan ülkemizin içerisinden geçtiği hassas süreçte çalışmaya ve üretmeye devam ediyoruz” dedi. Enflasyonla mücadele kapsamında gereksiz tüketimin kısıtlanması amaçlı tedbirleri desteklediklerini vurgulayan Özgener, “Bununla birlikte, üretim amaçlı tedarik işlemlerinde kullanılan ticari kart harcamalarının kısıtlanmasının sektörlerin yaşadığı finansal sıkıntıları artıracağını düşünüyoruz” yorumunu yaptı. Nakit akışı hassas olan kobi’lerde baskı oluşturuyor Özgener şu görüşleri dile getirdi: “Şartlar zaten zorken, bankalar tarafından işletmelere ait ticari kredi kartı harcamalarına getirilen işlem kısıtlamaları iş insanlarının elini kolunu bağlıyor. Üyelerimizden, kredi kartı limitlerinin fiilen tam olarak kullandırılmadığı, bankaların blokaj uygulamaları veya işlem bazlı kısıtlamalar getirdiği, bu durumun, özellikle nakit akışı hassas olan KOBİ’ler üzerinde baskı oluşturduğu ve firmaları çek kullanımına yönelttiğine ilişkin bildirimler alıyoruz. Ancak artan çek kullanımına paralel olarak karşılıksız çek oranlarında yaşanan artış nedeniyle hem tedarik zincirleri hem de firmaların mali istikrarı olumsuz etkileniyor. Bu çerçevede, işletmelere tahsis edilen ticari kredi kartı limitlerinin fiilen kullanılabilir hale getirilmesi, bu kartlara yönelik harcama kısıtlarının kaldırılması ve sektörel bazda farklılaşan ihtiyaçlara uygun esnek kullanım koşullarının sağlanması büyük önem taşıyor.” Karar etkisini gösterdi, artış hızı şubat’ta negatife döndü Merkez Bankası’nın kredilere yönelik getirdiği sınırlama, bu kapsamda değerlendirilen ticari kredi kartlarının bakiyelerine de yansıdı. BDDK verilerinden yapılan derlemelere göre ticari kredi kartı bakiyelerindeki artış hızı Aralık’ta yüzde 3.5 ile son 1 yılın en yüksek oranına ulaşırken, sıkılaştırma bu tarihten itibaren etkisini net bir şekilde gösterdi. Ocak’ta yüzde 2.6’ya gerileyen artış hızı yerini Şubat’ta yüzde 0.96 gerilemeye bıraktı. Mart’ta ise yüzde 0.54 ile çok sınırlı bir artış gösterdi.

