SON DAKİKA
Hava Durumu

#Merkez Bankası

Ekometre - Merkez Bankası haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Merkez Bankası haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

TCMB Aylık Fiyat Gelişmeleri" raporu yayınlandı Haber

TCMB Aylık Fiyat Gelişmeleri" raporu yayınlandı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), "Aylık Fiyat Gelişmeleri" raporu yayınlandı. Raporda şöyle denildi; "Tüketici fiyatları ağustos ayında yüzde 2,47 oranında yükselmiş, yıllık enflasyon 9,81 puan düşüşle yüzde 51,97 seviyesine gerilemiştir. Yıllık enflasyon yüksek bazın da etkisiyle ana gruplar genelinde düşmeye devam ederken, aylık fiyat artışı gıda grubu öncülüğünde önceki aya kıyasla zayıflamıştır. Gıda fiyatları uzun bir aradan sonra aylık bazda gerilemiş, bu gelişmeyi taze meyve ve sebze kalemi başta olmak üzere işlenmemiş gıda alt grubu sürüklemiştir. Enerji fiyatlarındaki artışta doğal gaz mesken tarifelerinde yapılan düzenleme belirleyici olmuştur. Temel mal grubu aylık enflasyonu önceki aylara kıyasla bir miktar yükselse de görece ılımlı seyrini sürdürmüştür. Hizmet grubunda, ulaştırma hizmetleri ile zamana bağlı fiyat belirleme eğilimi güçlü eğitim gibi kalemler öncülüğünde, aylık fiyat artışları gücünü korumuştur. Üniversite eğitim ücretleri yüksek bir oranda artarken, bu yıl kayıt tarihlerine bağlı olarak söz konusu artışın kademeli bir şekilde ağustos ayı itibarıyla endekse yansımaya başlaması, hizmet grubu aylık enflasyonunu yukarıya çeken bir unsur olmuştur. Üretici fiyatları artışı önceki aya kıyasla bir miktar yavaşlamış, yıllık üretici enflasyonu yüksek bazın da etkisiyle düşmüştür. Bu görünüm altında, mevsimsellikten arındırılmış verilerle B ve C göstergelerinin aylık artış oranları önceki aya kıyasla yükselirken, medyan enflasyon ve SATRIM gibi aylık fiyat değişimlerinin dağılımına dayalı alternatif göstergeler haziran ayı değerlerine gerilemiştir. Tüm göstergeler birlikte incelendiğinde, enflasyonun ana eğiliminin kayda değer bir değişiklik sergilemediği değerlendirilmektedir. Ağustos ayında tüketici fiyatları yüzde 2,47 oranında yükselmiş ve yıllık enflasyon 9,81 puan azalarak yüzde 51,97 seviyesine gerilemiştir. Mevsimsel etkilerden arındırılmış tüketici fiyat artışı bir önceki aya kıyasla yavaşlamıştır. B endeksinin yıllık değişim oranı 9,44 puan azalarak yüzde 50,87 olurken C endeksinin yıllık değişim oranı 8,67 puan düşüşle yüzde 51,56 olarak gerçekleşmiştir. Yıllık tüketici enflasyonuna katkılar incelendiğinde, gıda, temel mal, hizmet, enerji ve alkol-tütün-altın gruplarının katkıları bir önceki aya kıyasla sırasıyla 3,75, 2,76, 2,40, 0,83 ve 0,07 puan azalmıştır. Mevsimsellikten arındırılmış verilerde, B ve C göstergelerinin aylık artışları bir önceki aya kıyasla yükselmiştir. Fiyat artışları, B endeksini oluşturan gruplardan işlenmiş gıdada düşerken, diğerlerinde yükselmiştir. Hizmetlerde aylık fiyat artışındaki yüksek seyir korunurken, temel mal enflasyonu düşük seyretmeye devam etmiştir. Ana eğilime ilişkin medyan enflasyon ve SATRIM gibi dağılım bazlı alternatif göstergeler ise B ve C endekslerinden ayrışarak ağustos ayında gerilemiştir. Hizmet fiyatları ağustos ayında yüzde 4,60 oranında artmış, grup yıllık enflasyonu 7,80 puan gerileyerek yüzde 77,83 olarak gerçekleşmiştir. Yıllık enflasyon ulaştırmada daha belirgin olmak üzere yüksek bazın da etkisiyle tüm alt gruplarda gerilemiştir. Aylık enflasyon, lokanta-otel ve haberleşme gruplarında bir önceki aya kıyasla zayıflarken, ulaştırma hizmetleri (yüzde 9,20) başta olmak üzere diğer alt gruplarda güçlenmiştir. Ulaştırma hizmetleri fiyatlarındaki yüksek aylık artışta, havayolu ile yolcu taşımacılığının (yüzde 41,56) yanı sıra şehir içi yolcu taşımacılığı başta olmak üzere bazı