SON DAKİKA
Hava Durumu

#Ulaştırma Ve Alt Yapı Bakanı

Ekometre - Ulaştırma Ve Alt Yapı Bakanı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ulaştırma Ve Alt Yapı Bakanı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kuşadası kruvaziyer turizminde zirvede Haber

Kuşadası kruvaziyer turizminde zirvede

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 2024 yılı Ocak-Ağustos döneminde Türk limanlarına uğrak yapan kruvaziyer gemi sayısının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,2 artışla 749, yolcu sayısının ise yüzde 31,9 artışla 1 milyon 196 bin 229 kişi olduğunu duyurdu. Söz konusu dönemde Kuşadası Limanı’nın 330 gemi ile en fazla kruvaziyer geminin uğrak yaptığı liman olduğunu vurgulayan Uraloğlu, “Kuşadası, 534 bin 982 yolcu ile en fazla kruvaziyer yolcuya ev sahipliği yapan liman oldu.” dedi. Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin kruvaziyer gemi turizminin önemli destinasyonlarından olduğunu ifade ederek, “Bir yarımada olan ülkemizin turizm potansiyelini en üst seviyede kullanabilmek için çalışmaya devam ediyoruz. Ulaşım ve turizm, ülkemizin ekonomik ve sosyal kalkınmasında birbirini tamamlayan iki temel sektördür. Bu anlamda limanlarımız da aynı zamanda kültürel ve turistik zenginliklerimizin dünya çapında tanıtılması için kritik öneme sahip.” dedi. “Limanlarımıza Gelen Kruvaziyer Yolcu Sayısı Yüzde 31,9 Artışla 1 Milyon 196 Bin 229 Kişi Oldu” Bakan Uraloğlu, 2024 yılı Ağustos ayında Türk limanlarına uğrak yapan kruvaziyer gemi sayısının geçen yılın aynı ayına göre yüzde 21,4 artışla 176’ya ulaştığını bildirerek, “Gemilerle limanlarımıza gelen yolcu sayısı ise 2023 yılı Ağustos ayına göre yüzde 42,6 artışla 306 bin 100 kişi oldu. Yılın ilk 8 ayında ise limanlarımıza uğrak yapan kruvaziyer gemi sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,2 artışla 749 adet, limanlarımıza gelen kruvaziyer yolcu sayısı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 31,9 artışla 1 milyon 196 bin 229 kişi oldu.” dedi. “Kuşadası Limanı En Fazla Kruvaziyer Geminin Uğrak Yaptığı Liman Oldu” En fazla kruvaziyer gemi gelen ilk 3 limanı da duyuran Bakan Uraloğlu, “2024 yılı Ocak-Ağustos döneminde Kuşadası Limanı 330 adet kruvaziyer gemi ile en fazla kruvaziyer geminin uğrak yaptığı liman oldu. Kuşadası Limanı’nı sırasıyla, 123 adet kruvaziyer gemi ile İstanbul limanları, 62 adet gemi ile Bodrum takip etti.” dedi. Uraloğlu, ayrıca Ağustos ayı verilerine göre 73 gemi ile Kuşadası’nın zirvedeki yerini pekiştirdiğini ifade ederek, “Ağustos ayında ikinci sırayı ise 30 gemi ile İstanbul limanları aldı. Bu limanlarımızı 20 gemi ile Çeşme takip etti.” diye konuştu. Kruvaziyer Yolcuda Zirve Kuşadası Limanı’nda Bakan Uraloğlu, limanlara gelen kruvaziyer yolcu sayılarına ilişkin de bilgi vererek, “2024 yılı Ocak-Ağustos döneminde Kuşadası Limanı 534 bin 982 yolcu ile en fazla kruvaziyer yolcuya ev sahipliği yapan liman oldu. Kuşadası Limanı’nı sırasıyla, 268 bin 227 yolcu ile İstanbul limanları ve 97 bin 968 kruvaziyer yolcu ile İzmir Alsancak Limanı takip etti.” ifadelerini kullandı. Bakan Uraloğlu, 2024 yılı Ağustos ayında da 8 aylık sıralamanın değişmediğini vurgulayarak, Kuşadası Limanı’nın 133 bin 565, İstanbul limanlarının 74 bin 616 ve İzmir Alsancak Limanı’nın 21 bin 828 yolcuyu ağırladığını belirtti.

