SON DAKİKA
Hava Durumu

#Recep Tayyip Erdoğan

Ekometre - Recep Tayyip Erdoğan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Recep Tayyip Erdoğan haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Erdoğan: Emekli ve çalışanları enflasyona ezdirmedik Haber

Erdoğan: Emekli ve çalışanları enflasyona ezdirmedik

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında saat 16.00'da toplanan Cumhurbaşkanlığı Kabinesi sona erdi. Toplantının ardından açıklama yapan Erdoğan, bayram tatilinin son iki günü idari tatil olmak üzere dokuz güne çıktığını söyledi. Asgari ücret net 17 bin 2 lira olarak belirlendiğini hatırlatan Erdoğan, böylece bir önceki döneme göre net asgari ücret artış oranı yüzde 49, 2023 Ocak dönemine göre artış oranı yüzde 100 olarak gerçekleştiğini belirtti. "Memurların maaşlarını söz verildiği üzere Temmuz 2023'te en düşük 22 bin liraya, Ocak itibariyle 33 bin liraya çıkardık" diyen Erdoğan emekli bayram ikramiyelerinin 10-14 Haziran tarihleri arasında emeklilerin hesaplarına yatırılacağını belirtti. Erdoğan, "Tek kalemde 42 milyar tutarında ödeme yapmış olacağız" dedi. Erdoğan Kurban Bayramı'nın 20 ve 21 Haziran günleri idari izin olmak üzere tatilin dokuz güne çıktığını açıkladı. Temmuz 2023'te en düşük memur maaşını 22 bin liraya çkıradıklarını söyleyen Erdoğan, "Ocak itibariyle 33 bin liraya çıkardık. Toplu sözleşme görüşmelerinde 11 hizmet kolunun tamamında mutabakat sağlandı. En düşük emekli aylığında net yüzde 82 artışa gittik. Ekim ayında emeklilerimizin tamamına bir defaya mahsus olmak üzere 5'er bin lira ödedik" diye konuştu. 6 Şubat depremlerinden etkilenen vatandaşlar dahil 1,7 milyon kişiye psikososyal destek verildiğini dile getiren Erdoğan, "Evde bakım yardımı kapsamında 36 milyar 360 milyon lira ödeme yaptık. 1033 çocuğumuzu koruyucu aile yanına yerleştirerek çocuk sayısın 10 bin 213'e çıkardık. Güçlü aile, güçlü Türkiye vizyonuyla bu alandaki faaliyetlerimizi genişleterek sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı. İşsizlik oranı son 10 yılın en düşük seviyesinde İşsizlik oranımız yüzde 8,6 ile son 10 yılın en düşük seviyesine indiğini ifade eden Erdoğan, "Kadın istihdam oranını yüzde 32,5'a, istihdam sayımızı 12,3 milyon kişiye yükselttik. Kadın, genç ve mesleki yeterlilik belgesi olanların istihdamına verdiğimiz teşviği 2025 sonuna kadar uzattık. Yılda 650 bin kişi için sosyal güvenlik primi işveren paylarını karşılıyor, reel sektöre yaklaşık 25 milyar destek oluyoruz. İşkur aracılığı ile 1,3 milyon kişiyi işe yerleştirdik. 6 Şubat depremleri nedeniyle mücbir sebep hali ilan edilen il ve ilçelerde işveren ve sigortalılarımızın SGK'ya ödenmesi ertelendi. İşverene asgari ücret desteği uygulamasında destek tutarını 700 liraya çıkardık. 2024 Mart ayın itibariyle işverene toplam 99,1 milyar lira asgari ücret desteği verildi" dedi. Son 1 yılda geri ödeme listesinin genişletilerek 168 adedi kanser ilacı olmak üzere 570 adet ilaç geri ödeme kapsamına alındığını söyleyen Erdoğan, 858'i kanser olmak üzere geri ödeme listelerinde yer alan ilaç sayısı 8 bin 457'ye ulaştığını belirtti. 1 trilyon liranın üzerinde kaynak 2024 yılının bütçesinde deprem çalışmalarına 1 trilyon liranın üzerinde kaynak tahsis edildiğini aktaran Erdoğan, "Kira yardımı, taşınma yardımı, destek ödemesi, tahliye ödemesi gibi farklı kategorilerde vatandaşlarımıza doğrudan yaptığımız ödemelerin tutarı 126 milyar lirayı aşıyor. 4 bin 333 köyde 50 bini çelikten toplamda 100 bin köy evi inşa ediyoruz. İnşası biten konutlarımızın hak sahipliğini belirliyoruz. 76 binden fazla konutumuzun hak sahiplerini belirleyip vatandaşlarımıza teslim ettik. Bu sayı başlangıç. İnşallah her ay 10-15 bin konut bitirerek, yıl sonuna kadar 200 bin konutu teslim edeceğiz. 