yönetilen kalemler etkili olmuştur. Kira grubunda aylık artış, sözleşme yenileme oranının ağustos ayında da yüksek olmasının etkisiyle, yüzde 7,38’e yükselirken yıllık enflasyon 1,07 puan düşüşle yüzde 121,26 olarak gerçekleşmiştir. Diğer hizmetler alt grubunda, başta özel üniversite olmak üzere üniversite ücretlerinin yüksek bir oranda artması ve bu yıl endekse daha erken yansımasıyla eğitim hizmetleri (yüzde 11,34) öne çıkarken paket turlarda fiyat düşüşünün sürdüğü gözlenmiştir. Lokanta-otel alt grubu aylık enflasyonu (yüzde 2,03) gıda ve talep görünümünün yansımalarıyla bir önceki aya kıyasla yavaşlamıştır. Haberleşme aylık enflasyonunun (yüzde 0,61 ile) 2022 yılı öncesi seviyelere gerilemesi dikkat çekmiştir. Ağustos ayında, temel mal grubu yıllık enflasyonu 9,34 puanlık düşüşle yüzde 28,91’e gerilemiştir. Yıllık enflasyon tüm alt gruplarda azalmıştır. Mevsimsellikten arındırılmış veriler, temel mal enflasyonunun bir miktar yükselmekle beraber ılımlı seyrettiğine işaret etmektedir. Dayanıklı mal (altın hariç) fiyatları yüzde 1,50 ile görece düşük bir aylık artış kaydetmiş, yıllık enflasyon 7,70 puan düşüşle yüzde23,69 olarak gerçekleşmiştir. Fiyatlar, otomobil (yüzde 2,24), mobilya (yüzde 1,68) ve beyaz eşyada (yüzde 0,55) artarken, diğer elektrikli ve elektriksiz ev aletlerinde (yüzde -0,18) gerilemiştir. Giyim ve ayakkabı fiyatları mevsimsel eğiliminin aksine bu dönemde sınırlı bir artış kaydetmiş (yüzde 0,30), yıllık enflasyon 10,19 puan azalarak yüzde 28,52 olmuştur. Diğer temel mallar alt grubu fiyat artışı ise yüzde 1,44 ile geçtiğimiz aylara kıyasla daha ılımlı gerçekleşmiştir. Enerji fiyatları ağustos ayında yüzde 6,84 oranında artmış, grup yıllık enflasyonu 11,66 puan düşerek yüzde 68,45’e gerilemiştir. Enerjideki yüksek aylık artışta meskenlere yönelik doğal gaz fiyat artışının (yüzde 27,64) etkisi belirleyici olmuştur. Diğer taraftan, bu dönemde uluslararası ham petrol fiyatlarındaki gelişmelerin etkisiyle akaryakıt fiyatları aylık bazda yüzde 1,32 oranında gerilemiştir. Gıda ve alkolsüz içecekler grubu fiyatları ağustos ayında yüzde 1,10 oranında azalmış, yıllık enflasyon 14,03 puan düşerek yüzde 44,88 olmuştur. Yıllık enflasyon işlenmemiş gıdada 15,60 puan, işlenmiş gıdada ise 12,69 puan gerileyerek sırasıyla yüzde 41,75 ve 47,66 seviyelerinde gerçekleşmiştir. Gıda fiyatları 2020 yılı ağustos ayından bu yana ilk defa aylık bazda azalırken, bu gelişmede mevsim ortalamalarına kıyasla taze meyve ve sebze öncülüğünde belirgin bir gerileme sergileyen işlenmemiş gıda fiyatları (yüzde -4,89) öne çıkmıştır. Bu dönemde gerek kırmızı gerekse beyaz et fiyatlarında da düşüş gerçekleşmiştir. İşlenmiş gıdada aylık enflasyon yüzde 2,37 ile önceki aya kıyasla sınırlı bir yavaşlama kaydederken, bu grupta çay ve şekerleme-çikolata kalemlerindeki fiyat artışları öne çıkmıştır. Alkollü içecekler ve tütün ürünleri fiyatları yüzde 4,46 oranında yükselmiştir. Tütün ürünlerinde, maktu vergi güncellemesinin ima ettiği artışın firmalar tarafından temmuz ayında kısmi bir şekilde nihai fiyatlara yansıtılmasıyla vergi kaynaklı etkinin yaklaşık yarısı ağustos ayına sarkmıştır. Yurt içi üretici fiyatları ağustos ayında yüzde 1,68 oranında artmış, yıllık enflasyon yüksek bazın etkisiyle 5,62 puan düşerek yüzde 35,75’e gerilemiştir. Bu dönemde ana sanayi grupları itibarıyla, enerji grubundaki fiyat artışı yüzde 3,04 olurken, ara malı (yüzde 1,25) ve dayanıksız tüketim malları (yüzde 1,17) manşet oranı sınırlayan gruplar olarak gerçekleşmiştir. Sektörler bazında incelendiğinde, tütün ürünleri, elektrik, gaz buhar ve iklimlendirme, içecekler, basım ve kayıt hizmetleri, makine ve ekipmanlar, kömür ve linyit ile ağaç-mantar ürünleri fiyat artışları ile öne çıkan alt gruplar olmuştur."