Takipteki alacaklar yüzde 39,3'e yükseldi Haber

Takipteki alacaklar yüzde 39,3'e yükseldi

Bireysel ihtiyaç ve kredi kartlarında takipteki alacak miktarı her geçen gün katlanıyor. Geçen yıl TL cinsi takipteki alacak bakiyesinde bireysel ihtiyaç ve kredi kartlarının payı yüzde 39,3’e yükselerek bir yılda 15 puan arttı, yeni yılın ilk 4 haftasında 1.6 puan daha artarak yüzde 41’e çıktı. 2020’de oran sadece yüzde 11,5 idi. Özellikle bireysel ihtiyaç kredileri ve bireysel kredi kartlarında artan takipteki alacak oranı bu yıl da gündemdeki yerini koruyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) aylık verilerinden yapılan hesaplamalara göre, toplam TL cinsi kredilerde takipteki alacak bakiyesinde bireysel kredi kartı ve ihtiyaç kredilerinin payı sektörde yüzde 39’u aştı ve bir yılda bu oran 15 puanlık artış gösterdi. 2020 sonunda bu oran sadece yüzde 11,5 idi. 4 yılda yaklaşık 28 puan arttı. Bireysel ihtiyaç ve kartta takipteki alacak yüzde 115,6 arttı Şebnem Turhan'ın haberine göre, BDDK aylık verilerine göre bankacılık sektöründe toplam TL cinsi takipteki alacak bakiyesi 2024 sonunda 290 milyar 77 milyon liraya yükseldi. Bu rakamın 114 milyar 43 milyon lirası yani yüzde 39,3'ü bireysel ihtiyaç ve kredi kartının takipteki alacaklarından kaynaklandı. 2023 sonunda oran sadece 24,43 idi. Bir yılda bireysel kredi kartı ve ihtiyaç kredilerinin takipteki alacak miktarının toplam TL cinsi kredilerin takipteki alacak bakiyesindeki payı 15 puan birden arttı. Sektörde TL cinsi kredilerde takipteki alacak bir yılda yüzde 58,82 artarken bireysel kredi kartı ve ihtiyaç kredilerinde takipteki alacak yüzde 155,6 büyüdü. Tüm mevduat bankalarında toplam TL cinsi kredilerin takipteki alacak bakiyesinde bireysel kredi kartı ve ihtiyaç kredilerinin alacak miktarının payı yükseldi. En hızlı artış ise yerli özel mevduat bankalarında gerçekleşti. BDDK verilerine göre yerli özel mevduat bankalarında TL cinsi takipteki alacak bakiyesi yüzde 48,25, bireysel kart ve ihtiyaç kredisinde takipteki alacaklar yüzde 155,2 arttı. TL cinsi kredilerde takipteki alacak miktarında bireysel ihtiyaç ve kredi kartı takipteki alacak payı da 2023 sonunda yüzde 28,04’ten geçen yılsonunda yüzde 48,27'ye çıktı. Bir yılda 20.23 puan arttı. Yabancı mevduatta pay yüzde 58,33 seviyesine çıktı Yabancı mevduat bankalarında TL cinsi takipteki kredi bakiyesinde bireysel ihtiyaç ve kredi kartı takipteki alacak miktarının payı tüm sektörün üzerinde. 2024 yılsonunda yabancı mevduat bankalarında TL cinsi takipteki alacak bakiyesinin yüzde 53,88'i bireysel ihtiyaç ve kredi kartlarının takipteki alacaklarından oluştu. 2023 sonundaki yüzde 35,75'lik paya göre ise 18.14 puan yükseldi. Yabancı mevduat bankalarında TL cinsi takipteki kredi bakiyesi 78.4 milyar lirayla 2024’ü kapattı, 2023 sonuna göre yüzde 69,5 arttı. Bireysel ihtiyaç ve kredi kartlarında takipteki alacak bakiyesi ise yüzde 155,5 artarak 42.2 milyar liraya çıktı. Kamu mevduat bankaları pay artışı diğer mevduat bankalarına göre daha yavaş oldu. Kamu mevduat bankalarında TL cinsi kredilerde takipteki alacak bakiyesinde bireysel ihtiyaç ve kredi kartı takipteki alacaklarının payı yüzde 24,06'ya çıktı. 2023 sonunda bu oran yüzde 15,56 seviyesindeydi bir yılda 8,5 puan yükseldi. Kamu mevduat bankalarında TL cinsi takipteki alacak bakiyesi yüzde 64,8 artarak 91.5 milyar liraya çıktı, bireysel ihtiyaç ve kredi kartı takipteki alacak bakiyesi ise yüzde 154,9 artarak 22 milyar lirayı aştı. 2020 yılı sonunda bireysel ihtiyaç ve kredi kartı takipteki alacaklarının toplam TL takipteki alacak içindeki payı sadece yüzde 11,5 idi 2021’de yüzde 16,22'ye, 2022'de yüzde 18,5'e çıktı. Enflasyonun hızla artmasını takiben pay 4 yılda yaklaşık 28 puan yükseldi. Yeni yılda bireyselde takip miktarı artışı sürüyor Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun 24 Ocak ile biten haftaya ilişkin haftalık verilerinde TL cinsi takipteki alacak bakiyesi 301 milyar 138 milyon liraya yükseldi. Bireysel ihtiyaç kredilerinde takipteki alacak miktarı 62 milyar 304 milyon lira olurken, bireysel kredi kartlarında takipteki alacak 60 milyar 943 milyon lira olarak yer aldı. Böylece 123 milyar 247 milyon liralık bireysel ihtiyaç ve kredi kartı takipteki alacak bakiyesine ulaşıldı. Bu miktarın toplam TL cinsi takipteki alacak miktarına oranı ise yüzde 40,9’a yükseldi. Bu yılsonuna göre 1.6 puanlık artış yaşandığını gösteriyor.

