SON DAKİKA
Hava Durumu

#Turkcell

Ekometre - Turkcell haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Turkcell haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

5G Zirvesi ve Kullanıcı Kongresi İstanbul’da gerçekleşti Haber

5G Zirvesi ve Kullanıcı Kongresi İstanbul’da gerçekleşti

ZTE, son 11 yıldır en büyük küresel etkinliği olan 5G Zirvesi ve Kullanıcı Kongresi için 2024 yılı ev sahibi ülkesi olarak Türkiye’yi seçti. Bu yıl "Akıllı İnovasyonlarla Başarıyı Yakalayın" temasıyla Türkiye’de gerçekleştirilen etkinlik, 5G ve dijital teknolojilerin geleceğine dair küresel bir perspektif sundu. Bilgi ve iletişim teknolojileri alanında köklü deneyimiyle Türkiye’nin en yetkin teknoloji şirketlerinden biri olan Netaş, ZTE ile birlikte, 5-6 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul Çırağan Kempinski’de ZTE’nin global ölçekte en büyük etkinliği olan ZTE 5G Zirvesi ve Kullanıcı Kongresi 2024’e ev sahipliği yaptı. Etkinlik, telekomünikasyon sektörünün liderleri ve uluslararası katılımcılar tarafından yoğun ilgi gördü. Zirve, ZTE CEO'su Xu Ziyang'ın "Medeniyetin Dijital Köprüsü: Karbon ve Silikon Arasında Bağ" başlıklı konuşması ve Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan’ın açılış konuşmasıyla başladı. Etkinlik, sektör organizasyonları, standardizasyon kuruluşları, operatörler, düşünce kuruluşları, sektör ortakları, analistler ve diğer küresel ekosistem oyuncularını bir araya getirdi. Avrupa, Asya-Pasifik ve Latin Amerika bölgelerinden yaklaşık 40 ülkeden 700’ün üzerinde katılımcı, zirvede ZTE’nin telekomünikasyon, bilişim teknolojileri ve son kullanıcı cihazlarındaki teknolojik yeniliklere tanıklık etti. GSMA, 3GPP, FTTH Avrupa Konseyi ve GTI (Global TD-LTE Initiative / Küresel TD-LTE Girişimi)) gibi prestijli kuruluşlardan vizyoner liderler ve analistler ile Qualcomm gibi sektörün önde gelen ortakları ve üst düzey operatörler, değerli fikir alışverişinde bulunmak için bir araya geldi. GSMA’nın "Daha Aydınlık Bir Gelecek İçin Akıllı İnovasyon" vizyonundan Qualcomm’un popüler cihazları destekleme kararlılığına kadar, ortak hedef akıllı inovasyonlarla ilerlemeyi teşvik etmek ve güçlü bir ekosistem geliştirmek oldu. Zirvenin ilk günü, 5G’nin sunduğu yeni olanaklar, yapay zeka ve yeni nesil ağ teknolojileri başlıklarında çeşitli operatörlerin ve Telekom organizasyonlarının üst düzey yöneticilerinin yanı sıra, global fütüristler de konuşmacı olarak yer aldı. Turkcell CEO'su Ali Taha Koç, 5G ve ötesi teknolojilerinin yenilikleri ve kullanım alanları üzerine görüşlerini aktarırken, geleceğe yönelik ArGe vizyonlarını da paylaştı. Türk Telekom CNO'su Zafer Orhan, 5G teknolojilerine yönelik örnek senaryo ve stratejik hedeflerini anlatarak, sektörel gelişmelere dair önemli değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin lider Telekom operatörlerinin yanı sıra uluslararası operatörlerden de ilgi gören etkinlikte katılımcılar, 