Karahan: Yakın zamanda faiz indirimi yok Haber

Karahan: Yakın zamanda faiz indirimi yok

Merkez Bankası temmuz PPK’sından piyasaya sürpriz yok. Ancak erken faiz indirimi tartışmalarına bir kez daha noktayı koyan Likidite gelişmelerinin ise yakından izlendiği PPK metninde vurgulandı. Merkez Bankası temmuz ayı Para Politikası Kurulu kararı açıklandı. Merkez Bankası beklenildiği gibi politika faizini yüzde 50’de sabit tuttu sıkı para politikası duruşunun süreceğinin altını çizdi. Eylül ayı için başlayan faiz indirimi tartışmalarını da rafa kaldırtan PPK metninde enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşunun sıkılaşacağı cümlesi korundu. Uzmanlar PPK metninde Merkez Bankası’nın indirimin değil yakın bir zamanda faizin indirilmeyeceğinin sinyalini net olarak verdiğini vurguladı, ilk faiz indiriminin yılsonuna doğru enflasyon yüzde 42’nin altına gerilediği durumunda yapılabileceğine işaret etti. Şebnem Turhan'ın haberine göre Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, Başkan Fatih Karahan G20 toplantılarına katılacağı için bu kez salı günü karar açıkladı. Merkez Bankası, Haziran 2023'ten bu yıl mart ayına kadar olan dönemde politika faizini 41.5 puan artırarak yüzde 50'ye yükseltti. Son 4 toplantıdır ise politika faizi yüzde 50’de sabit bırakılıyor. TL karşılığı swap ihaleleri başlıyor Bu arada Merkez Bankası’ndan, bankalara gönderilen talimata göre, uygulanmakta olan para ve kur politikası çerçevesinde sterilizasyon araçlarının çeşitlendirilmesi amacıyla satım yönlü altın karşılığı TL swap ihalelerine (valör tarihinde TCMB'nin TL karşılığı altın satışı) başlanmasına karar verildi. Ayrıca, satım yönlü döviz karşılığı TL swap ihalelerine (valör tarihinde TCMB'nin TL karşılığı döviz satışı) başlanması kararlaştırıldı. Böylece Merkez Bankası piyasadaki TL’yi çekmek için bir yöntemi daha devreye sokmuş olacak. Temmuzda artış TCMB’nin etkisi dışında PPK metninde haziranda aylık enflasyonun ana eğiliminin belirgin bir zayıfl ama kaydettiğine işaret edilirken öncü göstergeler temmuzda aylık enfl asyonun, para politikasının görece etki alanı dışında kalan yönetilen- yönlendirilen fiyat ve vergi ayarlamaları ile işlenmemiş gıda fiyatlarındaki arz yönlü gelişmeler neticesinde geçici olarak artacağına işaret ettiği belirtildi. Merkez Bankası zamların enflasyon üzerinde yaratacağı etkiye işaret ederken buna karşın, ana eğilimdeki yükselişin nispeten sınırlı kalacağını öngördü. Gerekirse duruş sıkılaştırılacak PPK metninde, parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki etkilerinin yakından izlendiği, kurulun parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de göz önünde bulundurarak faizin sabit tutulmasına verildiği, enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere karşı ihtiyatlı duruşun yinelendiği vurgulandı. Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşunun sürdürüleceği tekrar edilen metninde enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşu sıkılaştırılacağı kaydedildi.