Kredi kartına komisyon alan yandı Haber

Kredi kartına komisyon alan yandı

Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED) Başkanvekili İbrahim Güllü, işletmelerin kredi kartıyla yapılan ödemelerde ek ücret istemelerinin kanuna aykırı olduğunu belirterek, "Ödemeyi yapan tüketicilerimiz mahkeme kararını emsal göstererek Tüketici Hakem Heyetine başvuru yapabilir ve paralarının iadelerini ticari faiziyle birlikte geri alabilirler." dedi. Güllü, kredi kartıyla yapılan ödemelerde işletme sahibinin tüketiciden ek ücret talep etmesinin 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunun 17. Maddesi'ne aykırılık oluşturduğunu söyledi. Güllü, "İşletmelerin kredi kartıyla yapılan ödemelerde ek ücret istemeleri, yani tüketiciden alınan komisyon/hizmet bedeli adı altındaki ücretler haksız ve kanuna aykırıdır. Bu aykırılık Tüketici Mahkemelerinin emsal olarak nitelendirilebilecek kararlarıyla da tescillenmiştir. Üye işyerleri, kart hamillerinin yapmış oldukları mal ve hizmet alımlarının bedelini banka kartı ya da kredi kartıyla ödeme taleplerini kabul etmek zorundadır." ifadelerini kullandı. Bu zorunluluğun indirim dönemlerinde de geçerli olduğunu söyleyen Güllü, işyerlerinin, kart hamillerinden kartın kullanılması dolayısıyla komisyon ve benzeri bir isim altında ilave ödeme bulunmasını isteyemeyeceğinin altını çizdi. Bu hükme aykırı davranılması durumunda, üye işyerinin anlaşmasını yapan kuruluşlar tarafından üye işyeri sözleşmesinin feshedileceği bilgisini veren Güllü, bu durumda işyeriyle 1 yıl süreyle yeni bir sözleşme yapılamayacağını vurguladı. "Derhal faiziyle birlikte iade etmeleri gerekir" Güllü, kredi kartıyla ödeme yapılması nedeniyle komisyon, hizmet bedeli veya benzeri bir isim adı altında ilave bir ödeme alan işletmelere verilen cezayı şöyle açıkladı: "Ödemeyi yapan tüketicilerimiz mahkeme kararını emsal göstererek Tüketici Hakem Heyetine başvuru yapabilir ve paralarının iadelerini ticari faiziyle birlikte geri alabilirler. Ayrıca böyle bir durumla karşılaşan tüketicimiz Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumuna ve Ticaret Bakanlığı bünyesinde bulunan Haksız Fiyat Değerlendirme Kuruluna şikayette bulunabilir. Bu işletme hakkında pos cihazı iptal edilerek 1 yıl süreyle sözleşme yapamamasının yanı sıra fahiş fiyat ve haksız ticari uygulama nedeniyle 6502 sayılı kanunun 77. Maddesi'nin 13. fıkrası uyarınca 550 bin 59 lira ceza uygulanır ve bu ceza her yıl yeniden değerlendirme oranında artış yapılmaktadır."

