1000 Çiftçi 1000 Bereket’in ikinci İlerleme Raporu yayınlandı

2021-2022 üretim sezonunu kapsayan rapor, kâr amacı gütmeyen kuruluşlar, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarından temsilciler de dahil olmak üzere yaklaşık 40 paydaşın görüşlerini içeriyor.

Raporda, çiftçilerin mısır, ayçiçeği ve kanola üretiminde kalite ve verimi artırmalarına nasıl katkı sağlandığı vurgulanıyor. 2019 yılında 6 ilde bin 72 mısır üreticisiyle başlayan programa ikinci yılında ayçiçeği, üçüncü yılında ise kanola çiftçileri de eklendi. Her geçen yıl etkisini ve kapsamını genişleten program beşinci sezonunda 21 ilde 5 binden fazla çiftçiye ulaştı ve 600 bin dekarın üzerinde bir üretim alanını kapsıyor. Programa dahil olan çiftçiler bugüne kadar yüzde 20’ye varan oranda verim artışı elde etti. Program bu sonuçlara ücretsiz danışmanlık, eğitim ve dijital tarım araçlarına erişim gibi yaklaşımlarla ulaştı.

Cargill'in dünyayı güvenli, sorumlu ve sürdürülebilir bir şekilde beslemeye çalışmasının bir yolu olan program, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'nden 11'ine katkıda bulunuyor.

Cargill Gıda Çözümleri META Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Murat Tarakçıoğlu, “Kapsayıcı bir sürdürülebilir kalkınma, toplumun sosyoekonomik gelişimiyle mümkün. Programımız bünyesinde ülkemizin toplumsal ve sosyal gelişimi kadar ekonomik gelişiminde de önemli bir rol oynuyoruz” dedi.

Danışmanlık, eğitim ve dijital tarım araçlarına erişim

Rapora göre 1000 Çiftçi 1000 Bereket programı kapsamında; 2021-2022 üretim sezonunda 600 bin dekardan fazla alanda uydudan tarla sağlığı takibi, 5 binden fazla dijital toprak analizi gerçekleştirildi. Çiftçiler, 100’ü aşkın meteoroloji, sulama ve tahmin istasyonunu kullanarak kendi tarlalarının takibi için 180 bin uydu görüntüsünden yararlandı. Ayrıca 24 saat erişime açık teknik destek hattı ile 170 bin dakikadan fazla görüşme, 120 saati aşkın eğitim yapıldı.

1000 Çiftçi 1000 Bereket çiftçisi Halil İbrahim Yağlıkara, “Program kapsamında ücretsiz olarak uydudan tarla sağlığı takibi uygulamasını kullanıyorum. Bitki gelişimlerini telefonumdaki uygulamadan takip edebiliyorum” dedi.

40’ın üzerinde ödüle layık görüldü

Ulusal ve uluslararası 40’tan fazla prestijli ödüle layık görülen 1000 Çiftçi 1000 Bereket, son zamanlarda dünyanın en yüksek seviyelerinde yeni ürün ve hizmet geliştirme, pazarlama, insan odaklı tasarım ve yenilik alanlarında başarılarıyla tanınan Edison Ödülleri'nde finalist olarak aday gösterildi. Yenilikçi çözümleri ve sürdürülebilirlik yaklaşımıyla “Sosyal ve Kültürel Etki – İnovasyon” kategorisinde ödül almaya hak kazanan program, 18 Nisan’da ABD’nin Florida eyaletinde düzenlenecek törende Altın, Gümüş veya Bronz ödüllerden birini alacak.

1000 Çiftçi 1000 Bereket aynı zamanda Türkiye’de tarım ve gıda alanında sosyal etki araştırması ve ölçümlemesi yapılan ilk kurumsal sosyal sorumluluk programı. “Yatırımın Sosyal Geri Dönüşü” (Social Return on Investment, SROI) çalışmasının sonuçlarına göre, programa yapılan her 1 TL’lik yatırım, 2019 yılında 2,53 TL, 2020’de 2,78 TL, 2021’de 3,03 TL, 2022’de ise 3,23 TL değerinde sosyal fayda yarattı.

1000 Çiftçi 1000 Bereket çiftçisi Adem Ocak, “1000 Çiftçi 1000 Bereket Programı hayatıma girdiğinden beri 20 yıl sonramızı da düşünerek hareket etmeye başladık” dedi.

Programın başladığı 2019 yılından bu yana 1000 Çiftçi 1000 Bereket çiftçisi Ceylan Karaoğlan da “Tarımsal sensör istasyonu sayesinde sulama yapacağımız zamana rahatlıkla karar veriyoruz ve bu cihaz sayesinde verim artışı 0 oldu” diye konuştu.

Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Yönetim Kurulu Başkanı Demir Şarman, “Ülkemizin gıda tedarik zincirini daha sürdürülebilir hale getirmek için tüm paydaşlara değer yaratmanın önemini biliyoruz. Bu anlamda 1000 Çiftçi 1000 Bereket programının çıktılarını çok değerli buluyorum” dedi.

Beşinci yılında onarıcı tarıma odaklanıyor

1000 Çiftçi 1000 Bereket, 2023 itibarıyla, çiftçileri onarıcı tarım uygulamalarına daha fazla odaklanmaya teşvik ediyor. Programa katılan çiftçiler, tarlalarında hastalık riskini azaltmaya ve toprak kirliliğini önlemeye yardımcı olan özel sulama, gübreleme ve ilaçlama uygulamalarını takip edebiliyor. Program ayrıca çiftçilerin ürünlerinin çevresel etkilerini azaltmaya yardımcı olurken, daha iyi toprak sağlığı yoluyla çiftçilerin tarlalarını güçlendiriyor.