EKOMETRE’nin 20. Yılında bu ailenin bir üyesi olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Türkiye’nin en eski sürekli ekonomi yayınlarından olan ve başta ekonomi olmak üzere birçok konuda habercilik faaliyetlerini başarıyla sürdüren EKOMETRE’nin 20. yayın yılını kutluyorum. Basında kendine önemli bir yer edinen, ekonomi haberciliğine önemli katkılar sağlayan ve ekonomik sorunlar ile ekonomik yaklaşımların anlaşılmasına önemli hizmetleri bulunan EKOMETRE’nin başarılarının devamlılığını ve daim olmasını diliyorum.
Ekonomilerde mayıs ayından itibaren gözlenen toparlanma genel hatlarıyla korunurken, toparlanmanın devamlılığı ve aşı kaynaklı olumlu gelişmeler risk iştahının gücünü koruması ve piyasalardaki pozitif havanın sürmesi açısından önemini koruyor. Ancak bu tarafta son dönemde risk başlıklarının gündemde tuttuğu yer artış kaydederken, bu durum küresel çapta volatilitenin artış kaydetmesine neden oluyor. Yaz aylarının sona ermesinin ardından mevsimsel etkiler nedeniyle de hız kazanan vaka sayıları küresel çapta belirli tedbirleri gündeme getirdi. Şu ana kadar daha hafif tedbirler hayata geçirilirken, önümüzdeki süreçte vaka sayılarının seyri ve salgın kaynaklı endişeler risk iştahı ve tedbirlerin boyutu üzerinde etkili olacaktır. Vaka sayılarındaki artışa bağlı olarak daha sıkı tedbirlerin hayata geçirilmesi ekonomilerde gözlenen toparlanmanın yavaşlamasına neden olabilecektir. Bu durum mayıs ayından itibaren değer kazanan riskli varlıklarda zayıflamayı beraberinde getirebilir. Yine bir diğer önemli konu başlığı ve piyasaların gündemini meşgul eden gelişme ise ABD’deki seçim süreci olmaktadır. ABD Başkanı Trump ve Demokrat Parti başkan adayı Biden arasındaki seçim süreci çekişmeli geçerken, anket sonuçları ve adayların açıklamaları yakından takip ediliyor. Seçim tarihi yaklaştıkça bu taraftaki gelişmeler ve haber akışları da piyasalar üzerinde etkili olabilir. Seçimin getirdiği belirsizlik ortamı güvenli limanlara olan yönelimi artırabilecektir. Elbette tüm bu risk başlıklarının yanında ekonomilerde gözlenen toparlanmanın devam etmesi, teşvik paketine ilişkin olumlu gelişmeler ve aşı çalışmalarındaki ilerlemeler de risk iştahı ve piyasalar açısından yukarı yönlü temel katalizörler olacaktır. Gündemde var olan risk başlıkları ve belirsizlikler nedeniyle bu yılın son çeyreğinde küresel çapta volatilite artışı yaşanabileceğini değerlendiriyoruz.
Ekonomileri desteklemeye yönelik hamleler ön planda yer alacak
Son dönemde salgın kaynaklı yeniden artan endişe ve belirsizlikler ekonomilerdeki toparlanmanın gücü ve devamlılığı üzerinde belirsizlikleri artırıyor. Buna bağlı olarak piyasaların da merkez bankaları ve hükümetlerden yeni destek programı açıklamaları yönündeki beklentiler artış kaydediyor. Merkez bankaları başkanlarından da ekonomileri desteklemeye yönelik ve toparlanmanın devamlılığını sağlamak için mali destek programlarının önemini yapılan vurgunun son haftalarda güç kazandığı görülüyor. ABD’de görüşmeleri süren teşvik paketlerine yönelik gelişme ve haber akışları risk iştahı ve piyasalar üzerinde etkili olmaya devam edilecektir. Teşvik paketinin onaylanması ekonomik toparlanmayı ve risk iştahı destekleyebilecek bir gelişme olacakken, aksi bir durum risk başlıklarındaki gelişmelere bağlı olarak riskli varlıklarda düzeltme hareketlerini gündeme getirebilir.