Kredi kartı ile harcamalar yavaşladı Haber

Kredi kartı ile harcamalar yavaşladı

Yüksek seyreden faizler, taksitli alışverişte vade farkı, azalan kart limitleri ve artan borçlar bu sonuçta etkili oldu. Türkiye’de bireysel kredi kartı kullanan ve borcu olan 28 milyon tüketici bulunuyor. Kredi kartı sayısı 127.2 milyon, banka kartı sayısı 192.8 milyon civarında. Son 1 yıl içinde kartla harcamayı yavaşlatmak için birçok düzenleme devreye alındı. Kart faizlerinin yükselmesi, karttan nakit çekim tutarının düşürülmesi, nakit avansta 3 taksit sınırı, limit artışlarının durması ilk akla gelenler. Posta gazetesinden Bilal Emin Turan'ın haberine göre bu önlemlerle birlikte artan faiz maliyeti, alışverişte 2 ve üzeri taksite vade farklarının eklenmesi, kart bakiyelerinin dolmasıyla son dönemde rekordan rekora koşan kart harcamalarında fren sesleri duyulmaya başladı. Son 3 ayın en sert düşüşü  Merkez Bankası’nın haftalık olarak yayımladığı ‘Banka ve Kredi Kartı Sektörel Harcama İstatistikleri’ kartlı harcamaların haftalık röntgenini çekiyor. En güncel veri 11 Ekim haftasını kapsıyor. Bu verilere göre; 3-4 tane istisna dışında neredeyse tüm sektörlerde kartlı harcamalarda frene basıldığı görülüyor. 4 Ekim haftasında kartlarla 328.5 milyar liralık harcama yapılmıştı. Bu tutar ağustos ayındaki 335.8 milyarlık haftalık harcamadan sonraki en yüksek seviyeydi. Ancak 11 Ekim haftasında (4-11 Ekim) işlem adedinin artmasına rağmen yüzde 7’lik (22.6 milyar lira) düşüşle 305.8 milyarlık harcama gerçekleşti. Bu aynı zamanda son 3 ayın en sert haftalık düşüşü oldu. Harcamaların sektörel dağılımına bakıldığından en fazla düşüşün hizmet sektöründe, eğitim ve kırtasiye harcamalarında, mobilya-dekorasyonda, müteahhit işlerinde, yetkili araç servislerinde, vergi ödemelerinde, bireysel emeklilikte (BES), internet alışverişlerinde ve sigortada yaşandığı görülüyor. Öte yandan akaryakıt harcamaları, havayolları, giyim, yemek ve telekomünikasyon gibi sektörlerde kısmi de olsa kartlı harcama tutarlarında artış gözlemleniyor. Hem haftalık hem de yılbaşına göre kartlı harcamaların en çok azaldığı sektörler ise elektrik, elektronik ve bilgisayar sektörü, mobilya ve sigorta sektörü oldu. Kartla vergi ödemeleri de son 10 ayda azaldı.

Bankalardan müşterilerine uyarı mesajları Haber

Bankalardan müşterilerine uyarı mesajları

Türkiye’deki bankalar müşterilerine, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Yeni Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’ne göre 7 bin lira ve üzeri alışverişlerde kart kullanma zorunluluğu uyarısında bulunuyor. Bankalar, yeni kurallar çerçevesinde, 7 bin lira ve üzerinde tutarda alışveriş ödemelerinin kartla yapılmasının zorunlu hale geldiğine yönelik mesajlar atarak müşterilerini bilgilendiriyor. Nakit ödeme devri bitti Bu mesajları görenler, 7 bin lira üstündeki ödemelerinin artık nakit değil kartla yapılabileceğini öğrenip şaşırıyor ancak bununla ilgili tebliğ geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayımlanmış ve yürürlüğe girmişti. Resmi Gazete’de 18 Ekim’de yayımlanarak yürürlüğe giren yeni Vergi Usul Kanunu Tebliği’ne göre, artık nakit ödemeler çok küçük miktarlarda yapılabilecek. 7 bin lira üstünde büyük meblağlı işlemler ise ancak finansal kurumlar üzerinden ödeme kanalıyla, yani kredi kartları veya nakit banka kartlarıyla gerçekleşecek. Kredi Kartı kullanmayanlar için zorluk başlıyor Bu durum en çok, cebinde nakitle gezen ve hiçbir işlemini kredi kartı veya banka kartıyla yapmayan tüketicileri etkilleyecek. En çok da, kredi kartlarını kullanmaktan çekinenler bu işlemlerde zorlanacak. Tazeliğini koruyan tebliğe göre, kurala aykırı işlem yapan, yani nakit ödeyen de nakit alan da ayrı ayrı ceza alacak. Bankalar müşterilerini bilgilendiriyor Yeni nakit kuralı, bu tebliğden haberi olmayan müşterileri şaşkınlığa sevk ediyor. Karışıklık yaşanması nedeniyle bankalar, müşterilerini bu konuda gerek SMS’ler gerek sesli aramalar ve gerekse de maillerle bilgilendiriyor. Her türlü tahsilat ve ödeme kartla Bankaların gönderdikleri mesajlarda şu ifadeler kullanılıyor: “Değerli müşterimiz, 18 Ekim 2024 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Vergi Usu Kanunu Genel Tebliğe kapsamında; 7 bin TL ve üzeri her türlü tahsilat ve ödemelerin aracı finansal kurumlar kanalıyla yapılması gerekmektedir. Ödemelerinizi bankamız kartları ve kredi kartlarıyla yapabilirsiniz.”