Turksat 6a haziran’da uzaya fırlatılacak Haber

Turksat 6a haziran’da uzaya fırlatılacak

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Irak’la ve diğer bölge ülkeleriyle yürütülen Kalkınma Yolu’nu 1200 kilometrelik Irak'ın başlayıp Ovaköy'den Türkiye'ye gelen ve Türkiye'yi demir yoluyla kat eden ve aynı zamanda da 3 tane deniz, Karadeniz, Ege Denizi ve Akdeniz'deki limanlara bağlayan Kalkınma Yolu’nu hayata geçirmeyi planlıyoruz. 2024 yılında bu noktada önemli bir aşama kaydedeceğiz.” dedi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul’da Hilton Maslak Otel’de düzenlenen ‘Ukrayna’nın Yeniden İnşası Forumunda konuştu. Uraloğlu, savaşlarını büyüklüğünü ve rehavetini anlatmanın savaşlarda ölen kişi sayısıyla ölçülmeye çalışıldığını belirterek, “Hepimiz şunu biliyoruz ki masum suçsuz yere ölen, öldürülen her insan kıymetlidir. Dolayısıyla bu büyüklükler, buradaki acıları yeterince anlatabildiğini düşünmüyorum.” dedi. Masum insanların öldürülmemesi ve savaşların bir an önce durdurulması için gayret içerisindeyiz Rusya ve Ukrayna arasında yaşananlar ile Gazze’de ve Filistin’de devam eden soykırımın derinden üzdüğünü ifade eden Uraloğlu, “Gerek Ukrayna- Rusya savaşının durdurulması noktasında orada takındığımız tavır, gerekse İsrail'deki, Gazze'deki, Filistinli kardeşlerimize karşı uygulanan soykırım ve bunun önlenmesi noktasında Sayın Cumhurbaşkanımızın gerçekten çok büyük gayretleri var. Ve inşallah bunları bir an önce bu gayretle sonuç alır da bu insanların masum insanların öldürülmemesi ve savaşların bir an önce durdurulmasıyla ilgili hep beraber gayret içerisinde oluruz ve sonuç alırız diye umuyorum.” Diye konuştu. Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin stratejik konumunun önemine işaret ederek, “Bulunduğumuz konum dört saatlik uçuş mesafesiyle altmış yedi ülkeye tam dört saatte biz ulaşabiliyoruz. Buradaki 40 trilyon dolarlık bir gayri safi milli hasıla ve 8,5 trilyon dolarlık da bir ticaret hacminden konuşuyoruz. Dolayısıyla, Türkiye'nin böyle stratejik bir konuma sahip olduğunu görüyoruz.” ifadelerini kullandı. Uraloğlu, Türkiye’nin nakliye, ulaşım ve ticaret koridorları noktasında da önemli bir yerde bulunduğunun altını çizdi.  KALKINMA YOLU PROJESİ’NDE 2024 YILINDA ÖNEMLİ BİR AŞAMA KAYDEDİLECEK Kalkınma Yolu Projesi’nin önemine değinen Bakan Uraloğlu, “Son zamanlarda en çok gündeme gelen özellikle Süveyş kanalındaki sıkıntılar sonra Ümit Burnuna dönen taşımacılık…Eğer burada biz bugün düşündüğümüz Kalkınma Yolu’nu hayata geçirmiş olsaydık, Pekin'den çıkan bir yük Londra'ya sadece 26 günde ulaşabilecekti. Süveyş kanalından 35 günde ulaşabiliyor. Ama yaşanan sıkıntılardan dolayı bu Ümit Burnu’na ağırlıklı olarak dönmüş durumda ve yaklaşık 45 günde bu nakliye, bu ticaret gerçekleşebiliyor.” diye konuştu.  Bakan Uraloğlu, “Irak’la ve diğer bölge ülkeleriyle yürütülen Kalkınma Yolu’nu 1200 kilometrelik Irak'ın başlayıp Ovaköy'den Türkiye'ye gelen ve Türkiye'yi demir yoluyla kat eden ve aynı zamanda da 3 tane deniz, Karadeniz, Ege Denizi ve Akdeniz'deki limanlara bağlayan Kalkınma Yolu’nu hayata geçirmeyi planlıyoruz. 2024 yılında bu noktada önemli bir aşama kaydedeceğiz.” dedi. Son 21 yılda ulaştırma ve haberleşmede 250 milyar dolarlık yatırım yaptık Ulaştırma ve haberleşme alanındaki yatırımlara da değinen Uraloğlu, “Ülke olarak son 21 yılda ulaştırma ve haberleşme noktasında 250 milyar dolarlık yatırım yaptık. Onun şimdiye kadarki ağırlıklı bölümünü karayollarına yaptık. Ancak bundan sonraki bölümünü daha çok demiryolları üzerine yapmayı planladık.” ifadesini kullandı. Bakan Uraloğlu, karayolu sektöründe yapılan yatırımların Türk müteahhitleri, Türk mühendislerinin eserleri olduğuna dikkati çekerek, “1915 Çanakkale Köprüsü. Orta açıklığı 2023 metre. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılını sembolize ediyor. Dünyadaki orta açıklığıyla en büyük köprü. Gerçekten yaklaşık 1,8 milyar dolarlık bir yatırımla hayata geçirdik.Deniz içerisinde belli zorluklarla inşa edilmiş. Bir mühendis ve yönetici olarak bu süreçte olmuş olmanın gurur ve mutluluğunu yaşadığımı sizlere ifade etmek isterim. Yine bu yolun devamın da 101 kilometrelik otoyolunda bitirerek hayata geçirdik. 