Sevgili okurum,

Bu ayki yazım diğerlerinden biraz farklı.

Sizlere ve Ekometre’ye veda ederken birkaç teşekkür etmek için bu köşeyle başlayan serüvenimden bahsetmek istiyorum.

2018’de Ekometre’yle tanıştığımda Kuzey İngiltere’deki Durham Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler lisansımı yapıyordum. Dünyada neler oluyor, uluslararası sistem nasıl işliyor, önemsediğim küresel konularda ben ne yapabilirim diye merak ediyordum.

Bütün bunlarla ilgili merakımı besleyen bir meslek edinmek için en iyisi yaz aylarını stajlarda geçirmekti. Akıl danışmak için Ekometre’nin Yönetim Kurulu Başkanı sevgili Kenan Sertalp’e ulaştım.

Kenan bey “Haklısın, herkes gençlere bir şans vermeden önce tecrübelerini soruyor ama kimse onlara ilk tecrübe için şans vermiyor. Senin birkaç yabancı dilin var. Ekometre için köşe yazabilirsin. Yurtdışı basınındaki önemli konuları tarar okuyucumuza aktarırsın, söyleyecek bir şeyin olursa da düşüncelerini yazarsın” demişti.

O günden itibaren her ay zaman zaman küresel siyaseti, ekonomiyi ve farklı toplumları derinden etkileyen konularla ilgili düşüncelerimi, zaman zaman da dünyanın başka başka köşelerinde gerçekleşen son olaylarla ilgili farklı ülke basınlarının neler yazdığını sizlerle paylaştım.

Sizler de lisans eğitimim, sonrasında Oxford Üniversitesi’nde Ortadoğu üzerine yoğunlaştığım yüksek lisansım ve profesyonel hayatımın ilk senesi boyunca düşüncelerime ve meraklarıma Ekometre aracılığıyla eşlik ettiniz.

Bu süreçte köşemi yazmak bana her ay durup takip ettiğim ve üzerine çalıştığım konular hakkında düşüncelerimi toparlama şansı verdi. En önemlisi de çevremde olup bitene dair merakımı, araştırma hevesimi ve okuyup yazmaya duyduğum tutkuyu tekrar tekrar keşfettim. Eğitimimi tamamlarken bütün bunları durmadan besleyen çok hayranlık duyarak büyüdüğüm o mesleğin gazetecilik olduğu aşikardı.

Ekometre’ye yazmaya başladıktan 5 sene sonra kendimi Londra’da, size haberlerini aktardığım ajanslarda, senelerdir yazılarını okuduğum gazetecilerle çalışırken buldum.

Hiçbiri bir anda olmadı tabi ki. Disiplinle çalıştım ve utanmadan işlerini takdir ettiğim birçok gazeteciye, araştırmacıya ve bürokrata ulaştım yolumu bulmak için.

Çok da şanslıydım. Beni tutkularımın peşinden koşarak hayatımı kazanmak için cesaretlendiren ailem, akıl hocalarım ve bana ilk şansları veren birçok değerli isim hep elimden tuttu. Hepsine çok müteşekkirim.

Ekometre serüvenimin sonuna gelmiş olsam da çalışma hayatımın daha başındayım. Birleşik Krallık’ta mesleğe başlarken öğrenecek, yazacak ve okuyacak çok şeyim var.

Buraya veda ederken öncelikle bütün bu süreçte bana sıkılmadan eşlik eden siz değerli okurlara, bana ilk şanslarımdan birini veren Ekometre Ailesi ve Kenan Sertalp’e ve her ay köşemi okuyup yorum ve eleştirilerini eksik etmeyen iki dedeme çok teşekkür ediyorum.

Şimdilik hoşça kalın…