SON DAKİKA
Hava Durumu

#Tcmb

Ekometre - Tcmb haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tcmb haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

TCMB'nin PPK metninde değişiklik Haber

TCMB'nin PPK metninde değişiklik

Metinde 'dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılığın sağlanacağını' söylenmesi, aralık ayında faiz indiriminin başlayabileceğine dair yorumlandı. Metinde maliye politikasının eşgüdümünün artacağı da kaydedildi. Merkez Bankası, bugün piyasaların merakla beklediği faiz kararını açıkladı. Politika faizi piyasa beklentileri doğrultusunda yüzde 50'de sabit tutuldu. Ancak Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısının ardından yayınlanan metinde, bir önceki metne göre bazı değişiklikler dikkat çekti. Bugün yayınlanan metinde politika faizinin seviyesinin, enflasyon gerçekleşmeleri ve beklentileri göz önünde bulundurularak öngörülen dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılığı sağlayacak şekilde belirleneceğinin belirtilmesi, ekonomistler tarafından faiz indiriminin aralıkta başlayabileceği şeklinde yorumlandı. Metinde neler değişti? Önceki metinde "Üçüncü çeyreğe ilişkin göstergeler yurt içi talebin yavaşlamaya devam ederek enflasyondaki düşüşü destekleyici seviyelere yaklaştığını ima etmektedir" ifadesinde "seviyelere geldiğini" şeklinde değişiklik dikkat çekti. "Hizmet enflasyonundaki iyileşmenin son çeyrekte gerçekleşmesi beklenmektedir" ifadesi yerine "hizmet enflasyonunda iyileşmeye dair sinyaller belirginleşmiştir" ifadesi kullanıldı. "Geçici arz koşullarına bağlı olarak işlenmemiş gıda enflasyonu yüksek seyrini sürdürmektedir" ifadesi metinde ilk kez yer aldı. "Enflasyondaki iyileşmenin hızına dair belirsizlik ise son dönemdeki veri akışı ile artmıştır" ifadesi yerine "Enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışları iyileşme eğilimi sergilemekle birlikte, dezenflasyon süreci açısından risk unsuru olmaya devam etmektedir" ifadesi yer aldı. Metinde "Maliye politikasının artan eşgüdümü de bu sürece önemli katkı sağlayacaktır" denilerek Maliye politikasının desteğine vurgu yapıldı.