3 gidiş 3 geliş şerit olmak üzere ki bu köprü ve otoyolu sadece 4,5 yıllık bir kısa zaman içerisinde bitirdik.” diye konuştu. Avrasya Tüneli’nin de denizin altında önemli bir tünel olduğunu belirten Uraloğlu, “İstanbul Boğazı'nı deniz altından ilk kara yolu bağlantısıdır. Burayı da bitirerek yaklaşık 14.6 kilometrelik bir proje. Burayı da bitirerek hayata geçirdik ve şu an için günlük 80 bin civarında araç burayı kullanmaktadır. Yine bir başka projemiz Osmangazi Köprüsü. Bu da 2016 yılında bitirerek trafiğe açtığımız kendi sınırında dünyada 7. sırada bulunmaktadır. Bu da ülkemizdeki kuzey-güney akslarında önemli bir köprü konumundadır.” dedi. Ankara-istanbul arası ‘Süper Hızlı Tren Projesi’ 2028 yılında tamamlanacak Dünyada sekizinci Avrupa'da altıncı hızlı tren işletmecisi ülkelerden birinin Türkiye olduğunu ifade eden Uraloğlu, “Marmaray Projesini denizaltı ilk raylı sistem geçişidir. Anadolu'yla, Asya'yla, Avrupa arasındaki. Burada da günde yaklaşık 300 sefer yaparak 600 bin civarında yolcu taşıması yapıyoruz. Aynı zamanda biraz önce bahsettiğim orta koridorun da demir yolu bağlantısını bu proje sayesinde sağlamaktayız.” şeklinde konuştu. Ankara ve İstanbul arasında yapılacak Süper Hızlı Tren Projesi’ne değinen Uraloğlu, “O güzergahtaki illeri düşündüğümüzde yaklaşık 25-30 milyon civarında bir nüfustan bahsediyoruz. Ve buraya süper hızlı tren projesine başladık. 350 kilometre saat hızla seyret seyredecek olan projenin 344 kilometrelik bir mesafeyi yaklaşık 80 dakikada geçeceğini öngördük ve bu sene proje çalışmalarını başlattık. 2028 yılına kadar inşallah bunun yapımına da başlamayı ümit ediyoruz.” diye konuştu. Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nden Avrupa'ya ikinci demir yolu geçişinin de yapılacağını ifade eden Uraloğlu, “120 kilometrelik bir demir yolu hattıyla orta koridorun kapasitesini çok net bir şekilde arttırmış olacağız. İnşaatına inşallah bu sene başlamayı planlıyoruz.” ifadelerine yer verdi. Havacılıkta hedefimiz 200 milyon yolcu Havacılık sektöründeki yatırımlardan da bahseden Uraloğlu, “Avrupa'nın en yoğun, en büyüğü olan İstanbul Havalimanı'nı hayata geçirdik. Avrupa'da 1. dünyada 7., yine Antalya ve Sabiha Gökçen Havalimanları da Avrupa'da ve dünyada sıralama noktasında ve kapasite noktasında, büyük havalimanlarımız. İstanbul Havalimanımız gerçekten bizim göz bebeğimiz.  Burada sadece bu sene 78 milyon insanı ağırladık. Hedefimiz 200 milyon. Onunla ilgili de çalışmalarımızı yürütüyoruz. Gerek ilave pistler, gerekse ilave terminaller ile.” diye konuştu.  Dünyada deniz üzerine inşa edilmiş havaalanlarından birisinin de 2015 yılında Ordu Giresun'da hizmete girdiğini hatırlatan Uraloğlu, “Havaalanının kapasitesini arttırıyoruz ve bizim için kıymetli, turistik amaçlı da çok yoğun bir şekilde kullanılıyor. Yine Akdeniz Bölgesi'nde Çukurova Bölgesel Havalimanı'nı inşallah önümüzdeki ay içerisinde hayata geçirmiş olacağız.” dedi. Filyos limanı’nı birkaç yıl içerisinde ticari kullanıma açacağız Denizcilik sektöründe ise Karadeniz'deki Filyos Limanının tamamlandığını ifade eden Uraloğlu, “Şu an için Karadeniz'de bulduğumuz doğalgazın lojistik limanı olarak kullanıyoruz. Ama 25 milyon tonluk bir kapasitesiyle orayı ticari kullanıma da inşallah önümüzdeki birkaç yıl içerisinde açmış olacağız. Yine Karadeniz kıyısında Doğu Karadeniz'de olan Rize lojistik merkezini önümüzdeki yıl bitirmeyi planlıyoruz. Oradan hızlıca çalışıyoruz. Akdeniz'de, Doğu Akdeniz'de yeni 2 tane liman projesi üzerinde çalışıyoruz. Bunlar gerçekten uluslararası dünya ticaretinde önemli görev yapacak iki liman. Proje aşamasındayız orada. Haberleşme de baktığımızda İstanbul'umuzda 100 tane radyo vericisini tek antende birleştirdik. Ve Avrupa Birliği'ni kabul ettiği buradaki elektromanyetik dalgaları kabul edilmiş seviyenin altına düşürdük ve mevcuttun 2,5 kat, bu vesileyle azaltmış olduk. Aynı zamanda da çok güzel bir eser ortaya koymuş olduk.” şeklinde konuştu.  Türksat 6a haziran’da uzaya fırlatılacak Türkiye’nin uzayda da söz sahibi olduğunu vurgulayan Uraloğlu, “Uzayda bulunan uydularımızı görüyorsunuz. İnşallah 2024 yılında kendi ürettiğimiz milli ve yerli uydumuzu Amerika'ya göndererek Haziran ayında uzaya fırlatarak oradaki gücümüzü arttırmış olacağız. Gerçekten Türk mühendisliğinin, Türk müteahhitliğinin nereye geldiğini, neler yapabildiğini sadece Türkiye'de ama dünyanın her tarafında olduğunu ifade etmek isterim. Bu seviyeye gelinceye kadar emek sarf eden ben bütün Türk müteşebbis insanlarımıza, mühendislerimize teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