Merkez Bankası’nda skandal Haber

Merkez Bankası’nda skandal

Açıkladığı 818.2 milyar liralık devasa zararla tüm zamanların rekorlarını kıran Merkez Bankası’nda performans skandalı yaşandı. Banka yönetimi, rekor zarara rağmen başkan, başkan yardımcıları, Para Politikası Kurulu üyeleri dahil 3 bin 835 personelin tamamına ‘performans tazminatı’ adı altında maaşının 2 ile 4 katı oranında para ödülü verdi. Erdoğan Süzer'in haberine göre tazminat ödemesinden sadece, önceki Başkan Hafize Gaye Erkan’ı CİMER’e şikayet edip işinden olan Büşra Bozkurt gibi ‘dış kaynak’ diye ifade edilen taşeron çalışanlar yararlandırılmadı. Hizmet alımı anlaşmasıyla Merkez Bankası’na iş yapan taşeron şirketlerin kadrosunda görünüp yıllardır Merkez Bankası’nda görev yapan ‘dış kaynak’ personel sayısının 500 civarında olduğu belirtildi.  100 emekli maaşına denk Performans tazminatının dağıtımında personel arasında ayrım yapılması bankada büyük rahatsızlık yarattı.  Merkez Bankası’nda maaşlar kamunun diğer kurumlarına göre daha yüksek olduğu için dağıtılan performans ödülü de yüksek düzeylere ulaştı. Başkan ve başkan yardımcıları ile banka meclisi üyesi gibi görevlerde bulunan üst düzey yöneticilerin maaşı brüt 250 bin liranın üzerinde bulunuyor. Bu yöneticilerden örneğin 4 maaş tutarında performans tazminatı alanlara yaklaşık 1 milyon liralık ödül verilmiş oldu. Bu tutar, Merkez Bankası’nın düşüremediği enflasyon yüzünden 10 bin liralık aylıklarıyla çarşıya, pazara dahi çıkamaz hale gelen 100 emeklinin toplam aylık gelirini aşıyor. Bu parayla yaklaşık 59 asgari ücretli bir ay geçim savaşı veriyor. Ödül için başarı olmalı  Merkez Bankası’nın hesaplarını inceleyen Sayıştay, 2019 yılı raporunda performans tazminatının belirli bir başarı kriterine dayanması gerektiğini, başarı kriteri olmadan genele yapılan ödemenin mevzuat amaçlarıyla uyuşmadığını banka yönetimine bildirmişti. Merkez Bankası zarar ettiği için ortada ödüllendirilecek bir başarı bulunmuyor. Banka yönetimi, Sayıştay’ın uyarılarının aksine yönetici kademesinde bulunanlara 4’er maaş, diğer çalışanlara 2’şer maaş performans tazminatı ödemeye devam ediyor.

Merkez Bankası faizi sabit bıraktı Haber

Merkez Bankası faizi sabit bıraktı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), mayıs ayı faiz kararını açıkladı. Buna göre, banka politika faizini (bir hafta vadeli repo ihale faizi) beklentiler dahilinde yüzde 50 seviyesinde bıraktı. Karar metninde Nisan ayında aylık enflasyonun ana eğiliminin sınırlı bir zayıflama kaydettiği, yakın döneme ilişkin göstergelerin de yurt içi talepte ilk çeyreğe kıyasla yavaşlamaya işaret ettiği belirtildi. TCMB bu gelişmelerle birlikte, tüketim malı ithalatının Nisan ayında artarak cari işlemler dengesindeki iyileşmeyi sınırladığını vurguladı. Hizmet enflasyonundaki yüksek seyir ve katılık, enflasyon beklentileri, jeopolitik riskler ve gıda fiyatlarının enflasyonist baskıları canlı tuttuğunu ifade eden TCMB, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının öngörüler ile uyumunu yakından takip ettiğini belirtti. Sıkı duruş ve dezenflasyon mesajları yinelendi TCMB'nin karar metninde aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşunun sürdürüleceği mesajı yinelendi. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşunun sıkılaştırılacağını yineleyen TCMB para politikasındaki kararlı duruşun; yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtası ile aylık enflasyonun ana eğilimini düşüreceğini ve dezenflasyonun yılın ikinci yarısında tesis edileceğini vurguladı. Likidite fazlası için ilave tedbir vurgusu Son günlerde sistemde likidite fazlası dikkat çekerken, TCMB faiz kararı metninde ilave tedbirlere vurgu yaptı. Karar metninde son dönem kredi büyümesi ve mevduat gelişmeleri göz önünde bulundurularak, makro finansal istikrarı koruyacak ve parasal aktarım mekanizmasını destekleyecek ek adımlar atılacağı belirtildi. Banka yurt içi ve yurt dışı yerleşiklerin Türk lirası finansal varlıklara talebiyle oluşan likidite fazlasının da ilave tedbirlerle sterilize edileceğini ifade etti. 9 Kez faiz artırmıştı Merkez Bankası, haziranda 650, temmuzda 250, ağustosta 750, eylül, ekim ve kasımda 500'er baz puan, aralık ve ocakta 250'şer ve mart ayında 500 baz puan olmak üzere 9 toplantıda, toplam 4 bin 150 baz puan faiz artırmıştı. Banka, şubat ve nisan aylarında ise faize dokunmamıştı.