Kredi kartlarından 13,1 milyar TL toplanacak Haber

Kredi kartlarından 13,1 milyar TL toplanacak

Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşmeleri bugün başlayacak olan savunma sanayisi ile ilgili yasa teklifinin etki analiz raporuna göre, beyannamelerden maktu tutarda damga vergisi alınmasıyla 28,8 milyar TL gelir elde edilecek. Bloomberg’in haberine göre, taşınmaz satışlarında alıcı ve satıcıdan 750 TL, diğer işlemlerde de adına işlem yapılandan 375 TL alınması sayesinde toplam 9 milyar TL ek gelir oluşturulması öngörülüyor. Noterlerde yapılan işlemlerden maktu tutarda katılma payı alınması ile oluşturulacak ek gelir 18,4 milyar TL'ye ulaşacak. Raporda profesyonel ve eğlence amaçlı dronlar için getirilen katkı paylarının yaratacağı etki de incelendi. Buna göre, söz konusu ürünlerden yüzde 20 oranında ÖTV alınması durumunda oluşacak gelir etkisi ithalat için 464 milyon TL olarak hesaplandı. Ancak bunların bir kısmı askeri amaçlı kullanılacağı için oluşacak etkinin daha az olması öngörülüyor. 5 bin TL ve üzerindeki tutarlardaki saatlerden yüzde 20 oranında ÖTV alınması durumunda da oluşacak ÖTV gelir etkisi ithalat için 1,7 milyar TL olarak öngörüldü. Bugün için MTV'ye tabi olmayan motor silindir hacmi 100 cm³'ün altında olan motosikletlerle motor gücü 6 kW'ı geçmeyen sadece elektrik motorlu motosikletlerin vergi kapsamına alınmasıyla, 2025 yılı için yaklaşık 275 milyon TL gelir etkisi öngörüldü. Paketin tamamının gelir etkisinin ise 70 milyar TL'nin üzerinde olması öngörülüyor.

Kartı iptal etsen de 750 TL'yi ödeyeceksin! Haber

Kartı iptal etsen de 750 TL'yi ödeyeceksin!

Fiziki bir kartın limitleri dahilinde oluşturulan ek kartlar ve fiziki olmayan kartlar için ayrıca pay alınmayacak. Torba teklifle getirilen paylar, her yıl yeniden değerleme oranında artırılacak. Limiti 100 bin lirayı geçen kredi kartı sahiplerinden kesilecek 750 liralık kesinti, her yıl ocak ayının 5’inci gününde hesaplara yansıtılacak. Kart iptal edilse de pay iade edilmeyecek. Neşe Karanfil'in haberine göre, AK Parti savunma sanayi projeleri için hizmet bedeli ve vergi olarak yıllık toplam hacmi 80 milyar liraya ulaşması beklenen torba yasa teklifini cuma günü TBMM’ye sunmuştu. Salı günü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülecek olan torba yasa teklifiyle, Savunma Sanayi Fonu’na gelir amacıyla limiti 100 bin lirayı geçen kredi kartı sahiplerinden her bir kart başına yıllık 750 lira kesinti yapılacak. Torba yasa teklifine göre: - 750 liralık pay, kredi kartı çıkaran kuruluşlar tarafından her yılın ocak ayının 5’inci günü itibarıyla kart hamilinin hesabına yansıtılacak. İlgili dönem hesap ekstresinde gösterilecek. Kart hamilinden tahsil edilen tutar, tahsilatı izleyen ayda verilmesi gereken banka ve sigorta muameleleri