60 bin tanker trafikten çekilecek Haber

60 bin tanker trafikten çekilecek

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Antalya Havalimanı'nın Kapasite Artırımına Yönelik İlave Yatırımlar kapsamında, havalimanında bulunan uçak yakıtı depolarının bağlantıları tamamlanarak havalimanına hizmet verecek 40 kilometre uzunluğundaki boru hattının devreye alındığını, bu kapsamda Deniz Limanı-Antalya Havalimanı arasında taşıma yapan yıllık yaklaşık 60 bin tankerin karayolu trafiğinden çekilmesinin sağlanarak, çevre kirliliğinin önüne geçileceğini bildirdi. Uraloğlu yaptığı yazılı açıklamada, Antalya Havalimanı’nın 2022 yılı öncesi mevcut durumunda iki paralel pist buna bağlantılı taksi yolları, 108 uçak park yeri ve toplam 35 milyon yolcu/yıl kapasiteli iç-dış hat terminalleri ve mütemmimleri bulunarak hizmet verdiğini ve DHMİ Genel Müdürlüğü tarafından yapılan Antalya Havalimanı Genişletme Projesi kapsamında Ocak 2022’de tarihinde ihaleyi kazanan yüklenici firmaya yer teslimi yapılarak çalışmalara başlandığını hatırlattı.  YENİ YATIRIMLAR 2025'E YETİŞECEK Antalya'nın dünyanın önemli turizm merkezlerinden olduğuna işaret eden Uraloğlu, DHMİ tarafından yapılan ihaleyi en yüksek teklifle Fraport AG ve TAV Havalimanları Holding ortaklığı kazandığını ifade ederek, “Proje, toplam 3 fazda tamamlanacak olup, 1.faz 2022-2025 yılları arasında, 2.faz 2030 yılında ve 3.faz ise 2038 yılından sonra başlayacak şekilde etaplar halinde gerçekleştirilecektir. Genişleme kapsamında tamamlanacak işlerin büyük çoğunluğu ilk fazda yapılacak. Genişleme projesinin tamamlanmasıyla birlikte ülkemiz ekonomisine önemli ölçüde katma değer kazandırmasını bekliyoruz” dedi. Antalya Havalimanı’na 800 milyon euroluk yatırım yapılıyor Proje ile havalimanı terminallerinin yüklenici firmaya 25 yıl süreyle işletim hakkı verdiğini ve herhangi bir yolcu garantisin de bulunmadığını ifade eden Uraloğlu, “Yaklaşık 800 milyon euroluk yatırımın 25 yıllık kira bedeli toplamı 8 milyar 555 milyon euro. Bu miktarın yüzde 25’i olan 2 milyar 138 milyon euroyu peşin aldık. Bu yatırım ile iç ve dış hatlar terminallerinin büyütülmesi, Devlet Konuk Evi, VIP Terminali, CIP Terminali, Genel Havacılık Terminali, uçak hangarları, kargo terminali, katlı otopark, DHMİ Hizmet Binası, DHMİ Lojmanlar, cami ile bunlara ait alt ve üst yapılar ile apron ve taksi yolları sözleşmede belirtilen tarihe kadar bitirilerek hizmete alınacak” açıklamasında bulundu. Antalya Havalimanı yolcu kapasitesi 82 milyona çıkacak Genişleme projesiyle yolcu kapasitesinin 35 milyon yolcu/yıldan 82 milyon yolcu/yıla çıkarılmasını hedeflediklerini de söyleyen Uraloğlu, “Uçak park pozisyonu 108’den 176’ya çıkarılacak, uçak bakım hangarları bitiminde orta ve büyük gövde uçaklara bakım yapılabilecek, ülke ve bölgemizin istihdamına ve turizm gelirlerine büyük katkısı olacaktır” ifadelerine yer verdi. Uçak yakıtı deniz terminalinden direkt havalimanına ulaşacak Uraloğlu, Antalya Havalimanının Kapasite Artırımına Yönelik İlave Yatırımlar kapsamında, havalimanında bulunan uçak yakıtı depolarının bağlantıları tamamlanarak havalimanına hizmet verecek boru hattının devreye alındığını ifade ederek, “Bu sayede uçak yakıtı olan Jet A1 yakıtı Antalya Deniz Terminalinde bulunan akaryakıt depolarından, 40 kilometre boru hattı aracılığıyla havalimanımıza transferi gerçekleştirilecek” dedi. Deniz Limanı-Antalya Havalimanı arasında taşıma yapan yıllık yaklaşık 60 bin tankerin karayolu trafiğinden çekilmesinin sağlanacağının altını çizen Uraloğlu, “Şehir trafiği rahatlatılarak karayolu güvenliği artırılacak, bununla birlikte çevre kirliliğinin azaltılması sağlanacak” değerlendirmesinde bulundu. Uraloğlu ayrıca, belirtilen inşaat çalışmalarının bölgenin ulaşım ve turizmini etkilenmemesi için havalimanı operasyonuna kapatılmadan ulusal ve uluslararası mevzuatlarda belirtilen gerekli inşai önlemler alınarak inşaat çalışmalarına devam edildiğini belirtti.