2025 yılının sonuna doğru konut ve işyerleri hak sahiplerine konutlarını teslim edeceğiz" dedi. "İlk kez sınır komşusu olmayan iki Avrupa ülkesine doğalgaz ihraç ediyoruz" Erdoğan enerji konusunda da, "Cezayir, İran, Irak, Japonya, Venezüela, ABD, Azerbaycan, GÜrcistan, Çin Halk Cumhuriyeti ile bu kapsamda işbirlikleri tesis ettik. BOTAŞ Bulgaristan, Macaristan ve Romanya'ya gaz ihracına başladı. İlk kez sınır komşumuz olmayan iki Avrupa ülkesine doğalgaz ihraç ediyoruz. Iğdır-Nahçıvan doğalgaz hattının temeli atıldı. Nahçıvan'ın yıllık doğalgaz ihtiyacının tamamı artık Türkiye üzerinden karşılanacak" ifadelerini kullandı. Fatih Sondaj Gemisi, Sakarya Gaz Sahası'nda yeni keşifler için Göktepe-1 ve Göktepe-2 kuyularında sondaj çalışmasına başladığını belirten Erdoğan, "Gabar'da günlük petrol üretimini 43 bin 380 varilin üzerine çıkararak Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdık. Yıl sonunda inşallah günlük 100 bin varile ulaşmayı hedefliyoruz. Hakkari ve Siirt başta olmak üzere bölgenin diğer yerlerinde arama-tarama ve sondaj faaliyetlerimiz devam ediyor. Doğu ve Güney Doğu Anadolu Bölgelerimizin üzerinden terörün karanlık ve kanlı gölgesi kalktıkça, Allah'ın izniyle çok daha güzel neticeler alacağız. Türkiye, on yıllar boyunca hain terör saldırıları sebebiyle kullanamadığı kaynaklarından istifade etmeye, faydalanmaya başlamıştır. Terör bölgede zemin kaybettikçe sadece ekonomimiz büyümeyecek aynı zamanda demokrasimiz de serpilecek, güçlenecek" diye konuştu.

Erdoğan: Ekonomideki sıkıntılar hızla hafiflemeye başladı Haber

Erdoğan: Ekonomideki sıkıntılar hızla hafiflemeye başladı

Manisa'da vatandaşlara seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ekonomideki sıkıntıların yıl sonundan itibaren hızla hafiflemeye başladığını, önümüzdeki yıldan itibaren de yeniden yükselişe geçeceğimizi hep birlikte göreceğiz Erdoğan'ın konuşmasında satır başları şöyle;  Tarihimize güneş gibi doğan Manisa'da sizlerle birlikte olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Sanayinin, tarımın, emeğin şehri, medeniyetler beşiği Manisa, bugün yine bir başka güzel. Manisa'ya geçtiğimiz mayıs ayında yapılan seçimlerde Cumhur İttifakı'na Cumhurbaşkanlığında yüzde 50, milletvekilliğinde yüzde 49 oy oranıyla verdiği destek için teşekkür ediyorum. 31 Mart'ta onu da 'özgür'leştireceğiz Cumhur İttifakı 31 Mart'ta  Allah'ın izniyle Manisa'da yeni bir destan yazacaktır. Kendi partisine sözünü geçiremediği halde borusunu burada öttürmeye heveslenen birileri var. Buradan kendisine sesleniyorum, hiç merak etmesin, kendini boşuna paralamasın, boynuna vurulan prangalardan kurtulacağı gün çok yakındır. Manisa'nın da desteğiyle 31 Mart'ta onu da özgürleştirerek maruz kaldığı eziyetten kurtaracağız. Bir önceki gibi… 13 kez girdiği seçimlerden nasıl bir netice alamadan eyvallah deyip gittiyse bunun da akıbeti aynı olacak. Ülkeye, millete ve şehirlerimize söyleyecek hiçbir sözü, ortaya koyacak hiçbir vizyonu ve programı olmayanlar sadece konuşur, bağırır, çağırır ve gider. Sıkıntıları birlikte çözeceğiz mesajı Karamsarlık illetine kapılmadığımız sürece her şeyin üstesinden geliriz. Türkiye'nin sıkıntıları yok mu elbette var. Bunları çözecek olan irade de yine bizdedir.  Emeklilerimizin sıkıntıları mı var, birlikte aşacağız. Esnafımızın ihtiyaçları mı var, birlikte gidereceğiz. Gençlerimizin hayalleri mi var, birlikte gerçekleştireceğiz. Ülkemize yönelik tehditler mi var, birlikte bertaraf edeceğiz. Gabar'da bunu giderdik, Cudi'de mağaralara girdik, Tendürek'te inlerine girdik, Beslerderesi'nde aynı şekilde girdik. Bundan sonra da yine biz yaparız. Nerede teröristan? Nerede terör örgütleri? Hepsi şu anda darmadağın. İşte tüm bunları yapmak için Türkiye Yüzyılı vizyonunu milletimizin takdirine sunduk. Telafisi mümkün olarak gelip geçici