KKM'nin yükü 1 trilyon 58 milyarı aştı Haber

KKM'nin yükü 1 trilyon 58 milyarı aştı

Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesabının halka çıkardığı ağır fatura sonunda gün yüzüne çıktı. KKM hesaplarının Merkez Bankası’na faturası 2023’te 833 milyar 420 milyar TL oldu. Bankada parası olanlara kamu kaynaklarından ödenen bu devasa tutar, Merkez Bankası’nın 30 Nisan’da yapılacak olağan genel kurulunda ilk kez açıklanacak. Sözcü'den Erdoğan Süzer'in haberine göre KKM için Merkez Bankası’ndan 2022’de 72.8 milyar TL, bütçeden de toplam 152 milyar TL ödenmişti. Böylece, dönemin Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin ‘gözlerdeki ışıltı’ dediği ekonomi modelinin halka çıkardığı toplam fatura 1 trilyon 58 milyar 285 milyon 607 bin 467 lira oldu.  Merkez bilgi vermemişti Merkez Bankası 15 Nisan’da 818.2 milyarlık 2023 yılı dönem zararını açıklamış, ancak KKM zararı konusunda bilgi vermemişti. Sözcü, KKM zararının da yer aldığı Merkez Bankası 2023 Yılı Faaliyet Raporu’na ulaştı. Raporda, KKM hesabı sahiplerine 2023’te 833 milyar 420 milyon liralık devasa ödeme yapıldığı bilgisi, 92’nci sayfadaki kâr/zarar tablosunun altında ‘dip not’ olarak yer aldı. Bu veri, KKM kaynaklı zararın Merkez’in dönem zararından büyük olduğunu, KKM uygulaması yüzünden Merkez Bankası’nın kârdan zarara geçtiğini ortaya koydu. Raporda KKM hesabı sahiplerine 2022’de yapılan ödemenin de 72 milyar 843 milyon lira olduğu bilgisi verildi. KKM hesaplarına ilişkin ödemeler, bütçe açığı düşük görünsün, Hazine ilave borçlanma yapmasın diye 2023’te tümden Merkez Bankası’nın sırtına yüklenmişti. KKM için bütçeden 2022’de 92.5 milyar, 2023’te de 59.5 milyar ödendi. Böylece 2 yıllık KKM yükü 1 trilyon 58 milyarı aştı. Hazine’ye 78.6 milyar faiz ödedi Merkez Bankası, geçen yıl 286 milyarlık faiz gelirine karşılık 133 milyar faiz ödedi, faizden net 153.5 milyar kazandı. Merkez en yüksek faiz ödemesini ise 78.6 milyar lirayla Hazine’ye yaptı. Merkez Bankası’nın faiz dışı net zararı ise 833.4 milyarlık KKM ödemesinin etkisiyle 997.4 milyar oldu. Bu zararın 16.9 milyar lirası yabancı para ve altın alım satımından kaynaklandı. Net komisyon ve hizmetlerden de 23.2 milyar net kazanç sağlayan Merkez, 2023’ü 818.2 milyar zararla kapattı. KKM ödemesi olmasaydı Merkez, 2023’te 12.7 milyar ‘kâr’ edecekti.