Demiryollarında yapay zeka sistemi Haber

Demiryollarında yapay zeka sistemi

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, TCDD Taşımacılık Genel Müdürlüğü bünyesinde bulunan Demiryolu Araştırma ve Teknoloji Merkezi’ni gezdi. Zemin mekaniği laboratuvarlarını inceleyen ve demiryolu balastlarının tetkiklerine dair bilgilendirme alan Uraloğlu, beton laboratuvarında beton çekme deneyi ve beton presinin nasıl yapıldığını izledi.  Uraloğlu, sonrasında TCDD Taşımacılık tarafından yeni hizmete verilen ‘Tren İzleme ve Koordinasyon Merkezi’nin açılışını gerçekleştirdi. Seyir halinde bulunan yük ve yolcu trenleri olmak üzere 2 makiniste merkezde bulunan iletişim sistemi üzerinden bağlanarak, hayırlı yolculuklar diledi.  Bakan Uraloğlu, 2009 yılında kurulan Demiryolu Araştırma ve Teknoloji Merkezi’nin, demiryolu mühendisliği teknolojileri alanında yurtdışı bağımlılığı büyük oranda azaltan çalışmalara imza atmış çok önemli bir kuruluş olduğunu ifade etti. 11 laboratuvarda 150’den fazla deney ve ölçüm yapılıyor Uraloğlu “Demiryolu Araştırma ve Teknoloji Merkezi’miz demiryolu sistemlerinin tasarım, imalat ve işletmesine yönelik uygulamalar geliştirmek için üniversiteler ve TÜBİTAK gibi ulusal veya uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaparak Ar-Ge çalışmaları yapmakta. Bunlara ek olarak 11 laboratuvarda başta malzeme karakterizasyonu olmak üzere çeşitli alanlarda ölçüm ve raporlamalar gerçekleştirmekte, malzeme, jeoloji ve elektronik başta olmak üzere çeşitli alanlarda 150’den fazla deney ve ölçüm yapmaktadır” açıklamasında bulundu. Yapay Zekâ destekli ‘Tren izleme ve koordinasyon merkezi’mizi hayata geçirdik Bakan Uraloğlu, günümüzde demiryolu, karayolu, havayolu ve denizyolu olmak üzere tüm ulaşım modlarında trafik güvenliğini arttırmak için başvurulan en önemli tedbirlerden birinin akıllı ulaşım sistemleri olduğunu vurguladı.  Uraloğlu, “Bu noktada TCDD Taşımacılık Genel Müdürlüğü tarafından kurulan yapay zekâ destekli Tren İzleme ve Koordinasyon Merkezimiz bu vizyonumuzun en güzel örneklerinden biridir. Hem yolcu hem de yük taşımacılığında sürekli artış kaydeden TCDD Taşımacılık Genel Müdürlüğümüz artık operasyonlarını gerçekleştirirken daha fazla nitelikli veriye ihtiyaç duyuyor. İşte bu kapsamda Tren İzleme ve Koordinasyon Merkezimizi hayata geçirdik” diye konuştu. 7/24 kameralar ile yolcu ve yük trenlerimiz izleniyor Uraloğlu, gerçek zamanlı olarak izlenen trenlerde uyku, dalgınlık, yorgunluk, algının yoldan kayması gibi durumlarda sistem tarafından otomatik olarak tespit edileceğini ifade ederek, makinistten kaynaklanan herhangi bir olumsuzluğun önüne geçileceğini belirtti. Uraloğlu, “Merkezimiz 7/24 esasına göre lokomotiflere konulan kameralar sayesinde yolcu ve yük trenleri izleyecek. Her vardiyada 4 kişi olarak görev yapan operatörler tarafından makinistlere doğrudan ulaşılarak gerekli uyarılar yapılacak” diye konuştu.  Demiryollarında sürüş güvenliği artacak Merkez sayesinde mevcut güvenlik tedbirlerine ek olarak, güvenli, emniyetli ve zamanında işletilmesi için daha fazla veri elde edileceğini de kaydeden Uraloğlu, “Merkezde elde edilen verilerin değerlendirilmesiyle sürüş güvenliği artacak ve daha verimli sürüş teknikleri de geliştirilecek” dedi. Muhtemel tren gecikmelerini minimum seviyeye çekeceğiz Uraloğlu, ‘Tren İzleme ve Koordinasyon Merkezi’ ile zamanında yapılan müdahalelerle olası muhtemel tren gecikmelerini minimum seviyeye çekmeyi hedeflediklerini belirterek, “Tren işletmeciliğini sürekli inceleyecek merkezimiz üst yönetime ve işletme operasyonlarını yürüten ekiplerimize raporlar vererek verimli tren işletmeciliğine de katkı sağlayacaktır” şeklinde konuştu. Bakan Uraloğlu’na anlamlı hediye Uraloğlu, Ankara’dan Siirt Kurtalan’a giden yolcu trenine ve Adana Yenice’den Körfez’e hareket eden Yük Trenine bağlanarak sistemi test etti. Uraloğlu’na TCDD Taşımacılık Genel Müdürü Ufuk Yalçın tarafından ‘İlk yerli üretim Karakurt’tan Milli Elektirikli Trene’ geçişi gösteren rölyef hediye edildi.