Yıl sonu enflasyon tahmini yükseldi Haber

Yıl sonu enflasyon tahmini yükseldi

Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, 2024 yılının son Enflasyon Raporu sunumunda, yıl sonu enflasyon tahmininin yüzde 44 seviyesine yükseltildiğini açıkladı. 2025 ve 2026 enflasyon tahminleri ise sırasıyla, yüzde 21 ve yüzde 12 seviyesine çıkarıldı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, 2024 yılı son Enflasyon Raporu sunumunu gerçekleştirdi. Enflasyon raporu sunumunda ekonomik gelişmeleri değerlendiren Karahan, yıl sonu enflasyon tahminini de revize etti. Yıl sonu enflasyon tahmini yükseldi 2024 yılı ilk raporunda yüzde 34 olarak açıklanan yılsonu enflasyon tahmini, ikinci raporda yüzde 38’e çıkarken, yüzde 34-42 aralığına çekilmişti. 3. Toplantıda tahmin değişmezken, yüzde 34-42 bandına dikkat çekilerek bu bandın önemsenmesi gerektiği vurgulanmıştı. Karahan, enflasyonun 2024 yılı sonunda yüzde 44,0 olacağını, ardından 2025 yıl sonunda yüzde 21,00, 2026 sonunda da yüzde 12 seviyesine gerileyecek şekilde tahminlerini güncellediklerini belirtti. Bir önceki enflasyon beklentisi bu yıl sonu için yüzde 38,0, gelecek yıl sonu için yüzde 14,0, 2026 yıl sonu için yüzde 9,0 seviyesinde bulunuyordu. Karahan, sunumunda dezenflasyon sürecinin devam ettiğini ve makroekonomik göstergelerin de dezenflasyon süreciyle uyumlu ilerlediğini belirterek, "İç talebin yavaşlamaya devam ederek enflasyonu destekleyici seviyelere geldiğini değerlendiriyoruz" dedi. Başkan Karahan, "Cari işlemler açığında düşüş sürüyor. Enflasyonun ana eğilimi öngörülerimizden yavaş olsa da iyileşiyor. Para politikasındaki sıkı duruşumuzu dezenflasyonun devamını sağlayacak şekilde sürdüreceğiz" diye konuştu. TCMB Başkanı Karahan’ın sunumunda öne çıkanlar şu şekilde oldu: Dezenflasyon süreci devam ediyor. Enflasyonun ana eğilimi öngörülerimizden yavaş olsa da iyileşiyor. Makroekonomik göstergeler de dezenflasyon süreciyle uyumlu ilerliyor. İç talebin yavaşlamaya devam ederek enflasyonu destekleyici seviyelere geldiğini değerlendiriyoruz.  Cari işlemler açığında düşüş sürüyor. Para politikasındaki sıkı duruşumuzu dezenflasyonun devamını sağlayacak şekilde sürdüreceğiz. Küresel büyümede kademeli toparlanma öngörüsü korundu. Küresel merkez bankaları enflasyon eğilimini dikkate alarak parasal sıkılığı azaltıyor. Talepteki dengelenme süreci devam ediyor. Büyümedeki talep kompozisyonu daha dengeli bir görünüm sergiledi. Üçüncü çeyreğe ilişkin mevcut veriler yurt içi talepte ılımlı seyrin devam ettiğini gösteriyor. Arz göstergeleri, iktisadi faaliyette yavaşlamaya işaret ediyor. Çıktı açığı üçüncü çeyrekte gerilemeyi sürdürdü. Çıktı açığında gerilemenin yılın son çeyreğinde de devam ettiğini