“İstemenin sınırı yok; insanoğlu her şeyi ister!” Deyip burun kıvırabiliriz! Erdemli insanın istekleri “herkes için adil olan istekler gurubundandır”.. Kısır çekişmeler uğruna istenecek şeyler o kadar çoktur ki; bu uğurda hırs yarışı bile yapılabilir ama; hiçbirisi toplumun tamamına eşit paylaşım mesajı vermez..! Kısacası; egosantik ve kibirlilik davranış ve tutumlarının hiç kimseye yararı olmadığı gibi, toplumun bozulmasına direkt sebep olacak çiğ hareketlerdir.  Allah’ın rızası beraberinde; insanlığın yararına, vatanın korunup yücelmesine ve bu yücelikteki birçok faydalı ve yüksek duyguları temsil eden istekler baştan sona kadar ilâhi adâletin gereği olarak desteklenir. Dinsel açıdan insanı memnun ve mutlu eden istekler bilinçli bir yaklaşımla, plan ve proje dahilinde “önce insanın kendine ait olgunlaşmasına hizmet edecek olan ideal isteklerdir.” Kişisel olgunluk kazanıldıkça “Erdemlilik” eşdeğerde gelişerek, toplumsal  gelişmeye de yön verir… ”Vatanına, milletine, dinine, devletine faydalı ol evladım” diyen aile büyüklerinin talebi ve samimi duaları ile büyüyüp geliştik bizler.. Daima kişisel maddi zenginliği ön plana almanın hakkaniyet düzeyinde hiçbir onaylanır tarafı yoktur! “Kendinden önce hizmet” ve bu uğurda yapılacak olanların bereketli gelişimi yaşandıkça, daha mutlu ve motive bir kimlik ile insanın ömrü artar bence… Her aile içinde geçmiş yıllardan beri bu anlamda emeği geçmiş büyüklerimiz mutlaka vardır.. Bazen anlata anlata bitiremezler, bazen de olduğundan fazla yüceltirler hatırlarsanız..? Böylesi geçmişte yaşanmış bir tarihsel konuya şöyle bir eğilmek; “isteyecek kişinin” birinci hareket basamağı olacaktır.. İnsanlar geçmişten ders alır, yaşanmış pozitif örnekleri önemserler! İstemeyi hedefine ulaştırmak için önce kendini iyi yetiştirmenin gerekleri yapılacak.. iyi bir tahsil, iyi bir diploma, iyi bir iş ortamı, iyi bir aile kurulumu, iyi bir çevre ve sonunda “iyi bir sıradışı istek...! Bilimsel yolda kitlesel toplum  kalkınmasını istemek ve bu uğurda iyi bir yol almak isteyen kişilere tavsiyem şudur; konunun ne olduğu, herkes için ne kadar adil ve gerekli olduğu, imkânların kısıtlılığı veya yeterliliği   minik bir öncü proje ile anlatılıp taraftarlar kazanılmalı. Akşamdan sabaha misali hiçbir projenin çok hızlı yürüyemeyeceği fakat; planlı ve düzenli hareketler yoluyla, optimal zamanda netice alınabileceği güzelce anlatılmalı. Projenin yeterli bir ifadeyle  tanıtımı düzenli gelişim aralıklarıyla birkaç defa yenilenerek yazılmalı…! Bu kuralların titizlikle uygulanması sonucunda başarıya ulaşamayacak hiçbir isabetli ve haklı proje olamaz…! Tarihteki örnekler incelenmeli, gerekirse uluslararası alanda en başarılı projelere ulaşılmalı.. ilerleyen zamanlarda  rota düzenlemesi yapılmalı ve topluma aralıklı olarak pozitif bilgiler verilmelidir. “Her fert istemedikçe ülke kalkınamaz” cümlesinin kurulumunu yapan kişi olarak bu yoldaki fayda ve kazanımlarım hayatım boyunca ortalama değerlerin üzerinde gelişmiştir daima..!! Sonuç olarak; “Bir kişi isterse çok şey yapar; Çok kişi istemeyi bilmiyorsa, hayat boşa akar” cümlesini de kurgulayan kişi olarak; pozitif yolda ısrarcı bir yürüyüş düzeni kurup ilerleyen her kişi ve kitlesel örgüt mutlaka başarıya ulaşacaktır. Yeter ki; ülke çıkarları, insan hakları, ilâhi adaletin kuralları bir an için bile göz ardı edilmesin…