sorunların bu büyük ufku karartmasına izin vermeyeceğiz. Ekonomideki sıkıntıların yıl sonundan itibaren hızla hafiflemeye başladığını, önümüzdeki yıldan itibaren de yeniden yükselişe geçeceğimizi hep birlikte göreceğiz. Vatandaşlarımızın her biri ülkenin büyümesiyle, güçlenmesiyle, imkanlarının artmasıyla ortaya çıkacak kaynaktan hak ettiği payı mutlaka alacaktır. Geçmişte bunu sağladık, bundan sonra da başaracağız. Gizli saklı yapmayı adet haline getirdiler Milleti umursamayan muhalefet anlayışının, sorumsuz politikaları yaşadığımız sorunların üzerine tuz biber ekti. PKK ve FETÖ gibi terör örgütleriyle hareket etmekten çekinmemiştir. Gizli ittifakları unutmadık. İstanbul ve Mersin gibi yerlerde kurulan kirlik ittifakların farkındayız. Bunlarda mertliğin, delikanlılığının zerresi olmadığı için her işlerini gizli saklı yapmayı adet haline getirdiler. CHP Genel başkanı'nı kimse takmıyor CHP'nin kurduğu ittifaklarda açıklık var mı? CHP Genel Başkanı'nı kimse takmıyor. Kendilerini pazarlıklara öyle kaptırdılar ki Manisa Saruhanlı'da olduğu gibi aday listelerini seçim kurullarına zamanında veremediler. Nerede, kimlerle demlendiği belli değil. 3-5 belediye için siyasi bölücülere teslim olunmaz. Bu muhalefet politikasının Türkiye'ye verecek hiçbir şeyleri yoktur. Muhalefet tarafı sadece konuşur. Sadece küçük menfaatlerini korumaya bakar.  Kamu yatırımlarını anlattı Son 21 yılda Manisa'ya 190 milyar liranın üzerinde kamu yatırımı yaptık. Manisa'ya 5 bin 174 adet yeni derslik kazandırdık. 11 bin 250 kişi kapasiteli yurt açtık. Toplam 2 bin 414 yataklı 28 hastanenin de aralarında olduğu 76 tesisi tamamlayıp hizmete soktuk. 122 spor tesisi yaptık. Manisa'ya 33 baraj, 11 gölet, 2 hidroelektrik santrali kazandırdık. Selendi ve Köprübaşı'na da yakında doğal gaz arzı sağlayacağız.

Erdoğan: Yunanistan ile nükleer enerji alanında da çalışırız Haber

Erdoğan: Yunanistan ile nükleer enerji alanında da çalışırız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yunanistan programı sonrası yurda dönerken, uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu. Doğu Akdeniz'deki enerji konusunda Yunanistan'ın yaklaşımına ilişkin soruya Erdoğan, "Bu işbirliğini sadece enerji alanında değil nükleer enerji dahil tüm alanlarda geliştirmenin, genişletmenin gayreti içindeyiz" şeklinde yanıtladı. Erdoğan'ın konuya ilişkin değerlendirmesi özetle şöyle: Mesela bizim Sinop’ta inşa edilecek nükleer santralimizin enerjisinden Yunanistan'a da imkan tanıyabiliriz. Biliyorsunuz biz Ataşehir'de bir enerji hub'ı yapalım dedik. Oradaki kulelerden bir tanesini sadece bu enerji dağıtım imkanlarını seferber ettiğimiz bir hale getirelim istiyoruz. Biliyorsunuz Trakya’da Rusya'dan gelecek doğalgaz ile oradan Balkanlar’a ve Avrupa'ya gaz temininde bir merkez olma kararımız mevcut. Bu konuda da Rusya Devlet Başkanı Sayın Vladimir Putin ile mutabık kaldık. Doğu Akdeniz'deki gerginlikler en çok bölgenin önemli ülkeleri olan Türkiye ve Yunanistan'ı olumsuz etkiler. Bu nedenle biz buradan ne gibi imkanlar elde ederiz, ülkelerimizin yararına ne gibi olanaklar oluştururuz bunun hesabı, gayreti içerisinde olmamız lazım. Bu konuya Sayın Miçotakis’in olumlu yaklaştığını söyleyebilirim. Temennimiz odur ki; biz bardağın dolu tarafıyla ilgilenelim, boş tarafıyla ilgilenmeyelim. Bölgemizin doğal zenginliklerinin hakça paylaşımı noktasındaki tutumumuz başından beri aynı. Kimsenin hakkında hukukunda gözümüz olmadığı gibi, haklarımızı da kimseye çiğnetmeme irademiz sağlamdır. Kaldı ki Doğu Akdeniz’de kapsayıcı, adil bir paylaşım mümkündür. Yeter ki bunu sağlayacak zemini inşa edip, doğru yol haritaları oluşturalım ve provokasyonlara fırsat vermeyelim. Düzenlenmesini önerdiğimiz bu konferans işte o zeminin oluşturulması için doğru bir yaklaşım olacaktır.