5G'nin iş süreçlerine entegrasyonu konusunda ayrıntılı bilgi alma ve ZTE’nin sunduğu yenilikçi çözümleri yakından tanıma fırsatı buldu. Etkinlik boyunca gerçekleştirilen paneller ve konuşmalar, telekomünikasyon sektörünün önde gelen isimlerini bir araya getirerek, sektördeki yenilikçi stratejiler üzerine değerli görüş alışverişlerine olanak tanıdı. Birinci gün gerçekleşen “Akıllı İnovasyon” temalı panelde Netaş CEO’su Sinan Dumlu, uluslararası katılımcılarla aynı sahnede telekomünikasyon ve bilişim teknolojileri sektörüne ilişkin vizyonlarını izleyicilerle paylaştı. İlk anda yeni teknolojilerin etkisinin çok hızlı ama göreceli olarak daha küçük görüldüğünü, ancak, gerçek anlamda yeni teknolojilerin etkisinin göreceli olarak daha yavaş ama çok daha büyük olduğunu dile getirerek son yıllarda yaşanılan 3 “yakınsama” konusuna değindi. İkinci gün gerçekleşen Sunucu Teknolojileri Oturumu’nda Sunucu Modernizasyonu başlıklı sunumunu yapan Sinan Dumlu, bulut bilişim, yapay zeka ve uygulama yazılımlarının ana işlem gücü olarak sunuculara olan ihtiyacından bahsederek yerli Netaş sunucunun önemini vurguladı. Netaş olarak ZTE’nin son teknoloji ürün ve çözümleriyle birlikte Türkiye’nin ilk yerli sunucusu olan Netaş Bulut Sunucu’nun yanı sıra Visium Shell ve V2X gibi yerli ürün portföyünden birçok ürün uluslararası düzeyde tanıtıldı. Dünyanın dört bir yanından katılımcıları bir araya getiren ve teknoloji alanındaki en önemli etkinliklerden biri olan ZTE 5G Zirvesi ve Kullanıcı Kongresi’nin İstanbul’da gerçekleştirilmesinin ülkemizin stratejik önemini göstermesi açısından büyük önem taşıdığını ifade eden Netaş CEO’su Sinan Dumlu, “Bu önemli etkinlikte ortağımız ZTE ile teknoloji alanındaki gücümüzü, yerli ürün ve çözümlerimizin küresel pazarlara taşınmasındaki hedeflerimizi bir kez daha ortaya koyduk. Türk müşterilerimize ZTE’nin yüksek teknoloji ürünlerini tanıtma, çok sayıdaki yabancı Telekom operatörüne ve kurumuna ise, ZTE çözümlerini tamamlayan Netaş ürün ve hizmetlerini anlatma fırsatı bulduk. Bu etkinlik, Netaş’ın teknoloji alanında yarattığı değerin ve Türkiye’yi ileriye taşıma misyonunun somut bir örneği olarak büyük önem taşıyor.” dedi. ZTE 5G Zirvesi ve Kullanıcı Konferansı’nı Türkiye gibi stratejik konuma sahip bir bölgede gerçekleştirmekten büyük mutluluk duyduklarını ifade eden ZTE Avrupa ve Amerika Başkanı Peng Aiguang “ZTE olarak, dijital dünyanın her alanında gelişim sağlamak için yapay zekayı, 5G ve daha ileri teknolojileri entegre eden çözümlerimizi sunmaya devam ediyoruz. Türkiye’nin bu dönüşümdeki yerini güçlendirmek ve sektörler arası iş birliğimizi artırmak en büyük önceliklerimizden biri. Netaş’la birlikte dijital dönüşümü hızlandıran ve akıllı inovasyonun faydalarını herkese ulaştıran bir ekosistem oluşturmayı hedefliyoruz. Netaş'ın yerel içgörüleri, ArGe kapasitesi, teknolojide geldiği nokta, iş birliği çabalarımızı büyük ölçüde geliştiriyor” dedi.