vergisi beyannamesi ile beyan edilecek. Bu verginin ödeme süresi içerisinde ödenecek. Ek kartlardan alınmayacak - Yıl içinde alınan veya limiti 100 bin lira üstü kapsamına giren kartlara ait katılma payı, kartın kullanıma açıldığı veya limit artışının yapıldığı ayın hesabına yansıtılacak. Aynı şekilde ödenecek. - Limiti 100 bin lira ve üzerinde olan kartların hamillerinden her bir kart başına yıllık alınan 750 liralık pay kart iptal edilse de iade edilmeyecek. * Kartın yıl içinde herhangi bir sebeple yenilenmesi halinde, ilgili yıl için pay ödenmiş ise ayrıca pay alınmayacak. - Fiziki bir kartın limitleri dahilinde oluşturulan ek kartlar ve fiziki olmayan kartlar için ayrıca pay alınmayacak. Yeniden değerleme oranında artacak  -Yasa teklifiyle taşınmaz alım satımında her iki taraftan 750’şer lira, tapudaki diğer işlemlerden 375 lira pay alınacak. - Tapu ve kadastro işlemlerinden alınan tutarlar işlemden önce vergi dairesine ödenecek. Pay ödenmeden işlem yapılmayacak. Pay ödenmeden işlem yapılması durumunda işlemi yapan memurlar, payı ödemekle yükümlü olanlar ile müteselsilen sorumlu tutulacak. - Torba teklifle getirilen paylar her yıl yeniden değerleme oranında artırılacak. Enflasyon düzeltmesi şartına ‘yatırım’ şerhi Yasa teklifiyle; yatırımların teşvik edilmesi amacıyla enflasyon düzeltmesi şartı, yatırım dönemi süresince ertelenebilecek. Enflasyon düzeltmesinin işletme döneminden itibaren kâr-zarar hesapları ile ilişkilendirilmesi sağlanacak. Mükellefler, enflasyon düzeltmesinin uygulandığı dönemlerde, parasal olmayan kıymetler sınıfında yer alan yapılmakta olan yatırımlar hesabını enflasyon düzeltmesine tabi tutacaklar ve düzeltme sonrası oluşan ve enflasyon düzeltmesi karı olarak dikkate alınması gereken düzeltme farklarını dönem kazancıyla ilişkilendirmeyip, bu tutarları özel bir fon hesabında izleyecekler. Özel fon hesabında izlenen tutarlar, yeniden değerleme oranında artırılacak. Örnekle anlatıldı Yasa teklifinin gerekçesinde konuya ilişkin şu örnek verildi: “Yapılmakta olan yatırımlar hesabında 10 milyon TL harcaması bulunan ABC A.Ş., bu hesabı dönem sonunda enflasyon düzeltmesine tabi tutmuş ve düzeltme işlemi sonrasında 3 milyon TL enflasyon düzeltme farkı ortaya çıkmıştır. Düzenlemeyle, söz konusu mükellef, enflasyon düzeltmesi sonrası oluşan farkı gelir hesaplarıyla ilişkilendirmeyerek özel bir fon hesabına alacak ve bu tutarı dönem kazancının tespitinde dikkate almayacak. Yatırımın bir sonraki yıl tamamlandığı ve bu süre zarfında yeniden değerleme oranının yüzde 20 olduğu varsayıldığında, özel fon hesabında yer alan tutar 3.6 milyon TL olarak dikkate alınacak ve iktisadi kıymetin aktifleştirildiği dönemde, söz konusu tutarın beşte biri olan 720 bin TL, kazancın tespitinde gelir olarak dikkate alınacaktır.”