Ulaştırma Bakanı Uraloğlu: Ulaşımda hedef sıfır emisyon Haber

Ulaştırma Bakanı Uraloğlu: Ulaşımda hedef sıfır emisyon

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, ‘Karbonsuz Havalimanı Projesi’ kapsamında 50 havalimanının sertifikalandırıldığını, Ülkemiz de Fransa’dan sonraki en yüksek sayıda sertifikaya sahip 2. ülke konumundadır. Ayrıca ‘Yeşil Liman Projesi’ ile limanlardan kaynaklı karbon emisyonlarının azaltarak çevreye verilen olumsuz etkinin ortadan kaldırılmasını planlıyoruz” diye konuştu. 2035 yılında her iki araçtan birisinin elektrikli olacağına da vurgu yapan Bakan Uraloğlu, Kasım ayı itibariyle 5 bin 86 adet elektrikli araç şarj istasyonu ve 10 bin 817 adet şarj soketi ile hizmet verildiğini kaydetti. Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi yaklaşımı ile ulaştırma yol haritasında; sürdürülebilir ve akıllı taşımacılığın, yeşil denizcilik ve yeşil liman uygulamalarının; demiryolu taşımacılığının geliştirilmesi ile yakıt tüketiminin ve emisyonların azaltılması ve mikro hareketlilik araçlarının kullanımının yaygınlaştırılmasını hedeflediklerini söyledi. 2053 yılına kadar demiryolu yük taşımacılığı payını %5’ten %22’ye çıkaracağız Dünyanın ve Türkiye’nin karşı karşıya olduğu en büyük küresel sorunlardan birinin ulaştırma kaynaklı sera gazı emisyonları olduğunu ve net sıfır emisyon yaklaşımı ile bu etkilerin azaltılmasının önem arz ettiğini belirten Bakan Uraloğlu, “Yaptığımız planlar çerçevesinde yük taşımacılığında karayolu payını demiryolu ve denizyoluna aktararak sürdürülebilir ulaşım türlerini desteklemekteyiz. Bu kapsamda 2053 yılına kadar karayolu yük taşımacılığı payının %72’den %57’ye düşürürken demiryolu yük taşımacılığı payını %5’ten %22’ye çıkarmayı hedefliyoruz” dedi. Bugüne kadar hizmete giren projeler sayesinde karbondioksit emisyonundan 25 milyon ton azalım sağladıklarını da vurgulayan Bakan Uraloğlu, bu azalımlardan 20 milyon doların üzerinde kazanım elde edildiğini ifade etti. 2053 yılında 13 bin 919 km olan demiryolu hat uzunluğunu 28 bin 590 km’ye çıkaracağız “Emisyon tasarruf oranının yükselmesinin en önemli sebeplerinden biri demiryoluna yapacağımız yatırımlardır” diyen Bakan Uraloğlu, “Bu hedefleri gerçekleştirebilmek için demiryolu yatırımlarına devam ediyoruz. Mevcutta 13 bin 919 km olan demiryolu hat uzunluğunu 2053 yılında 28 bin 590 km’ye çıkaracağız. Lojistik merkezleri, fabrika, sanayi, OSB ile limanlara iltisak hattı bağlantılarının sağlanması amacıyla toplam iltisak hattı uzunluğunu 600 kilometreye çıkarmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı. Mevcut demiryolu ağlarının tamamını yenileyerek elektrikli hatlara dönüşümü hızlandırdıklarını belirten Bakan Uraloğlu, “İşletme hızı 160 kilometre olan ilk milli ve yerli elektrikli trenin üretimini gerçekleştirerek hizmete aldık. ‘Milli Elektrikli Tren’ seti projesinde elde edilen teknik bilgi-birikim ile saatte 225 kilometre hıza sahip olacak prototipi 2024 yılı sonunda sahaya indireceğiz” dedi. Bakan Uraloğlu ayrıca, Türkiye'nin İlk TSI Sertifikalı Elektrikli Anahat Lokomotifi Projesi E-5000 (Eskişehir-5000) üretim ve montaj çalışmalarının tamamlandığını ve test çalışmalarına başlandığını da kaydederek, önümüzdeki 3 yıl içerisinde 95 tane lokomotifin TCDD Taşımacılık A.Ş.’ye teslim edileceğini aktardı. Gemilerin elektrikliye dönüşü kapsamında teşvikler veriyoruz Denizyolu ulaşımında da 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi kapsamında çalışmaların yürütüldüğünü de ifade eden Bakan Uraloğlu, “Yeşil Liman’ (Green Port) projesi Bakanlığımız bünyesinde başlatılmıştır. Bilindiği üzere, ülkemizdeki birçok liman tesisi kentin merkezinde veya yakınında dar bir sahada hizmet vermekte olup gemi ve liman operasyonlarından kaynaklı kirlilik şehir yaşamını ve insanlarımızı olumsuz etkilemektedir. Bu proje ile limanlardan kaynaklı karbon emisyonlarının azaltılarak çevreye verilen olumsuz etkinin ortadan kaldırılması planlanmaktadır. Ayrıca gemilerin elektrikliye dönüşü kapsamında hurda değerinin 2.5 katına kadar ve tahrik sisteminin dönüşümün yüzde 25’ine kadar teşvik verilmektedir.” dedi. 200 kilovat gücündeki süper hızlı şarj istasyonları ile vatandaşlarımız elektrikli araçlarını 15-20 dakikada şarj edebilecek Bakan Uraloğlu, elektrikli araçların yaygınlaşması ile birlikte şarj istasyonlarının kurulumuna da çok önem verdiklerini belirterek, “TCDD Teknik A.Ş. Genel Müdürlüğümüz EPDK'dan şarj işletmecisi lisansı aldı. Bakanlığımıza bağlı kurumlara hizmet verecek. Kurulumuna başlanan 200 kilovat gücündeki süper hızlı şarj istasyonları ile vatandaşlarımız elektrikli araçlarını 15-20 dakikada şarj edebilecek. Bu konuda istasyon kurulumlarımız devam ediyor” diye konuştu. Türkiye’nin ‘2053 net sıfır emisyon hedefi: Ulaşım yol haritası projesi’ ulaşım sektöründe sıfır emisyona erişmeye rehberlik edecek Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından AB fonu ile gerçekleştirilmesi planlanan ‘Türkiye’nin 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi: Ulaşım Yol Haritası Projesi’ ile ulaşım sektöründe sıfır emisyona erişmeye rehberlik edecek bir yol haritası oluşturulmasının hedeflendiğini de belirten Bakan Uraloğlu, “Proje, üst düzey iklim eylem planlarının hayata geçirilmesini destekleyerek tüm ulaşım türlerinde gerekli eylemlerle ulaşımda 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşılması planlanmaktadır. ‘Karbon Azaltım Yönetimi Projesi’ kapsamında da Bakanlığımıza bağlı olan arazi, tesis ve projelerde karbon emisyon azaltımını sağlama ve mevcut azaltımları gönüllü karbon piyasalarında değerlendirebilecek karbon sertifikaları haline getirilerek oluşan karbon gelirleri ile ulaştırma projelerine kaynak sağlanması hedeflenmektedir.” dedi. 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi kapsamında havalimanlarında hayata geçirilen çalışmalara değinen Bakan Uraloğlu, “Karbonsuz Havalimanı Projesi” başlatıldığını ve uygulamaları tüm havalimanlarında yaygınlaştırılacağını kaydetti. Bakan Uraloğlu proje çerçevesinde, “Uluslararası ölçekte; ACI (Uluslararası Havalimanları Konseyi) tarafından yürütülen ACA (Havalimanı Karbon Akreditasyonu) Programı kapsamında mevcut durumda toplam 50 havalimanımız sertifikalandırılmıştır. Dünyada 90 Ülkede toplam 557 havalimanının programa dahil olduğu görülmektedir. Türkiye ise toplam 50 havalimanı ile Fransa’dan sonra en yüksek sayıda sertifikaya sahip 2. Ülke konumundayız. Yenilenebilir Enerji çalışmaları kapsamında; 6 Havalimanında toplam 3,5 MW kurulu güçte güneş enerji santrali yapımı tamamlanmış, tüm havalimanlarına GES yapımının yaygınlaştırılması yönünde proje çalışmaları yapılmaktadır.” ifadelerini kullandı. Elektrikli araç sayısının artışı ile birlikte yol ağımızdaki yüksek hızlı şarj istasyonu sayısı da artacak 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi kapsamında, elektrikli araç üretimi ve araç şarj istasyonlarının kurulumunun önemli olduğunu ifade eden Bakan Uraloğlu, “Türkiye Yüzyılı doğrultusunda ortaya konulan 2053 net sıfır emisyon hedefi, yerli ve milli elektrikli otomobil TOGG’un üretimiyle ivme kazanmıştır. Bir taraftan elektrikli araç sayısı artarken bir taraftan da bu araçlar için karayolu ağımızda yeterli sayıda şarj istasyonunun kurulmasına yönelik planlama çalışmalarımızı yapıyoruz” dedi. Yüksek hızlı şarj istasyonu sayısı gittikçe artacak Elektrikli araç sayısındaki artış ile birlikte ihtiyaç duyulan şarj talebinin karşılanması için elektrikli araç kullanıcılarının erişimini en üst seviyeye çıkaran, etkili, stratejik bir şarj istasyonlarının konumlandırılmasının önemli olduğunu belirten Bakan Uraloğlu, “Kasım ayı itibariyle 5 bin 86 adet elektrikli araç şarj istasyonu ve 10 bin 817 adet şarj soketi ile elektrikli araç kullanıcılarına hizmet veriyoruz. 3 bin 78 adet DC şarj soketi ile yüksek hızda şarj imkânı sağlıyoruz. 2035 yılında her iki araçtan birisinin elektrikli olması beklenmektedir. Elektrikli araç sayısının artışı ile birlikte yol ağımızdaki yüksek hızlı şarj istasyonu sayısının da önümüzdeki yıllarda artacağını göreceğiz” bilgisini verdi. Ülkemizde trans avrupa yol ağında bulunan kesimlerde yüksek hızlı şarj özelliğine sahip şarj istasyonları planlayacağız Türkiye’nin lojistik hareketliliği açısından da bir kavşak noktası niteliğinde olduğunu ifade eden Bakan Uraloğlu, “Uluslararası yük taşımacılığında kullanılan elektrikli araçlar için de bu güzergahlarda uygun şarj istasyonlarının kurulması oldukça önemli. Bu konuyla ilgili Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız ile ayrıca bir çalışmamız var. Ağır tonajlı araçlar için yeterli alan ve şarj altyapısının bulunduğu, yüksek hızlı şarj özelliğine sahip şarj istasyonlarını planlayacağız” diye konuştu.