değerlendiriyoruz. Sıkı para politikamız sonucunda iç talepteki dengelenme sürecektir. Cari dengedeki olumlu seyrin süreceğini öngörüyoruz. Enflasyon değerlendirmeleri Enflasyon beklentilerinde iyileşme kademeli olarak devam ediyor. Ekim ayında enflasyonun ana eğiliminde düşüşün sürdüğünü görüyoruz. Enflasyonun ana eğilimdeki iyileşme temel malların öncülüğünde devam ediyor. Geçmişe endeksleme eğilimi güçlü kalemler hizmet enflasyonunu yukarı çekiyor. Hizmet enflasyonu üzerinde okula dönüş etkili oldu. Kira dışındaki hizmetlerde fiyat artışları kademeli olarak güç kaybetmektedir. Sanayi sektöründe firmaların fiyatlama davranışları iyileşiyor. Temel mal enflasyonu düşük seyretmeye devam ediyor. Talep koşullarındaki zayıflamayla fiyat artışının genele yayılımı azalıyor. Analizler çıktı açığının düşüş eğilimini sürdürmesiyle önümüzdeki dönemde fiyat artışlarının yayılımının daha da güç kaybedebileceğine işaret ediyor. Enflasyon beklentileri Sıkı parasal duruşun beklentiler üzerindeki etkisi yakından takip ediliyor. Sıkı para politikası duruşumuzla beklentilerin dezenflasyon sürecine katkı verecek şekilde oluşmasını sağlamakta kararlıyız. Sıkı parasal duruş makroihtiyati adımlarla destekleniyor. Enflasyon beklentilerindeki iyileşmenin hızı arzu ettiğimiz gibi değil. “Finansal koşullardaki sıkılık devam ediyor” Miktarsal sıkılaşma ile fazla likidite sterilize ediliyor. Likidite koşullarını yakından izliyoruz. Araç setimizi etkili bir şekilde kullanmaya devam edeceğiz. Finansal koşullardaki sıkılık devam ediyor. Para politikası duruşumuz ve makroihtiyati çerçevemiz mevduat faizlerinin TL'ye geçişi ve tasarrufları destekleyici seviyelerde kalmasını sağlayacak. Tüketici kredileri ılımlı şekilde büyüyor. Ticari kredi artışında büyüme sınırların altında devam ediyor. TL varlıklara olan ilgi ve güvenin arttığını görüyoruz. TL mevduat payı artarken, KKM payı geriliyor. Küresel piyasalarda azalan risk iştahı ile birlikte sermaye girişleri yavaşladı, önümüzdeki dönemde sermaye girişleri jeopolitik gelişmelere bağlı oynaklık gösterebilir. Sıkı para politikası duruşumuz rezervlere olumlu yansıyor. Risk primi ılımlı seyrini sürdürdü. SORU-CEVAP Merkez Bankası Başkanı Karahan’ın sunumu ve orta vadeli öngörülerde enflasyon beklentilerini değiştirmesinin ardından ekonomist ve gazetecilerin sorularının alındığı bölüme geçildi. Sorulara karşılık cevaplarında gelecek yıl enflasyonda ciddi bir revizyon yapmayı beklemediklerini belirten Karahan, “Enflasyonda üst bant olan yüzde 42'ye yıl sonunda gelmeyi düşünüyorduk, en kötü ihtimalle, mevcut durumda baktığımızda buraya 2025 Ocak ayında ulaşacağız, ama bizim hedefimiz orta nokta, 38'e de 2025 Mart ayında ulaşacağımızı değerlendiriyoruz” dedi.