Erdoğan: 12 nci Kalkınma Planımızı tamamlamış bulunuyoruz Haber

Erdoğan: 12 nci Kalkınma Planımızı tamamlamış bulunuyoruz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sosyal medya hesabından 12’nci Kalkınma Planına yönelik paylaşımda bulundu. Erdoğan, "2053 vizyonuyla çalışmalarını yürüttüğümüz, Türkiye’nin gelecek 5 yılına dair yol haritasını ortaya koyan 12’nci Kalkınma Planımızı tamamlamış bulunuyoruz. Sivil toplum kuruluşlarımızın, meslek örgütlerimizin, iş dünyamızın katkılarıyla, ortak akılla hazırladığımız 12’nci Kalkınma Planımızı bugün Meclisimizin takdirine sunuyoruz" dedi. 5 yıllık kalkınma planının 5 ana eksenden oluştuğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunları, nitelikli insan, güçlü aile, sağlıklı toplum, istikrarlı büyüme, güçlü ekonomi, yeşil ve dijital dönüşümle rekabetçi üretim, afetlere dirençli yaşam alanları, sürdürülebilir çevre, adaleti esas alan demokratik iyi yönetişim olarak açıkladı. 12’nci Kalkınma Planı döneminde; ortalama yüzde 5 oranında istikrarlı ve dengeli bir büyüme hedeflediklerini belirten Erdoğan, "2028 yılında 1 trilyon 589 milyar dolar millî gelire, 17 bin 554 dolar kişi başına gelire ulaşmayı amaçlıyoruz. Yılda ortalama yüzde 3 istihdam artışı sağlayarak dönem sonunda işsizliği yüzde 7,5 düzeyine indirmeyi öngörüyoruz. Mal ihracatını 375 milyar dolara yükselterek, turizm gelirlerinde 100 milyar dolar seviyesine çıkarak cari işlemler açığını sıfıra yakın bir seviyeye düşürmeyi amaçlıyoruz" değerlendirmesinde bulundu. Enflasyonu kalıcı olarak tek haneli rakamlara indirmeyi, 2028 yılı sonunda yüzde 4,7’ye geriletmeyi hedeflediklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye Yüzyılı’na giden yolda devletimize ve milletimize rehberlik edecek 12’nci Kalkınma Planı’nın hayırlı olmasını diliyorum" açıklamasını yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan dan açıklamalar Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan dan açıklamalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Klasörler dolusu delile rağmen terör elebaşlarına yönelik hiçbir adım atılmamasını ne kendimize ne milletimize izah edemiyoruz” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Danıştay Eğitim Tesisi Açılış Töreni ve IASAJ Seminer Kapanış Toplantısı"nda konuştu. Erdoğan, 2 gün boyunca verimli toplantıların yapıldığına inandığı seminer programının idari yargı için hayırla vesile olmasını diledi. Bağımsız, idari otoritelerin, işlemlerinin, yargısal denetimi, teması altında düzenlenen program süresince dünyanın farklı köşelerinden yüksek yargı mensuplarını Türkiye’de ağırlama fırsatı bulduklarını belirten Erdoğan, “Burada dile getirilen görüş ve içtihatların başta idari yargı camiamız olmak üzere tüm katılımcıların ufkunu açtığına inanıyorum. 5 kıtadan yaklaşık 100 üyesiyle Yüksek İdari Yargı mercileri arasında tecrübe paylaşımına imkan sağlayan birlik, bu yönüyle çok önemli bir istişare ve işbirliği zemini sunmaktadır. Şura-yı devlet dahil 155 yıllık güçlü geleneğiyle Danıştay’ımız 35 yılı aşan birliği üyelik döneminde Türkiye’yi başarıyla temsil etmektedir. Dönem başkanı, yönetim kurulu üyesi ve yürütme komitesi üyesi olarak birlikte aktif rol üstlenen Danıştay’ımıza 2025 yılına kadar sürdüreceği ikinci yönetim kurulu üyeliğinde muvaffakiyetler temenni ediyorum. Bu vesileyle şurayı devletten bugüne, Danıştay’da emeği geçen başkanlarımıza, üyelerimize, hakim savcılarımıza ve personelimize ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum” diye konuştu. "Türkiye Yüzyılı’nı adaletin de yüzyılı yapmakta kararlıyız" Resmi açılın yapıldığı eğitim tesisinin inşasına fiilen geçen Eylül ayında başlandığını ifade eden