Yurt içerisinde jeopolitik gelişmeler ve kur hareketleri önemini koruyor
Son günlerde bölgedeki tansiyon bir miktar düşmesine karşın Doğu Akdeniz’deki gelişmeler önemini koruyor. Türkiye ve Yunanistan arasında görüşmelerin devam etmesi ve müzakereler ile bölgedeki sorunların aşılması iki ülke tarafından da arzu edilen bir durum olarak nitelendiriliyor. Öte yandan Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki çatışmalar devam ederken, Türkiye en başından itibaren Azerbaycan’ın her konuda yanında olduğunu ifade etti. Uluslararası arenadan ateşkes çağrıları devam ederken. Bölgedeki gelişmeler yurt içi piyasalar açısından önemini korumaya devam ediyor. Eylül ayının son bölümünde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’ndan (TCMB) gelen faiz artırım kararı, finansal açısından atılan normalleşme adımları ve Türk Lirası’nı desteklemek için yapılan stopaj düzenlemesi gibi adımlarla kurlarda bir miktar düşüş görülse de bu taraftaki geri çekilmeler sınırlı kaldı. Düşüşlerin alım fırsatı olarak kullanıldığı kur cephesinde ekim ayı içerisinde de yukarı yönlü seyir dikkat çekiyor. Doların küresel çapta görece sakin seyrettiği ve gelişmekte olan ülke para birimleri karşısında dalgalı seyrettiği görülürken, Türk Lirası özelindeki değer kayıpları yurt içi piyasaları da belirli ölçüde baskılıyor. 9 Ekim Cuma günü TCMB, swap işlemlerinde kullanılan TL faizini %10,25’ten %11,75’e yükseltti. Karar sonrası ilk fiyatlamalarda kur cephesinde bir miktar geri çekilme gözlendi. Kur kaynaklı gelişmeler ve TCMB’nin olası hamleleri hem piyasaların genel seyri hem de Türkiye Ekonomisi üzerinde etkili olacağından yakından takip edilecektir.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Onurcan Bal
Küresel çapta volatilite artış kaydedebilir
EKOMETRE’nin 20. Yılında bu ailenin bir üyesi olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Türkiye’nin en eski sürekli ekonomi yayınlarından olan ve başta ekonomi olmak üzere birçok konuda habercilik faaliyetlerini başarıyla sürdüren EKOMETRE’nin 20. yayın yılını kutluyorum. Basında kendine önemli bir yer edinen, ekonomi haberciliğine önemli katkılar sağlayan ve ekonomik sorunlar ile ekonomik yaklaşımların anlaşılmasına önemli hizmetleri bulunan EKOMETRE’nin başarılarının devamlılığını ve daim olmasını diliyorum.
Ekonomilerde mayıs ayından itibaren gözlenen toparlanma genel hatlarıyla korunurken, toparlanmanın devamlılığı ve aşı kaynaklı olumlu gelişmeler risk iştahının gücünü koruması ve piyasalardaki pozitif havanın sürmesi açısından önemini koruyor. Ancak bu tarafta son dönemde risk başlıklarının gündemde tuttuğu yer artış kaydederken, bu durum küresel çapta volatilitenin artış kaydetmesine neden oluyor. Yaz aylarının sona ermesinin ardından mevsimsel etkiler nedeniyle de hız kazanan vaka sayıları küresel çapta belirli tedbirleri gündeme getirdi. Şu ana kadar daha hafif tedbirler hayata geçirilirken, önümüzdeki süreçte vaka sayılarının seyri ve salgın kaynaklı endişeler risk iştahı ve tedbirlerin boyutu üzerinde etkili olacaktır. Vaka sayılarındaki artışa bağlı olarak daha sıkı tedbirlerin hayata geçirilmesi ekonomilerde gözlenen toparlanmanın yavaşlamasına neden olabilecektir. Bu durum mayıs ayından itibaren değer kazanan riskli varlıklarda zayıflamayı beraberinde getirebilir. Yine bir diğer önemli konu başlığı ve piyasaların gündemini meşgul eden gelişme ise ABD’deki seçim süreci olmaktadır. ABD Başkanı Trump ve Demokrat Parti başkan adayı Biden arasındaki seçim süreci çekişmeli geçerken, anket sonuçları ve adayların açıklamaları yakından takip ediliyor. Seçim tarihi yaklaştıkça bu taraftaki gelişmeler ve haber akışları da piyasalar üzerinde etkili olabilir. Seçimin getirdiği belirsizlik ortamı güvenli limanlara olan yönelimi artırabilecektir. Elbette tüm bu risk başlıklarının yanında ekonomilerde gözlenen toparlanmanın devam etmesi, teşvik paketine ilişkin olumlu gelişmeler ve aşı çalışmalarındaki ilerlemeler de risk iştahı ve piyasalar açısından yukarı yönlü temel katalizörler olacaktır. Gündemde var olan risk başlıkları ve belirsizlikler nedeniyle bu yılın son çeyreğinde küresel çapta volatilite artışı yaşanabileceğini değerlendiriyoruz.