Ulaşımda hedef yeşil dönüşüm ve sıfır emisyon Haber

Ulaşımda hedef yeşil dönüşüm ve sıfır emisyon

Bakan Uraloğlu, Bakanlık olarak, bütünsel kalkınma odaklı vizyon, Avrupa Yeşil Mutabakatı, Paris İklim Anlaşması ve Avrupa İklim Yasası gibi Avrupa Birliği’nin temel yaklaşımları ile hayata geçirdikleri ‘Sürdürülebilir ve Akıllı Hareketlilik Stratejisi ve Eylem Planı’nda; sürdürülebilir ve akıllı taşımacılığın, yeşil denizcilik ve yeşil liman uygulamalarının; demiryolu taşımacılığının geliştirilmesi ile yakıt tüketiminin ve emisyonların azaltılması ve mikro hareketlilik araçlarının kullanımının yaygınlaştırılması hedeflerini söyledi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Avrupa Ücretli Yol Altyapı Operatörleri tarafından İstanbul’da düzenlenen ‘ASECAP Days Zirvesi’ne katıldı. Burada konuşan Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin Orta Asya’nın oluşturduğu coğrafyanın merkezinde etkili bir konumda bulunduğunu belirterek, “Ülkemizden 4 saatlik uçuş süresiyle, yaklaşık 1 milyar 650 milyon insanın yaşadığı ve 11 trilyon dolar ticaret hacmi bulunan 67 ülkeye ulaşabilmektedir. Asya, Afrika ve Avrupa olmak üzere üç kıtayı birbirine bağlayan ve çok önemli bir jeostratejik bir konuma sahiptir. Hem coğrafi konumuyla hem de tarihi sürekliliğiyle aynı anda bir Avrupa, Asya, Balkan, Kafkas, Ortadoğu, Akdeniz ve Karadeniz ülkesidir.  Ve hiç şüphesiz Türkiye Avrupa’nın başlangıç noktasıdır. Özellikle son günlerde gündemimizde olan Basra Körfezi’ni Türkiye üzerinden Avrupa’ya bağlayacak kalkınma yolu projesi hepimiz açısından çok önemli bir projedir. Ve inanıyorum ki bu projenin hayata geçmesi Avrupa Birliği ile olan ortaklığımızı daha da önemli kılacak ve Türkiyesiz bir uluslararası ticari koridor olamayacağı gerçeğini perçinleyecektir” diye konuştu. Son 21 yılda önemli mesafeler kat ettik Son 21 yılda, ileri teknoloji gerektiren büyük ölçekli projelerde önemli mesafeler kat ettiklerini vurgulayan Uraloğlu, “Ülkemizi bölünmüş yollar, otoyollar, mega projeler ve akıllı ulaşım sistemleriyle çağın ilerisine taşımanın gururunu yaşıyoruz. İstanbul Boğazı üzerinde yıllardır vatandaşlarımıza hizmet veren 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet asma köprülerinin ardından, ülkemizin en önemli prestij projeleri arasında yer alan Kuzey Marmara Otoyolu ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü projesini hayata geçirdik. Boğazın altında ise karayoluyla geçiş için Avrasya Tüneli’ni, demiryoluyla geçiş için ise Marmaray’ı inşa ettik. İstanbul ile Türkiye’nin diğer büyük sanayi kentleri olan Kocaeli, Bursa, Manisa üzerinden İzmir’i; yüksek standartlı ve kesintisiz bağlayan ve Osmangazi Köprüsü’nü de içeren 426 km’lik İstanbul-İzmir Otoyolu’nu hizmetine açtık.   Malkara Çanakkale Otoyol Projemiz kapsamında Çanakkale Boğazı’nın üstüne de Dünya’nın en büyük orta açıklıklı 1915 Çanakkale Köprüsü’nü inşa ettik” dedi. Yatırımların çok daha kısa sürede gerçekleşmesini sağladık Kamu-Özel İşbirliği (KÖİ) projelerinin dünya üzerinde 135 ülke tarafından uygulanan bir model olduğunu belirten Uraloğlu, “Türkiye’de ilk olarak Göcek Tüneli’nin yapımıyla başlayan bu model zaman içeresinde hayata geçen başarılı büyük ulaşım projeleri sayesinde Dünyada 'Türk Modeli' olarak bilinmeye başladı. KÖİ modeli ile ileri teknoloji ve yüksek maddi kaynak ihtiyacı duyulan projelerin gerçekleşmesinde, kamu kaynağı kullanılmadan özel sektör imkânları ve finansmanıyla yatırımların çok daha kısa sürede gerçekleşmesini sağladık. Yatırımın gerçekleştirilmesi ve işletme aşamalarında özel sektörün hızlı karar alabilme ve ileri teknoloji kullanma yeteneğini kullanıyoruz. 7 ile 20 yıl arasında tamamlanan projeleri KÖİ modeli ile 5 yıldan daha kısa sürelerde tamamlıyoruz. Bu projelerde; özel sektör dinamizmini, kamu deneyimini ve uluslararası finans kuruluşlarının mali desteğini bir araya getirerek risk paylaşımı sağladık ve projelerimizi hızla hayata geçirdik. Ayrıca KÖİ projelerimiz, orta ve uzun vadede devlete gelir getirme kapasitesine de sahiptir” ifadelerini kullandı. İklim krizinin verdiği olumsuz etkileri önemsiyoruz İklim değişikliğinin günlük yaşantıyı etkilediğini ve aynı zamanda olumsuz ekonomik sonuçlara da yol açtığını ifade eden Uraloğlu, “Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak, iklim krizinin ülkemiz ve dünyamız açısından verdiği olumsuz etkileri önemsiyoruz. Projelerimizin çevreye duyarlı ve ekolojik hayatı etkilememek; korumak ve geliştirmeye yönelik olmasına dikkat ediyoruz. Bütünsel kalkınma odaklı vizyonumuz, Avrupa Yeşil Mutabakatı, Paris İklim Anlaşması ve Avrupa İklim Yasası gibi Avrupa Birliği’nin temel yaklaşımları ile de birçok ortak paydaya sahiptir. Bu kapsamda hayata geçirdiğimiz ‘Sürdürülebilir ve Akıllı Hareketlilik Stratejisi ve Eylem Planı’mızda; sürdürülebilir ve akıllı taşımacılığın, yeşil denizcilik ve yeşil liman uygulamalarının; demiryolu taşımacılığının geliştirilmesi ile yakıt tüketiminin ve emisyonların azaltılması ve mikro hareketlilik araçlarının kullanımının yaygınlaştırılması hedeflerine yer verdik.  Yatırımlarımızı yeşil dönüşüm vizyonumuza paralel olarak hayata geçirmekteyiz. 2053 net sıfır emisyon hedefimizle, karayolu taşımacılığını yüzde 72’den yüzde 57’ye düşürmeyi, demiryolu yük taşımacılığını da yüzde 5’den yüzde 22’ye çıkarmayı planlıyoruz.  Bu sayede karbon salınımından büyük oranda azalma sağlayacağız” açıklamalarında bulundu. Trafik mühendisliğinin tüm imkânlarından faydalanılmaktadır Dengeli bir yatırım stratejisi ile geleceğin ulaşım sistemlerini yönlendirerek akıllı ve otonom teknolojilerle donatacak, hızlı emniyetli yol altyapısı tesis ettiklerini kaydeden Uraloğlu, “Araçların birbirleri ve çevreleriyle veri transferi sağladığı otonom sürüş sistemleri için yeni gelişen mevzuat ve altyapıları oluşturuyoruz. Örneğin Malkara-Çanakkale Otoyolu ve özellikle 1915 Çanakkale Köprüsü üzerindeki tüm alt sistemler Zırhlı Fiber Optik Kablo Veri Ağı ile entegre edilmiştir. Yine, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyolu’nda dünyanın en yüksek standartlarına sahip ulaşım sistemleri kullanılmaktadır. Trafik-yol güvenliğinin arttırılması, ücret toplama sistemlerinin sağlıklı şekilde işlemesi gibi süreçlerin geliştirilmesi için akıllı ulaşım sistemlerinden ve trafik mühendisliğinin tüm imkânlarından faydalanılmaktadır” dedi. IRF Dünya Kongresİ 2024’te İstanbul’da düzenlenecek Her 4 yılda bir düzenlenen Cenevre merkezli IRF Dünya Kongresi'nin 2024 yılında gerçekleşecek olan buluşmasını İstanbul’da yapacak olmanın heyecanını şimdiden yaşamaya başladıklarını belirten Uraloğlu, “Bildiğiniz üzere IRF beş kıtadaki mevcudiyeti ile sürdürülebilir hareketlilik sağlayan yolların ve yol ağlarının geliştirilmesini amaçlamaktadır. Daha güvenli daha çevreci daha sürdürülebilir karayolu taşımacılığı ve mobilizeyi teşvik etmektedir. IRF Dünya Kongreleride, yaklaşık 70 yıldır, büyüme ve gelişmeyi sağlayan unsurlar olarak karayolu sektörünün önde gelen temsilcilerini bir araya getirmektedir. Büyük bir serginin de eşlik edeceği etkinlik, sektörde düşünce liderliğini, iş geliştirmeyi, eğitimi ve genel olarak başarılı ortaklıkları destekleyen benzersiz bir platform sunacaktır” ifadelerini kullandı.