TCMB kartlı harcama eğilimini değerlendirdi Haber

TCMB kartlı harcama eğilimini değerlendirdi

TCMB’den kartlı harcama değerlendirmesi Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası bünyesinde araştırmacı ve uzmanların analiz ve yorumlarını içeren “Merkezin Güncesi” adlı yayımlanan blogda “Kartlı Harcama Tercihlerinde Son Dönem Eğilimler” başlıklı bir içerik yer aldı. TCMB araştırmaları, bu yazısında kartlı harcama bakiyesinde gözlenen reel artışı inceledi ve ödeme aracı tercihlerinde bireylerin nakit yerine kart kullanımına yönelmesinin bu artışta önemli bir belirleyici olduğuna değindi. Araştırmacılar, dijital kanalların yaygınlaşması ve yüksek enflasyonla birlikte nakit taşıma maliyetinin artmasının banka ve bireysel kredi kartlarının (BKK) kullanımını artırdığı üzerinde durdu. Kartların nakit avans ve vadeli ödeme imkânları ile tüketicilere borçlanma imkânı sunması da bu gelişimeye katkı sunduğu belirtildi. Son yıllarda görülen yüksek enflasyonun da etkisi ile kartlı harcama bakiyesinin nominal ve reel bazda belirgin bir şekilde yükseldiği vurgulandı. “Türkiye’de yaklaşık 28 milyon aktif kredi kartı kullanıcısı var” “Kartlı Harcama Tercihlerinde Son Dönem Eğilimler” başlıklı yazıda şu bilgiler verildi: “Türkiye’de yaklaşık 28 milyon aktif kredi kartı kullanıcısı, 125 milyon kredi kartı, 191 milyon banka kartı bulunurken kartlı harcamaların toplam hacmi 12,8 trilyon Türk lirasına ulaştı. 2021 yıl sonundan 2023 yılının üçüncü çeyreğine kadar faizlerin enflasyonun görece altında kalması bakiye büyümesindeki hızlı artışta önemli rol oynadı. Ancak kredi kartı ile yapılan harcamaların artışında kartla borçlanma maliyetinin dışındaki faktörler de etkili. Kart ile yapılan harcamaların artmasında kartlı ödeme yöntemlerinin kullanım kolaylığı sunması, salgın dönemiyle birlikte temassız ödeme tercihinin hızlı bir şekilde artması ve nakit taşımanın azalması da önemli bir yer tutuyor.  Nitekim, aynı dönemde herhangi bir borçlanma imkânı sunmayan banka kartları ile yapılan harcamalarda kredi kartlarına göre daha yüksek oranda bir reel artış yaşanması bu görüşü destekliyor. 2015 yılından günümüze kredi kartıyla yapılan harcamalar reel bazda 2 kat artarken banka kartlarıyla yapılan harcamalar yaklaşık 3 kat artış gösteriyor. Bu artışın tamamına yakınının (kredi kartlarında 0’ü, banka kartlarında %80’i) 2021 yılı sonrasında gerçekleştiği görülüyor.” Covid-19 salgını sonrası kartlı ödemelerde artış Kredi kartı ile yapılan işlem adetlerinin COVID-19 salgını sonrası dönemde kartlı ödemede finansal teknolojilerin gelişmesinin de etkisiyle önemli oranda arttığı belirtilirken salgın öncesi dönemde BKK işlem adetlerinin yıllık yaklaşık 4 milyar civarında iken, 2024 yılı itibarıyla bu miktar 10 milyara yaklaştığı ifade edildi. Blog yazısında ayrıca şu bilgilere yer verildi:  “Ödeme tercihlerinin nakit kullanımından kart kullanımına kayması hanehalkı harcama türlerine de yansıyor. GSYİH’nin en büyük kalemi olan hanehalkı tüketim harcamalarında BKK ile taksitsiz yolla veya banka kartı ile yaptığı harcamaların payı son yıllarda artıyor. Örneğin, banka kartı ile yapılan harcamaların toplam hanehalkı tüketimindeki payı yüzde 6,8’den yüzde 10’un üzerine, taksitsiz kredi kartı payının ise yüzde 21’den yüzde 34’e ulaştı. İlaveten, BKK harcamalarının yaklaşık dörtte üçünün taksitsiz yolla yapılıyor olması ve nakit avans kullanım hacminin toplam kartlı harcamalarda düşük bir paya sahip olması da kredi kartlarının borçlanma amacıyla kullanılma eğiliminin düşük olduğu görüşünü destekliyor. Dolaşımdaki paranın enflasyondan düşük büyüme oranı, daha fazla kişinin günlük işlemlerinde nakit yerine kartları tercih ediyor olduğu görüşünü destekliyor. Özetle, geçtiğimiz yıllarda tarihi yüksek seviyelere çıkan kartlı harcama bakiyeleri, tüketici ödeme alışkanlıklarında enflasyonist baskılar ve nakit yerine kart kullanımının getirdiği kolaylık nedeniyle ortaya çıkan önemli bir değişikliği yansıtıyor. Politika yapıcıların ve analistlerin ekonomideki talep koşullarını ve hane halkı borcunu değerlendirirken devam etmesi muhtemel bu davranış değişikliklerini dikkate alması gerekiyor. Çoğunlukla borçlanma ihtiyaçlarından bağımsız olan kart kullanımındaki artış, borçlu talebindeki artıştan ziyade harcama davranışındaki değişimi yansıttığı için, yalnızca kredi kartı kullanımı gibi geleneksel göstergelere dayalı çıkarımlar yanlış yorumlara neden olabiliyor.”