TCMB Para Politikası Kurulu toplantı özetini yayımladı Haber

TCMB Para Politikası Kurulu toplantı özetini yayımladı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) Toplantı Özeti'nde, "Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermekle birlikte, enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere karşı ihtiyatlı duruşunu yinelemiştir." ifadelerine yer verildi. Özette, öncü göstergelerin eylül ayında mevsimsel etkilerden arındırılmış tüketici enflasyonunun önceki aya kıyasla yavaşlayacağına işaret ettiği belirtilerek, mevsimsel etkilerden arındırılmış verilerle, B ve C göstergelerinin aylık enflasyonunun ortalamada görece yatay seyretmesinin beklendiği kaydedildi. Eylül ayında temel mal grubu fiyat artışının bir miktar yükselmekte olduğunun gözlendiği aktarılan özette, aylık hizmetler enflasyonunun ise yüksek seyrini koruduğu vurgulandı. Özette, eylül ayında hizmet enflasyonunun üzerinde okula dönüş etkisinin öne çıktığına dikkate çekilerek, şu ifadelere yer verildi: "üniversite ücretlerinin sarkan etkisiyle eğitim hizmetleri ve okul servis ücretlerine bağlı olarak ulaştırma hizmetlerinde fiyatlar belirgin bir şekilde yükselirken, yurt ücretlerindeki artışların lokanta-otel alt grubu enflasyonunu yukarıya çektiği izlenmektedir. ulaştırma hizmetlerinde okul servis ücretleri dışındaki kalemlerde fiyat gelişmelerinin ılımlı olduğu gözlenmektedir. ağustos ayında gerileyen gıda fiyatlarının, eylül ayında sınırlı bir oranda artarak olumlu seyrini sürdüreceği öngörülmektedir. işlenmiş gıda aylık enflasyonunun bir önceki aya kıyasla yavaşladığı, fiyat artışlarının alt grup genelinde ılımlı olduğu izlenmektedir. enerji grubunda yönetilen ve yönlendirilen kalemlerdeki tarife güncellemeleri ağustos ayında sona ererken, küresel gelişmeleri takiben akaryakıt fiyatları eylül ayında da gerilemektedir. son iki ayda yönetilen ve yönlendirilen kalemlerin etkisiyle yüksek artış gösteren enerji fiyatlarının, bu dönemde nispeten yatay seyredeceği değerlendirilmektedir." temel mal enflasyonunun sınırlı bir artışla düşük seyretmeye devam edeceği aktarılan özette, hizmet enflasyonundaki iyileşmenin son çeyrekte gerçekleşmesinin beklendiği belirtildi. Özette, "Dönemsel fiyatlama ve geriye doğru endeksleme davranışlarının baskın olduğu kalemlerdeki göreli fiyat uyarlamalarının büyük ölçüde tamamlanması ve kiralardaki kısmi iyileşme ile birlikte hizmet grubu enflasyonunun son çeyrekte daha ılımlı seyredeceği tahmin edilmektedir." değerlendirmesi yapıldı. "ENFLASYONDA BELİRGİN VE KALICI BİR BOZULMA ÖNGÖRÜLMESİ DURUMUNDA PARA POLİTİKASI ARAÇLARI ETKİLİ ŞEKİLDE KULLANILACAK" Özette, Kurulun, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermekle birlikte, enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere karşı ihtiyatlı duruşunu yinelediğinin altı çizildi. Para politikasındaki kararlı duruşun, yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtasıyla aylık enflasyonun ana eğilimini düşüreceği ve dezenflasyon sürecini güçlendireceği kaydedilen özette, "Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecektir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası araçları etkili şekilde kullanılacaktır." denildi. Özette, kredi ve mevduat piyasalarında öngörülenin dışında gelişmeler olması durumunda parasal aktarım mekanizması ilave makro ihtiyati adımlarla destekleneceği kaydedilerek, likidite koşullarının muhtemel gelişmeler göz önünde bulundurularak yakından izlendiği bildirildi. Sterilizasyon araçlarının etkili şekilde kullanılmaya devam edileceği ifade edilen özette, "Kurul, politika kararlarını parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de dikkate alarak, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirleyecektir. Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanacaktır." bilgilerine yer verildi. Özette, Kurulun, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede alacağı da belirtildi.