Erdoğan, “Afrika’dan Avrupa’ya pek çok bölgesinden kıymetli yüksek yargı mensuplarını misafir ettiğimiz bu önemli etkinliği Danıştay’ımızın eğitim tesisinin açılışıyla adeta taçlandırıyoruz. Bugün resmi açılışını yaptığımız eğitim tesisinin inşasına fiilen geçen yıl Eylül ayında başlanmıştı. Tesisimizi 10 ay gibi çok kısa bir sürede tamamlayarak Danıştay’ımızın hizmetine sunduk. Toplantı salonu, fuaye alanı, açık terası ve 500 kişilik çok amaçlı salonuyla toplam 785 metrekare alana sahip eğitim tesisimiz başkanlığın hizmet içi eğitim başta olmak üzere birçok ihtiyacını karşılayacaktır. Tesisin kurumumuza hayırlı olmasını diliyor, Sayın Danıştay Başkanımızla birlikte kazandırılmasında emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Milletimizin teveccühü ile 2002 yılında ülkeyi yönetme sorumluluğunu ilk kez üstlendiğimizde adaleti 4 önceliğimizden biri olarak ilan etmiştik. Ülkemizin içinde bulunduğu şartlar ne olursa olsun bu önceliklerimizden hiçbir zaman taviz vermedik. Bu hedefimizin bir yanında hak ve özgürlüklere dair devrim niteliğinde düzenlemeler varken diğer yanında adalet hizmetlerindeki altyapı eksikliklerinin giderilmesi bulunuyordu. Merdiven altı denilebilecek yerlerde adalet dağıtılmaya çalışıldığı o kötü manzaraları tamamen unutturmak için çok ciddi çaba harcadık. Yüksek yargı organlarımızın tamamını sundukları hizmetin mehabetine ve saygınlığına uygun hizmet binalarına kavuşturmaya gayret ettik. Allah’a hamdolsun bu çabalarımızda muvaffak olduk. Bugün yüksek yargı organlarımızın hepsi modern, ferah, görkemli, her türlü ihtiyacın gözetildiği binalarda milletimize hizmet veriyor. Türkiye Teknoloji’nin de getirdiği imkanlar sayesinde adalet hizmetlerinin sunulmasında her geçen yıl çıtayı biraz daha yükseltiyor. ’Geç gelen adalet, adalet değildir’ düsturuyla yargı kurumlarımızın görevlerini hakkıyla ve zamanında ifa edebilmeleri için gereken her türlü desteği sağlıyoruz. İster adli ister idari olsun adliyenin kapısını adaletin de kapısı haline getirinceye kadar durmadan, dinlenmeden çalışmayı sürdüreceğiz. Milletimize vaadimiz olan Türkiye Yüzyılı’nı adaletin de yüzyılı yapmakta kararlıyız, azimliyiz. Bunu da yürütmesi, yasaması ve yargısı ile hep beraber dayanışma içinde hareket ederek gerçekleştireceğiz. Danıştay’ımızın güzide bu gayretlerimizde bizlere verdikleri ve verecekleri tüm destekler için şimdiden teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. "Amacımız Cumhuriyet’imizin ikinci asrını daha emin adımlarla birlik ve beraberliğimizi daha da kuvvetlendirmiş bir şekilde girmektir" Ekim ayının Türkiye tarihinde çok önemli bir yere sahip olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “29 Ekim’de bu topraklarda kurduğumuz son devletimiz olan Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yıl dönümüne ulaşacağız. Cumhuriyetimizin 100’üncü yaşını bir anma etkinliğinden öte yeni reform hamlelerimizle hak ettiği şekilde kutlamak istiyoruz. Son bir asrın kapsamlı muhasebesini yaparken aynı zamanda milletimizin demokratik kazanımlarını daha da güçlendirmeye çalışıyoruz. Amacımız Cumhuriyet’imizin ikinci asrını daha emin adımlarla birlik ve beraberliğimizi daha da kuvvetlendirmiş bir şekilde girmektir. Vatandaşlarımızın özgürlük alanlarını genişletme idealimizin tepesinde ülkemizi darbe anayasasından kurtarmak vardır. Vesayetçilerin, 27 Mayıs 1960 darbesiyle Türkiye’nin ayağına vurduğu 12 Eylül rejiminin perçinlediği prangaların sökülüp atılma vakti artık gelmiştir. Sivil anayasa talebi iradesine gerektiğinde canı pahasına sahip çıkan aziz milletimize anasının ak sütü gibi helaldir. Bu talebe siyaset kurumu başta olmak üzere sorumluluk makamında olan hiç kimsenin kulak tıkama lüksü yoktur. Pazar günü 28. dönem 2’nci yasama yılına başlayan meclisimizde yeni anayasaya dair yapıcı tavrımızı ve beklentilerimizi ortaya koyduk. 