Öcalan: Vatandaşın yüksek ücretlerle soyulması eşkıyalıktır Haber

Öcalan: Vatandaşın yüksek ücretlerle soyulması eşkıyalıktır

Netgsm Yönetim Kurulu Başkanı Adem Öcal sert bir paylaşımda bulunarak maliyetlerinin geriye dönük bir şekilde yüzde 257 artırıldığını açıkladı. Türkiye’nin dördüncü operatörü Netgsm resmi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, baz istasyonu hizmeti aldığı Turkcell’in baz istasyonlarına erişimini engellediği iddia etti. Netgsm’den yapılan açıklama şu şekilde:  “Baz istasyonu hizmeti aldığımız mobil operatör, BTK Kurul Kararı'na RAĞMEN 5 Kasım 2024 tarihinden sonra Netgsm'e abone olanların baz istasyonuna erişimini engellemektedir. Anayasal hak olan haberleşmenin engellenmemesi ve BTK Kurul Kararı’nın ivedilikle uygulanmasını bekliyoruz.” Adem öcal’dan açıklama: Bu cesareti nereden alıyor? Geçen yıldan bu yana faaliyet gösteren firma, kısa bir süre önce tüm tarifelerinde ortalama yüzde 68 gibi ciddi bir zam yaptığını açıkladı. Öte yandan, Netgsm Yönetim Kurulu Başkanı Adem Öcal, Linkedin hesabından sert bir açıklama paylaştı. Öcal açıklamasında maliyetlerinin geriye dönük yüzde 257 artırıldığını söyledi. Öcal, paylaşımında şu sözlere yer verdi:  “Eşkıyalık, kamu otoritesinin etkisiz olduğu, güçlüye değil zayıfa işlediği yerde olur. *Bu eşkıyalık;* ekonomik sıkıntı içindeki vatandaşı üç mobil operatörün yüksek telefon ücreti kıskacından kurtarıp nefes aldıran Netgsm 'in, piyasaya girişini engelleme, yok etme ve vatandaşın yüksek ücretlerle soyulmasına devam edilmesi eşkıyalığıdır.  Netgsm'in erisim hizmeti aldığı mobil operatör; 5 Kasım 2024 ten itibaren Netgsm'den yeni hizmet alacak abonelerin mobil çağrı başlatma erişimini, BTK 'nın "engelleyemezsin" kararına rağmen engelledi. Yani devleti dinlemedi.  Mevcut çalışmakta olan 100.000 abonenin hizmet almasını engelleyemediler. Çünkü o zaman halka malolurdu. “Devletimize güvenerek sesimizi çıkarmadık” Maalesef halka malolmayan hiçbir şeye neredeyse hiç çözüm getirilmiyor. Devletimize güvenerek 3 gündür sesimizi çıkarmadık. Bekledik. Durum hala devam ediyor. Üstelik maliyetlerimiz 19 nisandan bu yana geriye dönük olacak şekilde %257 artırıldı. Yani geçmise dönük haraç da ödeyeceğiz. Üstelik hem geriye dönük aboneden almamız sözkonusu değil hem de mobil operatörden aldığımız hizmetin 3 katını ödemişken 9 kat ödeyeceksin deniliyor. “Bu haraç piyasaya girişimizi engelleyen bir taş halinde önümüze kondu” Teşekkür ederim. Hiç olmazsa İlgili operatöre, "erişim hizmeti vermeye devam edeceksin" dendi. Bari bu haracı bize ödetmeseydiniz. Ben Isparta'nın Aksu ilçesinin Koçular köyünden bir yörük çocuğuyum. Öyle geçmişten gelen sermayem falan yok. Bu haraç piyasaya girişimizi engelleyen büyük bir taş halinde önümüze konmuş oldu. Bundan sonra; maliyetleri arttığı için Netgsm, ücretini artırmak zorunda kalacak. Mevcut aboneleri erimeye başlayacak. Zaten yeni abone de alamadığı için abone sayısı gittikçe azalacak. Bu arada Netgsm'e birkaç para cezası da keserek iyice mecal bırakılmayacak. Tabiki BTK nın kararını uygulamayan imtiyazlı mobil operatöre de göstermelik bir ceza kesilecek. Kalan aboneler için kampanyalar düzenleyip onları kendilerine taşıyabilecekleri kadar taşıyacaklar. Sonra da arabağlantıyı kapatıverecekler. “Tam da oligopol mobil firmaların tekellerini sürdürecekleri bir ortam oluşur” Olacak olan bu, hesabedilen de bu değil mi? Ondan sonra da halkı yüksek telefon faturalarıyla soyabildigin kadar soy denilmiş olmayacak mı? Netgsm'i bu şekilde yok ettikten sonra artık hiçbir işletmeci mvno olmaz, olsa bile tüketicilerin mvno lara güveni kalmaz.  Tam da, oligopol mobil firmaların tekellerini sürdürecekleri ortam oluşmuş olur. “Bu cesareti nereden alıyor?” Netgsm'in erisim hizmeti aldığı mobil operatör, devleti takmayan bu cesaretini nereden alıyor? diye sorulması gerekmez mi?  Bu cesaret aldığı güçler, telefon ücretlerin yüksekliğinden oransal olarak en çok etkilenenlerin; gelir seviyesi düşük geçim sıkıntısı çekenler olduğunu görmüyorlar mı? Devlet adına, vatandaş adına bu operatörlerin başına getirilenler veya getirenler, telefon ücretlerinin yüksekliğinden her ay zorlananların çokluğu karşısında, her çeyrekte "finansal tablolarımız çok iyi" diye yayın yapmaları bana göre çok ayıp.  Garibanların ahını yayınlıyoruz deseler daha doğru olurdu.”