TCMB kartlı harcama eğilimini değerlendirdi Haber

TCMB kartlı harcama eğilimini değerlendirdi

TCMB’den kartlı harcama değerlendirmesi Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası bünyesinde araştırmacı ve uzmanların analiz ve yorumlarını içeren “Merkezin Güncesi” adlı yayımlanan blogda “Kartlı Harcama Tercihlerinde Son Dönem Eğilimler” başlıklı bir içerik yer aldı. TCMB araştırmaları, bu yazısında kartlı harcama bakiyesinde gözlenen reel artışı inceledi ve ödeme aracı tercihlerinde bireylerin nakit yerine kart kullanımına yönelmesinin bu artışta önemli bir belirleyici olduğuna değindi. Araştırmacılar, dijital kanalların yaygınlaşması ve yüksek enflasyonla birlikte nakit taşıma maliyetinin artmasının banka ve bireysel kredi kartlarının (BKK) kullanımını artırdığı üzerinde durdu. Kartların nakit avans ve vadeli ödeme imkânları ile tüketicilere borçlanma imkânı sunması da bu gelişimeye katkı sunduğu belirtildi. Son yıllarda görülen yüksek enflasyonun da etkisi ile kartlı harcama bakiyesinin nominal ve reel bazda belirgin bir şekilde yükseldiği vurgulandı. “Türkiye’de yaklaşık 28 milyon aktif kredi kartı kullanıcısı var” “Kartlı Harcama Tercihlerinde Son Dönem Eğilimler” başlıklı yazıda şu bilgiler verildi: “Türkiye’de yaklaşık 28 milyon aktif kredi kartı kullanıcısı, 125 milyon kredi kartı, 191 milyon banka kartı bulunurken kartlı harcamaların toplam hacmi 12,8 trilyon Türk lirasına ulaştı. 2021 yıl sonundan 2023 yılının üçüncü çeyreğine kadar faizlerin enflasyonun görece altında kalması bakiye büyümesindeki hızlı artışta önemli rol oynadı. Ancak kredi kartı ile yapılan harcamaların artışında kartla borçlanma maliyetinin dışındaki faktörler de etkili. Kart ile yapılan harcamaların artmasında kartlı ödeme yöntemlerinin kullanım kolaylığı sunması, salgın dönemiyle birlikte temassız ödeme tercihinin hızlı bir şekilde artması ve nakit taşımanın azalması da önemli bir yer tutuyor.  Nitekim, aynı dönemde herhangi bir borçlanma imkânı sunmayan banka kartları ile yapılan harcamalarda kredi kartlarına göre daha yüksek oranda bir reel artış yaşanması bu görüşü destekliyor. 2015 yılından günümüze kredi kartıyla yapılan harcamalar reel bazda 2 kat artarken banka kartlarıyla yapılan harcamalar yaklaşık 3 kat artış gösteriyor. Bu artışın tamamına yakınının (kredi kartlarında 0’ü, banka kartlarında %80’i) 2021 yılı sonrasında gerçekleştiği görülüyor.” Covid-19 salgını sonrası kartlı ödemelerde artış Kredi kartı ile yapılan işlem adetlerinin COVID-19 salgını sonrası dönemde kartlı ödemede finansal teknolojilerin gelişmesinin de etkisiyle önemli oranda arttığı belirtilirken salgın öncesi dönemde BKK işlem adetlerinin yıllık yaklaşık 4 milyar civarında iken, 2024 yılı itibarıyla bu miktar 10 milyara yaklaştığı ifade edildi. Blog yazısında ayrıca şu bilgilere yer verildi:  “Ödeme tercihlerinin nakit kullanımından kart kullanımına kayması hanehalkı harcama türlerine de yansıyor. GSYİH’nin en büyük kalemi olan hanehalkı tüketim harcamalarında BKK ile taksitsiz yolla veya banka kartı ile yaptığı harcamaların payı son yıllarda artıyor. Örneğin, banka kartı ile yapılan harcamaların toplam hanehalkı tüketimindeki payı yüzde 6,8’den yüzde 10’un üzerine, taksitsiz kredi kartı payının ise yüzde 21’den yüzde 34’e ulaştı. İlaveten, BKK harcamalarının yaklaşık dörtte üçünün taksitsiz yolla yapılıyor olması ve nakit avans kullanım hacminin toplam kartlı harcamalarda düşük bir paya sahip olması da kredi kartlarının borçlanma amacıyla kullanılma eğiliminin düşük olduğu görüşünü destekliyor. Dolaşımdaki paranın enflasyondan düşük büyüme oranı, daha fazla kişinin günlük işlemlerinde nakit yerine kartları tercih ediyor olduğu görüşünü destekliyor. Özetle, geçtiğimiz yıllarda tarihi yüksek seviyelere çıkan kartlı harcama bakiyeleri, tüketici ödeme alışkanlıklarında enflasyonist baskılar ve nakit yerine kart kullanımının getirdiği kolaylık nedeniyle ortaya çıkan önemli bir değişikliği yansıtıyor. Politika yapıcıların ve analistlerin ekonomideki talep koşullarını ve hane halkı borcunu değerlendirirken devam etmesi muhtemel bu davranış değişikliklerini dikkate alması gerekiyor. Çoğunlukla borçlanma ihtiyaçlarından bağımsız olan kart kullanımındaki artış, borçlu talebindeki artıştan ziyade harcama davranışındaki değişimi yansıttığı için, yalnızca kredi kartı kullanımı gibi geleneksel göstergelere dayalı çıkarımlar yanlış yorumlara neden olabiliyor.”