Ticari krediler 700 baz puan arttı Haber

Ticari krediler 700 baz puan arttı

Merkez Bankası’nın Para Politikası Kurulu toplantısında yaptığı faiz artışı sonrası bankacılık sektörü de kredi faiz oranlarını yeniden düzenledi. Zaten geçen hafta ihtiyaç ve ticari kredi faizlerini artıran bankacılık sektörü yeni haftaya da tüm kredi kanallarında faiz artışıyla başladı. Merkez Bankası’nın geçen haftaki 500 baz puanlık faiz artırımı kredi faiz oranlarına hemen yansıdı. Ekonomim'den Şebnem Turhan'ın haberine göre bankalar ihtiyaç kredi faizlerini 40-200 baz puan arasında yükseltirken ticari kredi faizlerinde de 700 baz puanlık artırımlar gerçekleşti. İhtiyaç kredisinde aylık yüzde 6 seviyeleri ticari kredi faizinde ise yıllık yüzde 59-75 seviyeleri artık normalleşti. Merkez Bankası, ihtiyaç ve ticari kredilerde bankalara büyüme sınırı uyguluyor. İhtiyaç ve taşıt kredilerinin yanı sıra yeni haftaya konut ve taşıt kredi faiz oranları da artışla başladı. Bir haftada faiz artışı yüzde 13,5 Merkez Bankası’nın sıkı para politikasının gecikmesiz ilk yansıdığı alan daima kredi faizleri oluyor. Merkez Bankası’nın mart ayı Para Politikası Kurulu toplantısında yüzde 45 olan politika faizini yüzde 50’ye çıkarmasının hemen ardından bankacılık sektörü tüm kredi faizlerinde ayarlamaya gitti. Bankacılık sektörü kaynaklarının verdiği bilgiye göre bazı bankalarda yüzde 52 seviyesinde olan ticari kredi faizi yeni haftaya yüzde 59 seviyesinden başladı. Bu 7 puanlık artış neredeyse bir haftada ticari kredi faizinin yüzde 13,5 artışa uğradığını gösteriyor. Bazı bankaların internet sitelerinde yer alan bilgilere göre ise ticari kredi faizinde yüzde 75’e kadar çıkan oranlar göze çarpıyor. Bankacılık sektörü kaynakları ortalamada ise yüzde 59-65 arasında ticari kredi faizleri ağırlıklı. Belli miktarlar üst yönetime soruluyor Merkez Bankası mart ayı başında ticari kredilerde bankaların aylık büyüme sınırını yüzde 2,5’ten yüzde 2’ye indirdi. Ancak ticari kredide sınırlar bununla kalmıyor. Şirketler yüksek ticari kredi faizi oranlarını kabul etse de bankacılık sektörü kaynaklarının verdiği bilgiye göre banka banka farklılık göstermekle birlikte yüzde 2 aylık kredi büyüme sınırının yanı sıra banka üst yönetimlerinin uyguladığı kısıtlar da bulunuyor. Bazı bankalarda 500 bin - 1 milyon arası ticari kredi talepleri banka üst yönetimine sorulmadan onaylanamazken, en fazla 200-300 milyon lira seviyesinde kredilere şubeler karar verebiliyor. TL tahvil stoku 385 milyar lirayı aştı Bankaların ticari kredi iştahı oldukça düşük iken reel sektörün de bu faizlerle talebi artırması da çok beklenmiyor. Bankacılık sektörü kaynaklarının verdiği bilgiye göre çok sıkışık durumda olan şirketler kredi kanallarına başvuruyor yapabilen şirketler ise tahvil ihracına yöneliyor. Oldukça zayıf olan tahvil sektörü son dönemdeki sıkılaştırmanın etkisiyle hızlı büyüyor. TL cinsi tahvil ihraçları kredi kanallarının açık faiz oranlarının düşük olduğu 2022 yılında sadece 12 milyar lira iken 2023 yılında 229 milyar liraya yükseldi. 2024 yılının ilk iki ayında ise tahvil ihraçları 127.3 milyar liraya ulaştı. Toplam TL tahvil stoku da 385 milyar lirayı geçti. Bankalar sübvansiyonsuz tarımsal kredi faizlerini de yükseltti. Bazı kamu bankalarında yüzde 47 olan çiftçi kredi faiz oranı da yüzde 51’e çıkarken bazı özel bankalarda ise yüzde 60’a kadar ulaştı. İhtiyaç kredi faizi de artışla başladı İhtiyaç kredi faizini bankacılık sektörü daha geçen hafta artırmıştı. Bu yeni haftaya da yine artışla girildi. Geçen hafta yüzde 4,3 olan bir özel bankanın ihtiyaç kredi faizi bu hafta yüzde 6’ya çıkarken, bazı kamu bankalarında yüzde 4,94 olan ihtiyaç kredi faizi yeni haftaya yüzde 5,34 ile başladı. Bazı bankalarda 2 puana yakın artış yapılırken bazı bankalarda da 0.5 puanlık artışlar görüldü. İhtiyaç kredi faizinin yanı sıra konut ve taşıt kredi faiz oranlarında da yükselişler var. Bazı kamu bankalarında konut kredi faizi yüzde 4,29’a kadar çıktı. Aylık yüzde 2 büyüme sınırı olan taşıt kredisinde de faiz oranları geçen hafta sert yükselmiş ve yüzde 3,99 seviyelerinden yüzde 4,29’a çıkarılmıştı bu haftaya ise en düşük yüzde 4,5 seviyesinden taşıt kredisi kullandırımı gerçekleştiriliyor. Kredi kartıyla ödemeler yüzde 166 arttı Parasal sıkılaştırma kredi kartı faizlerine yansıtılmıyor. Merkez Bankası sadece kredi kartından nakit çekim ve kredili mevduat hesapları faiz oranlarının yüzde 5’e çıkarılmasını düzenledi. Ancak kredi kartı faiz oranı halen yüzde 3,66, gecikme faiz oranı da yüzde 3,96 seviyesinde. Bu oranlar kredi kartı kullanımının artış hızının kesilmemesi sonucunu da doğuruyor. Bankalararası Kart Merkezi (BKM) verilerine göre, kredi kartları, banka kartları ve ön ödemeli kartlarla şubat ayında yapılan toplam ödeme tutarı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 152 artarak 1,01 trilyon lira oldu. BKM, şubat ayına ilişkin verilerini açıkladı. Buna göre, şubat ayı itibarıyla Türkiye'de kredi kartı sayısı 120.4 milyon, banka kartı sayısı 191.2 milyon ve ön ödemeli kart sayısı 91.8 milyona çıktı. Geçen yılın şubat ayı ile kıyaslandığında kredi kartı sayısında yüzde 18, banka kartı sayısında yüzde 11, ön ödemeli kart sayısında ise yüzde 23'lük artış yaşandı. Toplam kart sayısı ise yüzde 15 artarak 403,4 milyona ulaştı. Kartlı ödemelerin 843.1 milyar lirası kredi kartları ile yapılırken, 150,3 milyar lirasında banka kartları, 19 milyar lirasında ise ön ödemeli kartlar kullanıldı. Ödemelerde büyüme oranı, kredi kartlarında yüzde 166, banka kartlarında yüzde 94, ön ödemeli kartlarda ise yüzde 184 oldu. İnternetten kartlı ödemeler ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 177 artarak 294 milyar liraya yaklaştı. İnternetten yapılan kartlı ödemelerin toplam içindeki payı yüzde 26 oldu.