7 bin TL üzeri alışverişlere kart zorunluluğu geliyor Haber

7 bin TL üzeri alışverişlere kart zorunluluğu geliyor

7 bin TL ve üzeri alışverişler için yeni düzenleme hazırlığı: Kredi kartı kullanım zorunluluğu Başkent Üniversitesi Uluslararası Finans ve Bankacılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şenol Babuşcu, Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın yeni bir taslak düzenleme hazırlığında olduğunu ve bu düzenlemenin 7 bin TL ve üzeri ödemelerde banka veya kredi kartı kullanımını zorunlu kılacağını, ayrıca mükellef olmayan kişiler için de geçerli olacağını duyurdu. Ziraat Bankası eski Genel Müdür Yardımcısı ve Başkent Üniversitesi Uluslararası Finans ve Bankacılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şenol Babuşcu, sosyal medya hesabı X'ten yaptığı paylaşımda Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın yeni bir taslak düzenleme hazırlığında olduğunu duyurdu. 7 bin TL ve üzeri alışverişler için yeni düzenleme hazırlığı Babuşcu'nun paylaştığına göre, bu taslak düzenleme tebliğ haline gelirse, 7.000 TL ve üzeri ödemelerde banka veya kredi kartı kullanma zorunluluğu getirilecek. Taslak, mükellef olmayan kişilerin de 7.000 TL üzerindeki alışverişlerinde bu zorunluluğa uymalarını öngörüyor; aksi takdirde özel usulsüzlük cezası uygulanacak. Babuşcu'nun sosyal medya paylaşımı şu şekilde: Bu taslak düzenleme tebliğ haline gelirse; Artık her kim olursa olsun 7.000,00 TL ve üzeri ödemelerini banka yada kredi kartı ile ödeme yapmak zorunda kalacak Örnekten görüleceği üzere Kamu Kurumunda memur olarak çalışan Bay A evine aldığı 20.000 TL'lik buzdolabının ödemesini banka veya kredi kartı aracılığıyla yapmak zorunda. Kamu Kurumunda akademisyen olarak çalışan Bay B evindeki kütüphanesi için aldığı 10.000 TL'lik kitabın ödemesini banka veya kredi kartı aracılığıyla yapmak zorunda kalacak.. Yeni taslak, vergi mükellefi olmayanları da banka veya kredi kartı ile ödemeye zorlayacak Bu taslaktan önce, alışverişte iki tarafta vergi mükellefi olursa 7000 TL’nin üzerindeki alışverişler banka veya kredi kartıyla olması gerekiyordu. Bu taslak yayınlanır, tebliğ haline gelirse mükellef olmayanlar da 7000 TL’nin üzerinde alışverişte banka veya kredi kartı kullanacak, aksi halde onlara da özel usülsüzlük cezası kesilecek. Babuşcu'nun sosyal medya hesabından paylaştığı taslak metni şu şekilde Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (sıra no:459)'nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ MADDE 1- 24/12/2015 tarihli ve 29572 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 459)'nin 2. bölümünün birinci fıkrasında yer alan "mükelleflere" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve mükellef olmayanlara" ibaresi eklenmiştir. MADDE 2- Aynı Tebliğin 3. bölümünün birinci fıkrasının (ç) bendinde yer alan "vergiden muaf esnafı," ibaresinden sonra gelmek üzere "mükellef olmayanları," ibaresi eklenmiş ve (d) bendi yürürlükten kaldırılmıştır. MADDE 3- Aynı Tebliğin 4.1. bölümünde aşağıdaki düzenlemeler yapılmıştır. a) Bölümün birinci fıkrası "Tevsik zorunluluğu kapsamında olanların (mükellef olmayanların kendi aralarında yapacakları işlemler hariç olmak üzere) yapacakları, 7.000 TL'yi aşan tutardaki her türlü tahsilat ve ödemelerini aracı finansal kurumlar kanalıyla yapmaları ve bu tahsilat ve ödemeleri söz konusu kurumlarca düzenlenen belgeler ile tevsik etmeleri zorunludur." şeklinde değiştirilmiştir. b) Bölümün son fıkrasından önce gelmek üzere aşağıdaki örnek eklenmiştir. "Örnek: Kamu kurumunda memur olarak çalışan Bay (A) evinde kullanmak üzere, beyaz eşya perakende ticareti ile uğraşan (B) Ltd. Şti.'nden 20.000 TL tutarında bir buzdolabı satın almıştır. Söz konusu buzdolabının tutarı 7.000 TL'lik haddi aştığından bu işleme ait tahsilat ve ödemenin aracı finansal kurumlar kanalıyla yapılması gerekmektedir. Söz konusu tahsilat ve ödemede tevsik zorunluluğuna uyulmaması durumunda memur Bay (A) ve (B) Ltd. Şti.'ne ayrı ayrı ceza uygulanacaktır." MADDE 4- Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 5- Bu Tebliğ hükümlerini Hazine ve Maliye Bakanı yürütür.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Ekometre En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.