85 milyonun tamamının kırmızı çizgileri haricinde her konuyu görüşmeye, tartışmaya ve müzakereye açık olduğumuzu ifade ettik. Yeni dönemde milletimize verilecek asıl müjdenin Türkiye’yi sivil, kuşatıcı, özgürlükçü bir anayasayla buluşturmak olacağı anlaşılıyor. Temsil kabiliyeti son yılların en yüksek seviyesine ulaşan meclisimizin milletimizin her bir ferdinin işte benim anayasam diyerek bağrına basacağı sivil bir anayasayı yapmasının önünde hiçbir mani bulunmuyor. Uzun yıllar sonra ilk kez yeni anayasa konusunda parlamentomuzda ve kamuoyumuzda oluşan müspet atmosferi bu bakımdan çok kıymetli gördüğümüzü belirtmek istiyorum” ifadelerini kullandı. ‘Hukuk camiamızın da birikimleri, müktesebatları ve değerli önerileriyle bu sürecin dışında kalmamalarını bekliyoruz’ sözlerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hep söylediğimiz gibi hakikatin kıvılcımı farklı fikirlerin çarpışmasından doğar. Türkiye’nin en büyük zenginliği konuşan, iradesine sahip çıkan, sandığın namusuna halel getirmeyen, tercihini daima meşru yollarla ifade eden demokrasiyi özümsemiş bireylere sahip çıkmasıdır. Türk demokrasisini ilk serbest seçimlerin yapıldığı 1950’den beri maruz kaldığı onca vesayet girişimine rağmen dimdik ayakta tutan her seferinde yeniden ayağa kalkmasını sağlayan işte bu güçlü vasfıdır. İnşallah seksen beş milyon olarak tam bir demokratik olgunluk içinde mümkün olan en geniş en kapsayıcı toplumsal mutabakatla bu hassas süreci başarıya erdireceğimize inanıyorum” değerlendirmelerinde bulundu. "21 yılda adalet ve güvenlik alanlarında elde ettiğimiz tarihi kazanımlara yenilerini ekleyerek bu mesuliyetimizi yerine getirmeye çalışacağız" Adalet hizmetleri kalitesini, etkinliğini ve memnuniyet seviyesini artırırken bunun mütemmim cüzü olan güvenliği de ihmal etmediklerinin altını çizen Erdoğan, “Binlerce insanımızın hayatına mal olan bölücü terör örgütünden 15 Temmuz gecesi demokrasimizi hedef alan hain FETÖ’ye, marjinal örgütlerden DEAŞ vari istismarcı yapılara, devlet otoritesine meydan okuma cüreti gösteren çetelerden kendini, hukukun üstünde gören, çeşitli oligarşik kadar tüm şer şebekelerine karşı yürüttüğümüz mücadelenin arkasında güvenliği ve adaleti aynı anda tesis ve tahkim etme irademiz bulunuyor. 2002 yılından beri hukukun, kanunun ve demokrasinin dışında kümelenen hiçbir teşekküre kendini milletten üstün gören hiçbir elitist zihniyete, bürokratik oligarşinin hiçbir formuna izin vermedik, vermeyeceğiz. Her ne suretle olursa olsun cezasızlık duygusunun toplumda yer etmesine ve devlet otoritesinin sorgulanmasına müsaade edemeyiz. Zalime merhamet, mazluma zulüm demektir. Meşru yollar varken, gayri meşru yollara tevessül edenler, milletin canına, malına, huzuruna kastedenler, vatanımızın bekasına tehdit oluşturanlar bu pervasızlıkların hesabını yargı önünde mutlaka vermek zorundadır. 21 yılda adalet ve güvenlik alanlarında elde ettiğimiz tarihi kazanımlara yenilerini ekleyerek bu mesuliyetimizi yerine getirmeye çalışacağız. Şayet bu konuda mevzuatla ilgili bir eksiklik varsa gidermeyi, işleyişle ilgili bir sıkıntı varsa çözmeyi, iradeyle ilgili bir şüphe varsa ortadan kaldırmayı, hasılı nerede bir engel varsa aşmayı görev addediyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemde bu hususta daha kararlı adımlar atacağız. Zaman zaman bizlerin de şahit olduğu maşeri vicdanı yaralayan kararların önüne geçmek için ne gerekiyorsa yapmaktan çekinmeyeceğiz” dedi. "Binlerce evladını teröre kurban vermiş