Ekonomileri desteklemeye yönelik hamleler ön planda yer alacak
Son dönemde salgın kaynaklı yeniden artan endişe ve belirsizlikler ekonomilerdeki toparlanmanın gücü ve devamlılığı üzerinde belirsizlikleri artırıyor. Buna bağlı olarak piyasaların da merkez bankaları ve hükümetlerden yeni destek programı açıklamaları yönündeki beklentiler artış kaydediyor. Merkez bankaları başkanlarından da ekonomileri desteklemeye yönelik ve toparlanmanın devamlılığını sağlamak için mali destek programlarının önemini yapılan vurgunun son haftalarda güç kazandığı görülüyor. ABD’de görüşmeleri süren teşvik paketlerine yönelik gelişme ve haber akışları risk iştahı ve piyasalar üzerinde etkili olmaya devam edilecektir. Teşvik paketinin onaylanması ekonomik toparlanmayı ve risk iştahı destekleyebilecek bir gelişme olacakken, aksi bir durum risk başlıklarındaki gelişmelere bağlı olarak riskli varlıklarda düzeltme hareketlerini gündeme getirebilir.
Yurt içerisinde jeopolitik gelişmeler ve kur hareketleri önemini koruyor
Son günlerde bölgedeki tansiyon bir miktar düşmesine karşın Doğu Akdeniz’deki gelişmeler önemini koruyor. Türkiye ve Yunanistan arasında görüşmelerin devam etmesi ve müzakereler ile bölgedeki sorunların aşılması iki ülke tarafından da arzu edilen bir durum olarak nitelendiriliyor. Öte yandan Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki çatışmalar devam ederken, Türkiye en başından itibaren Azerbaycan’ın her konuda yanında olduğunu ifade etti. Uluslararası arenadan ateşkes çağrıları devam ederken. Bölgedeki gelişmeler yurt içi piyasalar açısından önemini korumaya devam ediyor. Eylül ayının son bölümünde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’ndan (TCMB) gelen faiz artırım kararı, finansal açısından atılan normalleşme adımları ve Türk Lirası’nı desteklemek için yapılan stopaj düzenlemesi gibi adımlarla kurlarda bir miktar düşüş görülse de bu taraftaki geri çekilmeler sınırlı kaldı. Düşüşlerin alım fırsatı olarak kullanıldığı kur cephesinde ekim ayı içerisinde de yukarı yönlü seyir dikkat çekiyor. Doların küresel çapta görece sakin seyrettiği ve gelişmekte olan ülke para birimleri karşısında dalgalı seyrettiği görülürken, Türk Lirası özelindeki değer kayıpları yurt içi piyasaları da belirli ölçüde baskılıyor. 9 Ekim Cuma günü TCMB, swap işlemlerinde kullanılan TL faizini %10,25’ten %11,75’e yükseltti. Karar sonrası ilk fiyatlamalarda kur cephesinde bir miktar geri çekilme gözlendi. Kur kaynaklı gelişmeler ve TCMB’nin olası hamleleri hem piyasaların genel seyri hem de Türkiye Ekonomisi üzerinde etkili olacağından yakından takip edilecektir.