"#OperatörSoygunu" etiketi Türkiye gündeminde Haber

"#OperatörSoygunu" etiketi Türkiye gündeminde

Zamlardan etkilenen ve sosyal medyada örgütlenen vatandaşlar, bu duruma tepki göstermek için iki gündür aktif kampanyalar yürütüyor. Özellikle bugün, X (eski adıyla Twitter) platformunda "#OperatörSoygunu" etiketi Türkiye gündeminin ilk sırasına yerleşti. Kullanıcılar, son aylardaki fahiş fiyat artışlarını paylaşarak operatörlere karşı tepkilerini dile getiriyorlar. Operatörlerin sabit internet ve mobil aboneliklerde uyguladığı yüzde 300’e yaklaşan zamlar, taahhütleri sona eren kullanıcılar arasında büyük tepkiye yol açtı. Sosyal medya üzerinden geniş yankı bulan bu zamlar, özellikle uzun süreli taahhütlere verilen fiyat garantilerinin anlamsız hale geldiği eleştirilerine neden oldu. Önümüzdeki 24 ay için kümülatif enflasyon beklentisinin yaklaşık yüzde 51 olduğu bir dönemde, operatörlerin ileriye yönelik gelir garantisi sağlayan taahhütlerine bu denli yüksek zam yapmaları dikkat çekti. Ağustos 2022 ile Ağustos 2024 arasındaki iki yıllık enflasyon oranı yüzde 141,5 olarak gerçekleşmişken, operatörlerin yaptığı zamlar bu oranı da önemli ölçüde aştı. Vatandaşlar, bu zamların yalnızca geçmiş enflasyonu değil, aynı zamanda gelecek dönemin enflasyon beklentilerini de peşinen faturalara yansıttığını ve bu durumun bütçelerini zorladığını dile getirdi. Özellikle, taahhüt sürelerinin uzatılmasıyla müşterilere sağlanması gereken fiyat avantajının ortadan kalktığına dikkat çeken tüketiciler, operatörlerin bu adımını haksız buluyor. Zamların bir anda ve toplu şekilde uygulanması, birçok kişi için öngörülemez bir mali yük getirdi. Hem mobil hem de sabit internet hizmetlerine yönelik gelen bu fahiş fiyat artışları, artan hayat pahalılığı karşısında vatandaşların bütçesini daha da zorlamaya başladı.

Turkcell Ukrayna’daki varlıkların satışını doğruladı Haber

Turkcell Ukrayna’daki varlıkların satışını doğruladı

Turkcell ile Fransız NJJ Capital şirketi Turkcell Ukrayna’nın satışı için aralık ayında anlaşma sağlamıştı. Şirketin sahibi Xavier Niel’ın Turkcell’e 500 milyon doların üzerinde ödeme yapmayı göze aldığını ancak Ukrayna yetkililerinin yeşil ışık yakmasının beklendiğini yazılmıştı. Çıkan haberler üzerine Turkcell KAP’a yaptığı açıklamada satış bedeliyle ilgili son durumu bildirdi. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Bazı medya kanallarında, Turkcell'in Ukrayna'da faaliyet gösteren bağlı ortaklıklarından lifecell LLC, LLC Global Bilgi ve LLC Ukrtower'ın satış sürecine ilişkin birtakım haberler yer almıştır. Sürecin yasal izinlerin alınmasının ardından tamamlanması beklenmektedir. Şirket değeri 525 milyon dolar Söz konusu satış işleminin kapanış tarihinde esas alınacak şirket değeri 525 milyon USD olup, kapanış sonrası nakit ve borçlar dahil olmak üzere yapılacak düzeltmeler çerçevesinde nihai satış bedeli belirlenecektir. Satış bedeli hususu karar tarihi itibarıyla belirsizlik taşıdığından dolayı, yatırımcıların yatırım kararını ve pay değerini etkileyebilecek nitelikte olduğu için Sermaye Piyasası Kurulu'nun Özel Durumlar Tebliği'nin 6'ncı maddesi kapsamında, 20 Aralık 2023 tarihli Yönetim Kurulu kararı ile söz konusu bilginin kamuya açıklanmasının ertelenmesine karar verilmiştir.”