bir millet olarak eli kanlı canilere gösterilen bu müsamahakar tavrı biz gerçekten anlayamıyoruz" Türkiye, dünyanın en eli kanlı terör örgütleriyle mücadele bir ülke olduğunu vurgulayan Erdoğan sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Türkiye dünyanın en eli kanlı terör örgütleriyle mücadele eden bir ülkedir. Ülkemiz aynı zamanda jeostratejik konumuyla küresel güç kavgalarının odağında ve doğrudan hedefinde yer almaktadır. Güvenliğimizi tehdit eden hiçbir meselenin sadece yerel dinamiklerden kaynaklanmadığını tecrübelerimizin ışığında çok iyi biliyoruz. Suriye’nin kuzeyindeki terör yapılarına verilen aleni destek bunun en somut örneğidir. Aynı şekilde ülkemizde darbe suçu işlemiş terör eylemlerine bulaşmış firari şahısların batı ülkelerinde siyasi sığınmacı maskesi altında korunup kollanması da bunun bir başka örneğidir. Son günlerde bazı mahkemelerin de maalesef buna alet olduğunu veya edildiğini görüyoruz. Binlerce evladını teröre kurban vermiş bir millet olarak eli kanlı canilere gösterilen bu müsamahakar tavrı biz gerçekten anlayamıyoruz. Klasörler dolu deliğine rağmen terör elebaşlarına yönelik hiçbir adım atılmamasını ne kendimize, ne milletimize izah edemiyoruz. Hele hele söz konusu kendi güvenlikleri olunca hiçbir sınır tanımayanların bizim tamamen hukuk çerçevesinde soğukkanlı bir şekilde yürüttüğümüz mücadeleyi eleştirmeleri apaçık bir çifte standarttır. Dağdaki, kamptaki veya sınır dışındaki teröristle mücadele elbette kolay değildir. Ama çok daha zor ve çetrefil olanı devletin kılcallarına kadar sızmış olan cübbeli, üniformalı, kravatlı teröristlerle mücadele etmektir. FETÖ amaçlarına ulaşmak için her yolu mubah gören, takiyyeyi, gizliliği, yalanı kullanan en kutsal değerleri bile istismar etmekten çekinmeyen asimetrik bir terör örgütüdür. Bunu bilmeden verilecek her türlü idari ve adli karar adalet tecellisine yardımcı olmayacağı gibi insanlık düşmanlarına da cesaret aşılayacaktır." Türkiye’nin dostlarından ve adaletin tecellisi için çalışan tüm kurumlardan şunları beklediklerini belirten Erdoğan, “Yaşadığımız her terör eylemi sonrasında ilettiğiniz taziye ve kınama mesajları şüphesiz anlamlıdır, değerlidir. Ama ülkemizin PKK’dan FETÖ’ye kadar envai çeşit terör örgütüne karşı sürdür mücadelesinin başarıya ulaşması için asla yeterli değildir. Bakınız önceki gün meclisimizin açılışına denk getirilen menfur bir terör eylemi oldu. Polisimizin etkin ve süratli müdahalesi sayesinde teröristler emellerine ulaşamadan etkisiz hale getirildi. Yapılan soruşturma neticesinde bu 2 teröristin bir başka ilimizde aracını gasp ettikleri ve 6 aylık bebeği olan bir sivil vatandaşımızı şehit ettiği ortaya çıktı. Yani her acıdan vahşi, alçak, canice bir saldırıyla ve buna teşebbüs eden bir terör örgütüyle karşı karşıyayız. Ama şunu da biliyoruz ki şayet bu caniler etkisiz hale getirilmeseydi ve bir şekilde yurt dışına kaçmış olsalardı siyasi sığınmacı denilerek korunacak birileri tarafından adeta baş tacı edilecekti. Bugün terör eylemini kınayan dostlarımızın bir kısmı maalesef o zaman iade taleplerimize kuvvetle muhtemel olumlu cevap vermeyecektir. Bunu iddia olarak değil 40 yıllık bölücü terörle ve 10 yıllık FETÖ’yle mücadelemizde sık sık karşılaştığımız bir vaka olarak ifade ediyorum. Biz acımızı paylaşan dostlarımızdan kınama mesajlarıyla birlikte artık daha somut adımlar görmek istiyoruz. Diğer türlü yapılan açıklamaların bizi teskin, terörü telin eden beyanatların yaramıza merhem olmayacağının bilinmesi gerekiyor. Buradaki kıymetli misafirlerimizin de destekleriyle bu haklı beklentimizin önümüzdeki dönemde daha fazla makes bulacağına inanıyorum” ifadelerine yer verdi.