TCMB Aylık Fiyat Gelişmeleri" raporu yayınlandı Haber

TCMB Aylık Fiyat Gelişmeleri" raporu yayınlandı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), "Aylık Fiyat Gelişmeleri" raporu yayınlandı. Raporda şöyle denildi; "Tüketici fiyatları ağustos ayında yüzde 2,47 oranında yükselmiş, yıllık enflasyon 9,81 puan düşüşle yüzde 51,97 seviyesine gerilemiştir. Yıllık enflasyon yüksek bazın da etkisiyle ana gruplar genelinde düşmeye devam ederken, aylık fiyat artışı gıda grubu öncülüğünde önceki aya kıyasla zayıflamıştır. Gıda fiyatları uzun bir aradan sonra aylık bazda gerilemiş, bu gelişmeyi taze meyve ve sebze kalemi başta olmak üzere işlenmemiş gıda alt grubu sürüklemiştir. Enerji fiyatlarındaki artışta doğal gaz mesken tarifelerinde yapılan düzenleme belirleyici olmuştur. Temel mal grubu aylık enflasyonu önceki aylara kıyasla bir miktar yükselse de görece ılımlı seyrini sürdürmüştür. Hizmet grubunda, ulaştırma hizmetleri ile zamana bağlı fiyat belirleme eğilimi güçlü eğitim gibi kalemler öncülüğünde, aylık fiyat artışları gücünü korumuştur. Üniversite eğitim ücretleri yüksek bir oranda artarken, bu yıl kayıt tarihlerine bağlı olarak söz konusu artışın kademeli bir şekilde ağustos ayı itibarıyla endekse yansımaya başlaması, hizmet grubu aylık enflasyonunu yukarıya çeken bir unsur olmuştur. Üretici fiyatları artışı önceki aya kıyasla bir miktar yavaşlamış, yıllık üretici enflasyonu yüksek bazın da etkisiyle düşmüştür. Bu görünüm altında, mevsimsellikten arındırılmış verilerle B ve C göstergelerinin aylık artış oranları önceki aya kıyasla yükselirken, medyan enflasyon ve SATRIM gibi aylık fiyat değişimlerinin dağılımına dayalı alternatif göstergeler haziran ayı değerlerine gerilemiştir. Tüm göstergeler birlikte incelendiğinde, enflasyonun ana eğiliminin kayda değer bir değişiklik sergilemediği değerlendirilmektedir. Ağustos ayında tüketici fiyatları yüzde 2,47 oranında yükselmiş ve yıllık enflasyon 9,81 puan azalarak yüzde 51,97 seviyesine gerilemiştir. Mevsimsel etkilerden arındırılmış tüketici fiyat artışı bir önceki aya kıyasla yavaşlamıştır. B endeksinin yıllık değişim oranı 9,44 puan azalarak yüzde 50,87 olurken C endeksinin yıllık değişim oranı 8,67 puan düşüşle yüzde 51,56 olarak gerçekleşmiştir. Yıllık tüketici enflasyonuna katkılar incelendiğinde, gıda, temel mal, hizmet, enerji ve alkol-tütün-altın gruplarının katkıları bir önceki aya kıyasla sırasıyla 3,75, 2,76, 2,40, 0,83 ve 0,07 puan azalmıştır. Mevsimsellikten arındırılmış verilerde, B ve C göstergelerinin aylık artışları bir önceki aya kıyasla yükselmiştir. Fiyat artışları, B endeksini oluşturan gruplardan işlenmiş gıdada düşerken, diğerlerinde yükselmiştir. Hizmetlerde aylık fiyat artışındaki yüksek seyir korunurken, temel mal enflasyonu düşük seyretmeye devam etmiştir. Ana eğilime ilişkin medyan enflasyon ve SATRIM gibi dağılım bazlı alternatif göstergeler ise B ve C endekslerinden ayrışarak ağustos ayında gerilemiştir. Hizmet fiyatları ağustos ayında yüzde 4,60 oranında artmış, grup yıllık enflasyonu 7,80 puan gerileyerek yüzde 77,83 olarak gerçekleşmiştir. Yıllık enflasyon ulaştırmada daha belirgin olmak üzere yüksek bazın da etkisiyle tüm alt gruplarda gerilemiştir. Aylık enflasyon, lokanta-otel ve haberleşme gruplarında bir önceki aya kıyasla zayıflarken, ulaştırma hizmetleri (yüzde 9,20) başta olmak üzere diğer alt gruplarda güçlenmiştir. Ulaştırma hizmetleri fiyatlarındaki yüksek aylık artışta, havayolu ile yolcu taşımacılığının (yüzde 41,56) yanı sıra şehir içi yolcu taşımacılığı başta olmak üzere bazı yönetilen kalemler etkili olmuştur. Kira grubunda aylık artış, sözleşme yenileme oranının ağustos ayında da yüksek olmasının