Turkcell, Bank of China dan 30 milyon euro kredi aldı Haber

Turkcell, Bank of China dan 30 milyon euro kredi aldı

Elektrik tüketiminin yüzde 100’ünü 2030’a kadar kendi yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılamayı ve 2050’ye kadar net sıfır olmayı hedefleyen Turkcell, sürdürülebilirlik alanındaki faaliyetlerine uluslararası finansman sağlamaya devam ediyor. Turkcell bu hedefleri doğrultusunda son olarak yenilenebilir enerji yatırımlarının finansmanı için Çin'in en köklü bankalarından Bank of China ile 30 milyon euro tutarında “yeşil kredi” sözleşmesi imzaladı. Söz konusu anlaşma ile sağlanan kredi, uluslararası kabul görmüş Yeşil Kredi İlkeleri kapsamında yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesisleri kurulumu için yapılacak ek enerji yatırımlarının finansmanında kullanılacak. Kredinin vadesi ilk yılı geri ödemesiz olmak üzere 5 yıl olacak. Kamil Kalyon: “Sürdürülebilirlik hedefli yatırımlarımızda ‘yeşil kredi’ kullanımımız sürecek”  Turkcell Finanstan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Kamil Kalyon, anlaşmayla ilgili şunları söyledi: “Türkiye’nin lider teknoloji şirketi olarak tüm iş süreçlerimizde insan odaklı ve çevreye duyarlı bir kurumsal yaklaşımla hareket ediyor; faaliyetlerimizin tamamında çevresel, sosyal ve yönetişimsel konulara odaklanarak çevreye, topluma ve işimize pozitif iz bırakmayı amaçlıyoruz. İklim değişikliğinin işimize, sektörümüze ve dünyamıza getirdiği risklerin farkındayız ve bu alanda çözüm ve aksiyonlar geliştiriyoruz. Bu kapsamda öncelikle İklimle Bağlantılı Finansal Beyan Görev Gücü/Task Force on Climate-Related Financial Disclosures (TCFD) tavsiyelerini dikkate alarak iklim değişikliğine bağlı risk ve fırsatlarımızı belirledik. Bu çalışmayla, Turkcell’in iklimle ilgili eylemlerine daha geniş bir bakış açısıyla bakabiliyor, iklim değişikliğine karşı daha dayanıklı olma yolunda gelişim alanlarına da ışık tutuyoruz. Telekomünikasyon sektöründe yenilenebilir enerjiye en çok yatırım yapan şirketiz ve bu alandaki yatırımlarımızı da artırarak devam ediyoruz. 2030’a kadar elektrik ihtiyacının yüzde 100'ünü kendi yenilenebilir enerji kaynaklarımız ile karşılama hedefimiz kapsamında son adımı Bank of China ile yaptığımız 30 milyon euro’luk yeni bir ‘yeşil kredi’ sözleşmesiyle attık. Yenilenebilir enerji yatırımlarımız için finansman sağlayacak benzer kredilerle karbon ayak izimizi azaltarak çevreye karşı sorumluluğumuzu yerine getirirken, finansman maliyetlerimizi de düşürüyoruz. Turkcell olarak sürdürülebilir faaliyetlerimize kaynak yaratma çalışmalarımız kapsamında yapacağımız yeni yatırımlarla ‘yeşil kredi’ kullanımını da sürdüreceğiz.” Dalei Ding: “Kredi, Türkiye’nin daha yeşil bir ekonomiye geçişine destek niteliğinde” Bank of China, Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Dalei Ding ise anlaşmayla ilgili yaptığı açıklamada “Banka olarak Turkcell’e yeşil finansman sağlamaktan memnuniyet duyuyoruz. Yeşil finansman ve sürdürülebilirlik hedeflerimiz doğrultusunda tahsis etmiş olduğumuz bu kredinin Türkiye’nin daha yeşil bir ekonomiye geçişine de destek olacağını düşünüyoruz. Dünyada ve Türkiye’de bankacılık sektörünün, insanları iklim değişikliğinin etkilerinden korumak ve gelecek için yeşil ekonomiye yatırım yapmak konusunda ciddi bir çaba içerisinde olduğunu görüyoruz. Önümüzdeki dönemde Türkiye’de yeşil finansman ve sürdürülebilirlik temalı finansmanlarda rol almaya devam etmeyi planlıyoruz” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.