Ulaştırma Bakanı: Doğal yaşamın umudu ekolojik köprüler    Haber

Ulaştırma Bakanı: Doğal yaşamın umudu ekolojik köprüler  

Yaban hayatının korunması ve ekolojik dengenin sağlanması amacıyla özellikle yaban hayvanlarının güvenli geçişlerini sağlamak üzere ekolojik geçiş yapılarının tasarlandığını belirten Bakan Uraloğlu, “Ekolojik köprüler, yaban hayvanlarının güvenli geçişini sağlayarak biyolojik çeşitliliği koruma konusunda büyük bir önem taşımaktadır. Ayrıca, bu projelerin çevre dostu yaklaşımla yeşil alanların tahribatının önüne geçilmekte ve trafik akışının düzenlenmesiyle emisyon azaltımına katkı da sağlamaktadır. Otoyolu projelerinde yapım çalışmaları başlamadan çevreye uyumlu bir şekilde tasarlanarak, ekolojik alt ve üst geçitler projelendiriliyor. Bu sayede yaban hayvanlarının geçişleri ve habitat koridorları da korunmuş oluyor” diye konuştu. Bakan Uraloğlu, bugüne kadar karayolu ve demiryolu olmak üzere toplamda 8 adet “Ekolojik Köprü” inşa ettiklerini ifade ederek, “Kuzey Marmara Otoyolu’nda 1, İstanbul-İzmir Otoyolu’nda 2, Malkara-Çanakkale Otoyolu’nda 1, Tarsus-Pozantı Otoyolu’nda 1 ve İzmir-Çeşme Otoyolu’nda 2 adet, Ankara-Eskişehir Hızlı Tren Hattı üzerinde ise bir adet “Ekolojik Köprü” bulunuyor” dedi. Sayıları artıyor “Ekolojik Köprü” sayılarının giderek arttığını vurgulayan Bakan Uraloğlu, “Bu köprüler Kanada, ABD, Almanya, Singapur ve Avustralya gibi ülkelerde de oldukça yaygın. Bizim amacımız da bu dünyayı birlikte paylaştığımız yaban hayvanlarının da yaşamını koruyup, kollamak. Şu anda İzmir-Çeşme otoyolu üzerinde bir adet ve Halkalı-Eskişehir Hızlı Tren Projesi kapsamında ise 3 adet “Ekolojik Köprü” yapımı devam ediyor. Aydın-Denizli otoyolu üzerinde de yapımı planlanan köprü var. Ayrıca, Tarsus-Pozantı otoyolu projesinde, Türkiye'de ilk yaban hayatı köprüsü olan "Orman Ekosistem Köprüsü" inşa edildi” diye konuştu.

e-Devlet kapısı vatandaşın ilk tercihi Haber

e-Devlet kapısı vatandaşın ilk tercihi

2023’ün ilk 6’ıncı ayında e-devlet kullanıcı sayısı 63 milyon 330 bin 190 kişiye yükseldi. Önceki yılın ilk altı ayında kullanıcı sayımız 59 milyon 589 bin 845 kişiydi. E-Devlet kullanan vatandaşlarımızın sayısında %37’lik büyük bir artış gerçekleşti. Kullanıcıların 30 milyonu kadın, 33 milyonu da erkek vatandaşlarımızdan oluşuyor” dedi.   Hızlı hizmet imkânı ile vatandaşlarımıza 7/24 hizmet verebilen e-Devlet kullanıcı sayısı, günden güne artış göstermeye devam ediyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu E-Devlet kullanıcı istatistik sonuçlarına ilişkin şunları kaydetti: “E-Devlet Kapısı ile kamu kurumlarının sunduğu hizmetlere tek noktadan, hızlı ve güvenli erişim sağlanıyor. Geliştirilen mobil uygulama ile hizmetlere erişim her yerden mümkün hale geldi. Vatandaşlarımız E-Devlet ile hizmetlere erişimin kolaylaşması, bilgiye çabuk ulaşılması, kırtasiye masraflarının azalması, yönetimde şeffaflığın ve saydamlığın sağlanması, zaman ve maliyet tasarrufunu sağlıyor. Vatandaşlarımız kamu hizmetlerine erişimin kolaylaştığının farkında, e-Devlet’in önemi vatandaşlarımız için günden güne artıyor” Kullanıcı sayısı %37 artış gösterdi   2022 yılı içinde yapılan iyileştirmeler ve yeni hizmetlerin eklenmesiyle E-Devlet Kapısı’nın kullanımında hızlı bir artış gözlendiğini belirten Uraloğlu, şunları kaydetti: “2022 ilk 6’ıncı ayında 59 milyon 589 bin 845 kişi e-Devlet kullanırken, 2023’ün ilk 6 sonunda 63 milyon 330 bin 190 kişi e-Devlet kullanıyor. E-Devlet kullanan vatandaşlarımızın sayısı geçen seneye nazaran %37 artış gösterdi. 1 milyon 586 bin 819 kişi daha E-Devlet kullanmaya başladı.” Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 1 milyon kullanıcının katıldığı ankette ise E-Devlet kapısı memnuniyet oranının %95,3’e ulaştığını açıkladı. Uraloğlu: “30 milyon 12 bin 473 kadın, 33 milyon 317 bin 717 erkek kullanıcı, E- Devlet kullanıyor. E-Devlet kapısında hizmet sayısı toplamda 7 bin 169’a ulaştı” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.