En düşük kamu işçisi ücreti 15 bin lira oldu Haber

En düşük kamu işçisi ücreti 15 bin lira oldu

700 binden fazla işçiyi ilgilendiren 2023 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri'nde zam oranı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklandı. En düşük kamu işçisi ücreti 15 bin liraya yükseltildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kamu işçilerine refah payı dahil yüzde 45 zam yapıldığını açıkladı. En düşük kamu işçisi ücreti 15 bin liraya yükseltildi. Kamu işçisinin mali ve sosyal haklarının belirleneceği Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle imzalandı. Kamu işçisinin zam ve mesai oranlarını açıklayan Erdoğan, "Kamudaki işçiler için gece çalışanların ücretlerinin yüzde 8 zamlı ödenmesini öngörüyoruz. Fazla çalışma ücretlerinde ise yüzde 70’lik artışa gidiyoruz. (Kamuda) Gazi, terör mağduru ve şehit yakını işçilerin çıplak ücretlerine yüzde 10’luk ilave yapıyoruz" dedi. Protokol ile yaklaşık 700 bin çalışanın 2023-2024 döneminde alacağı ücretin çerçevesini belirllendiğini belirten Erdoğan, "Çerçeve anlaşma protokolümüz kamu idareleri ve bağlı döner sermayeli kuruluşlar. Fonlar ve kefalet sandıkları. Özel kanunla kurulan kurumlar. Genel bütçeden yardım alarak hizmet yürüten kuruluşlar. Kamu iktisadi teşekkülleri ve bağlı ortaklıkları. Sermayesinin yarıdan fazlası kamuya ait kuruluşlar. İl özel idareleri, belediyelerle bağlı kuruluş ve işletmelerinde alın teri döken işçilerimizi kapsıyor. "Yüzde 45 zam yapıyoruz" Bugün imzalanacak protokol ile kamu işçilerimizin taban ücretleri, ücret zamları, sosyal yardımları, maktu ödemeleri, diğer özlük ve yan hakları belirlenmektedir. Epeyce ayrıntısı bulunan bu toplu iş sözleşmesi çerçevesi ile refah payı dahil ücretlerde yüzde 45 zam yapıyoruz. Böylece en düşük kamu işçisi ücretini de 15 bin liraya çıkarıyoruz. Başkaca iş pirimi ödemesi bulunmayan işçilerimize yüzde 4 ile yüzde 6 arasında prim ödemesi uygulamasını da bu sözleşme ile getiriyoruz. Ayrıca gazi, terör mağduru ve şehit yakını işçilerimizin çıplak ücretlerine yüzde 10'luk ilave yapıyoruz. Fazla çalışma ücretlerinde ise yüzde 70'lik artışa gidiyoruz. Gece çalışanların ücretlerini de yüzde 8 zamlı ödenmesini öngörüyoruz. Giyim ve yemek rakamlarını güncelleyerek ücret zammı oranında artırıyoruz" ifadelerini kullandı. Diğer sözleşmeleri de yakından ilgilendiriyor Öte yandan, yaklaşık 3,5 milyon memur ile 2,5 milyon memur emeklisinin maaşlarına yapılacak zam oranının belirleneceği 2024-2025 yıllarını kapsayan 7. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri, 1 Ağustos'ta başlayacak. Bu bakımdan, kamu işçilerini ilgilendiren çerçeve protokol, memurların toplu sözleşmesi başta olmak üzere özel sektörde imzalanacak toplu iş sözleşmelerinin çerçevesini belirlemesi açısından da önem taşıyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.