TCMB rezervlerindeki düşüş devam ediyor Haber

TCMB rezervlerindeki düşüş devam ediyor

Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri, 23 Şubat haftasında bir önceki haftaya göre 2 milyar 458 milyon dolar azalışla 131 milyar 750 milyon dolara geriledi. Böylece toplam rezervlerde erime 6’ncı haftaya taşındı. TCMB’nin haftalık para ve banka istatistiklerine göre, 23 Şubat itibarıyla Merkez Bankası brüt döviz rezervleri 3 milyar 613 milyon dolar azalışla 82 milyar 479 milyon dolara indi. Brüt döviz rezervleri, 16 Şubat’ta 86 milyar 92 milyon dolar seviyesinde bulunuyordu. Bu dönemde altın rezervleri 1 milyar 155 milyon dolar artışla 48 milyar 116 milyon dolardan 49 milyar 271 milyon dolara yükseldi. Merkez Bankasının toplam rezervleri, 23 Şubat haftasında bir önceki haftaya kıyasla 2 milyar 458 milyon dolar düşüşle 134 milyar 208 milyon dolardan 131 milyar 750 milyon dolara geriledi. Merkez Bankası net uluslararası rezervleri ise aynı haftada 6 milyar dolara yakın gerilemeyle 28.6 milyar dolardan 22.45 milyar dolara indi. Yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatı 1.14 milyar dolar arttı Merkez Bankası haftalık para ve banka istatistiklerine göre yurtiçi yerleşikler geçen hafta döviz mevduatını parite etkisinden arındırılmış olarak 1 milyar 141 milyon dolar arttırdı. Gerçek kişilerin döviz mevduatında parite etkisinden arındırılmış artış 257 milyon dolar, tüzel kişilerin döviz mevduatı ise parite etkisinden arındırılmış olarak 884 milyon dolar artış gösterdi.Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) haftalık verilerine göre kur korumalı mevduat hesapları 23 Şubat haftasında 19.3 milyar lira gerileyerek 2.32 trilyon liraya indi. Merkez Bankası haftalık menkul kıymet istatistiklerine göre geçen hafta yabancı yatırımcılar nette 98 milyon dolarlık hisse senedi satışı yaptı. Bir önceki haftada da yabancı hissede net satıcı konumundaydı. Yabancı devlet iç borçlanma senetlerinde ise geçen hafta 28.6 milyon dolar net alım yaptı. Ocakta bankaların karı yüzde 18,6 azaldı BDDK aylık bankacılık sektörü verilerine göre ise sektörde, net faiz gelirlerinin kâra katkısı azaldı ve sektörün ocak ayı net kârı geçen yıl aynı döneme göre yüzde 18,6 düşüşle yaklaşık 32 milyar TL oldu. Verilere göre, sektörün kredileri geçen sene sonuna göre yüzde 2,2 artışla 11.94 trilyon lira olurken, takipteki kredi rasyosu ise yüzde 1.60 olarak gerçekleşti. Bankacılık sektörünün ocak sonunda mevduatları ise 14.95 trilyon TL oldu. Sektörün net faiz gelirleri ocakta geçen yıl aynı döneme göre yüzde 3,3 artışla 53.94 milyar TL’ye çıktı ancak önceki aylara göre net faiz gelirindeki artış oldukça ivme kaybetti. Bankacılık sektörünün aktifl eri ocak sonu itibarıyla 23.89 trilyon TL olurken, sektörün sermaye yeterlilik oranı da yüzde 16,89 olarak gerçekleşti.