etkisiyle, yüzde 7,38’e yükselirken yıllık enflasyon 1,07 puan düşüşle yüzde 121,26 olarak gerçekleşmiştir. Diğer hizmetler alt grubunda, başta özel üniversite olmak üzere üniversite ücretlerinin yüksek bir oranda artması ve bu yıl endekse daha erken yansımasıyla eğitim hizmetleri (yüzde 11,34) öne çıkarken paket turlarda fiyat düşüşünün sürdüğü gözlenmiştir. Lokanta-otel alt grubu aylık enflasyonu (yüzde 2,03) gıda ve talep görünümünün yansımalarıyla bir önceki aya kıyasla yavaşlamıştır. Haberleşme aylık enflasyonunun (yüzde 0,61 ile) 2022 yılı öncesi seviyelere gerilemesi dikkat çekmiştir. Ağustos ayında, temel mal grubu yıllık enflasyonu 9,34 puanlık düşüşle yüzde 28,91’e gerilemiştir. Yıllık enflasyon tüm alt gruplarda azalmıştır. Mevsimsellikten arındırılmış veriler, temel mal enflasyonunun bir miktar yükselmekle beraber ılımlı seyrettiğine işaret etmektedir. Dayanıklı mal (altın hariç) fiyatları yüzde 1,50 ile görece düşük bir aylık artış kaydetmiş, yıllık enflasyon 7,70 puan düşüşle yüzde23,69 olarak gerçekleşmiştir. Fiyatlar, otomobil (yüzde 2,24), mobilya (yüzde 1,68) ve beyaz eşyada (yüzde 0,55) artarken, diğer elektrikli ve elektriksiz ev aletlerinde (yüzde -0,18) gerilemiştir. Giyim ve ayakkabı fiyatları mevsimsel eğiliminin aksine bu dönemde sınırlı bir artış kaydetmiş (yüzde 0,30), yıllık enflasyon 10,19 puan azalarak yüzde 28,52 olmuştur. Diğer temel mallar alt grubu fiyat artışı ise yüzde 1,44 ile geçtiğimiz aylara kıyasla daha ılımlı gerçekleşmiştir. Enerji fiyatları ağustos ayında yüzde 6,84 oranında artmış, grup yıllık enflasyonu 11,66 puan düşerek yüzde 68,45’e gerilemiştir. Enerjideki yüksek aylık artışta meskenlere yönelik doğal gaz fiyat artışının (yüzde 27,64) etkisi belirleyici olmuştur. Diğer taraftan, bu dönemde uluslararası ham petrol fiyatlarındaki gelişmelerin etkisiyle akaryakıt fiyatları aylık bazda yüzde 1,32 oranında gerilemiştir. Gıda ve alkolsüz içecekler grubu fiyatları ağustos ayında yüzde 1,10 oranında azalmış, yıllık enflasyon 14,03 puan düşerek yüzde 44,88 olmuştur. Yıllık enflasyon işlenmemiş gıdada 15,60 puan, işlenmiş gıdada ise 12,69 puan gerileyerek sırasıyla yüzde 41,75 ve 47,66 seviyelerinde gerçekleşmiştir. Gıda fiyatları 2020 yılı ağustos ayından bu yana ilk defa aylık bazda azalırken, bu gelişmede mevsim ortalamalarına kıyasla taze meyve ve sebze öncülüğünde belirgin bir gerileme sergileyen işlenmemiş gıda fiyatları (yüzde -4,89) öne çıkmıştır. Bu dönemde gerek kırmızı gerekse beyaz et fiyatlarında da düşüş gerçekleşmiştir. İşlenmiş gıdada aylık enflasyon yüzde 2,37 ile önceki aya kıyasla sınırlı bir yavaşlama kaydederken, bu grupta çay ve şekerleme-çikolata kalemlerindeki fiyat artışları öne çıkmıştır. Alkollü içecekler ve tütün ürünleri fiyatları yüzde 4,46 oranında yükselmiştir. Tütün ürünlerinde, maktu vergi güncellemesinin ima ettiği artışın firmalar tarafından temmuz ayında kısmi bir şekilde nihai fiyatlara yansıtılmasıyla vergi kaynaklı etkinin yaklaşık yarısı ağustos ayına sarkmıştır. Yurt içi üretici fiyatları ağustos ayında yüzde 1,68 oranında artmış, yıllık enflasyon yüksek bazın etkisiyle 5,62 puan düşerek yüzde 35,75’e gerilemiştir. Bu dönemde ana sanayi grupları itibarıyla, enerji grubundaki fiyat artışı yüzde 3,04 olurken, ara malı (yüzde 1,25) ve dayanıksız tüketim malları (yüzde 1,17) manşet oranı sınırlayan gruplar olarak gerçekleşmiştir. Sektörler bazında incelendiğinde, tütün ürünleri, elektrik, gaz buhar ve iklimlendirme, içecekler, basım ve kayıt hizmetleri, makine ve ekipmanlar, kömür ve linyit ile ağaç-mantar ürünleri fiyat artışları ile öne çıkan alt gruplar olmuştur."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.