TCMB faiz kararını açıkladı Haber

TCMB faiz kararını açıkladı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) faiz kararını açıkladı. TCMB, şubat ayında politika faizini beklentilere paralel yüzde 45'te sabit tuttu.  Enflasyonun ocak ayında öngörülen şekilde yükseldiğini belirten TCMB, "Enflasyon görünümünde belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır" açıklamasında bulundu. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) faiz kararını açıkladı. TCMB, şubat ayında beklentilere paralel faizi yüzde 45'te sabit tuttu. Fatih Karahan başkanlığındaki ilk Para Politikası Kurulu toplantısı gerçekleştiriliken, Merkez Bankası 8 toplantı sonra faiz artırım sürecini sonlandırdı. Merkez Bankası'nın karar metninde enflasyonun ocak ayında öngörülen şekilde yükseldiği belirtilirken, "Hizmet fiyatlarındaki katılık, jeopolitik riskler ve gıda fiyatları enflasyon baskılarını canlı tutmaktadır" ifadesi kullanıldı. Açıklamada, "Enflasyon görünümünde belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşunun sıkılaştırılacaktır" ifadesi dikkat çekti. Merkez Bankası, Haziran 2023'te faiz artırım döngüsünü başlatmıştı. TCMB, takip eden 8 toplantıda politika faizini yüzde 8,5'ten yüzde 45'e yükseltti. "Enflasyon öngörülen şekilde yükseldi" "Ocak ayında aylık enflasyonun ana eğilimi yılın ilk ayına özgü zamana-bağlı fiyat ve ücret güncellemeleri sonucunda, enflasyon tahmin patikasında öngörülen şekilde yükselmiş ve manşet enflasyon sınırlı bir artış kaydetmiştir. Yakın döneme ilişkin göstergeler, yurt içi talepteki dengelenmenin sürdüğüne işaret etmektedir. Söz konusu dengelenme süreci, tüketim malı ve altın ithalatında güçlü, diğer tüketim harcamalarına ilişkin göstergelerde ise öngörülene kıyasla yavaş seyretmektedir. Buna ek olarak, hizmet fiyatlarındaki katılık, jeopolitik riskler ve gıda fiyatları enflasyon baskılarını canlı tutmaktadır. Kurul, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının öngörüler ile uyumunu ve ücret artışlarının enflasyon üzerindeki etkilerini yakından takip edecektir. Daha fazla sıkılaştırma detayı Dış finansman koşulları, rezervlerin seviyesi, cari dengedeki iyileşme ve Türk lirası varlıklara talep, döviz kuru istikrarına ve para politikasının etkinliğine katkıda bulunmaya devam etmektedir. Para politikasındaki kararlı duruş, dezenflasyonun ana unsurlarından olan Türk lirası reel değerlenme sürecine katkı vermeyi sürdürecektir. Kurul, politika faizinin mevcut seviyesinin aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sürdürüleceğini değerlendirmiştir. Enflasyon görünümünde belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır. Parasal sıkılık için araçlar kullanılacak Kurul, makroihtiyati politikaları piyasa mekanizmasının işlevselliğini ve makro finansal istikrarı koruyacak nitelikte uygulamayı sürdürecektir. Bu çerçevede, kredi büyümesi ve mevduat faizinde öngörülenin dışında gelişmeler olması durumunda parasal aktarım mekanizması desteklenecektir. Parasal sıkılığı desteklemek amacıyla likidite gelişmeleri yakından takip edilerek, sterilizasyon araçları etkin şekilde kullanılacaktır. Kurul, politika kararlarını parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de dikkate alarak, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirleyecektir. Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanacaktır. Kurul, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede alacaktır."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.